Toplumun huzura ihtiyacı var.
Dört bir yandan kuşatılmış durumdayız ne yazık ki!
İç huzuru bozmak, kardeşler arasına sûizan düşürmek için tetikte bekleyen bunca vatan haini, terör örgütü, emperyalist devlet ve uzantıları varken bir de içimizdeki suret-i haktan görünüp ortalığı velveleye veren tiplerle uğraşıyoruz.
Küfür ederek, saldırarak, tehdit ederek, aşağılayarak insanları ikna edemezsiniz. Hainin birisi bulunduğu Kuzey KKTC?de doğduğu, ekmeğini yediği, suyunu içtiği, havasını soluduğu ve meslek sahibi olduğu ülkesine ağır hakaretler etti ve hemen sınır dışı edilerek güvenlik kuvvetlerine teslim edildi.
Böylesi vatan hainlerinin cezası en ağır şekilde verilmeli kuşkusuz.
Vatana hakaret etmek, ihanet etmek kadar şerefsizce ve adice bir eylem daha olabilir mi? İnsan kendi anne ve babasına küfreder mi? Bu fiilin, bundan hiçbir farkı yok. Bu, gerçekten de insanın midesini bulandırıyor!
Bu alçağın ülkeye getirildiği an bir takım kimselerin galeyana gelip onu polisin elinden alıp linç etmeye çalışması, kendi elleriyle ceza kesmeye yeltenmesi kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Bunun alışkanlık hâline gelmesi ise çok tehlikeli sonuçlar doğurur.
Herkesin düşüncelerini beğenmediği insanları cezalandırmaya kalkması, racon kesmeye çalışması, kitleler psikolojisinin karakteristik özelliğidir; çarçabuk yaygınlaşır maazallah. Artık her durumda insanlar bu davranış biçimini tekrarlamaya çalışırlar ki bunun hiçbir kesime fayda getirmeyeceği aşikârdır. Her kızdığımızı, her beğenmediğimizi öldüremeyeceğimiz gibi şiddet de kullanamayız ve hatta küfür de edemeyiz!
Polisimize, savcımıza, hâkimimize güvenmeliyiz. Bırakalım, işlerini yapsınlar. Bu kabilden davranış biçimleri yaygınlaşırsa bizlerin de fikirlerini beğenmeyen birilerinin bizleri de kıstırdıkları yerde bu şekilde linç etmesi de kaçınılmazdır.
İşte bu olayın faillerinin, içimizdeki suret-i haktan görünüp aslında ortalığı karıştırmak, fitne fücür çıkarıp insanları kaosa sürüklemek isteyen provokatörler olmadığı ne malumdur?
Herkes aklını başına alsın!
Bu devlet, zaten dört bir yandan hainiyle, alçağıyla, düşmanıyla, kalleşiyle ve şerefsiziyle ayrı ayrı hesaplaşıyor. Düşmanımız pek çok. Su uyuyor; lakin düşman, gözünü bile kırpmıyor. Her saniye iş başında!
Allah, bu ülkeye zeval vermesin!
Bu millet, birbirini daha çok sevmeli, birbirine güvenmeli, inanmalı ve birbirinin acısını paylaşmalıdır. Herkesin inancı ve yaşam biçimi kendine... Bırakınız herkes inandığı gibi yaşasın; kimse kimsenin günahını çekmeyecek nasıl olsa.
Sosyal medyada tartışmalar, hemen küfürlü, hakaretamiz, tehditkâr bir tarza dönüşürken, gündelik hayatta ise silahlı, bıçaklı çatışmaya ve şiddete dönüşüyor hemen.
Hanımlar, Beyler!
Bu gidiş, iyi bir gidiş değildir bilesiniz. Dışarımız zaten kuşatılmış, bir de içerideki birliğimizi zedelemeyelim. Bu seferberlik ruhu, bu millî birlik ve beraberlik ruhu, bütün ülkeyi kapsamalıdır. Partisi, mezhebi, meşrebi, inancı, ırkı, rengi ne olursa olsun bu ülkeyi seven herkesle kucaklaşmalıyız. Herkes, demokratik haklarla güvence altına alınmış farklı fikirlere tahammül göstermeli, gösterebilmelidir.
Bakınız hain terör saldırılarında birlikte can veriyoruz, birlikte ağlıyoruz, birlikte lanetliyoruz ve birlikte gözyaşı döküyoruz. Acılarımız da sevinçlerimiz de hep ayrı aslında. Paylaşamadığımız ne var?
Medyanın, kullandığı dile dikkat etmesi; siyasilerin, sorunlu değil, sorumlu konuşması; millî birlik ve beraberlik ülküsünü dirilten, herkesi içine alan söylemlerin ağırlıkla kullanılmasında yarar vardır.
Polisimizin, savcımızın, yargıcımızın işine burnumuzu soktukça sorunlarımızı daha da içinden çıkılmaz hâle getiriyor ve uluslararası kamuoyuna çok farklı fotoğraflar vererek, dış dünyada kırmızı bültenle aradığımız, suçları sabit, tescillenmiş teröristleri dahi ilgili ülkelerden almakta zorlanıyoruz.
İçimizdeki her türlü kara yüzlü adamlara lütfen dikkat edelim!
Bu vatanı seviyorsanız, annenizin, babanızın, çocuğunuzun üzerine nasıl titriyorsanız bu vatan için belki de daha hassas bir şekilde titremelisiniz! Vatanımızı kaybedersek bütün varlığımızı yitiririz zira!
Bunu asla unutmayınız lütfen.
Allah, bu vatanı ve milleti korusun ve gözetlesin inşAllah!
