İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu?ya yakınlığıyla bilinen Israel HaYom gazetesine konuşan Trump, 'İsrail-Filistin barışının sağlanmasına ilişkin büyük imkanların olduğuna inanıyorum. Ben İsrail halkını seviyorum. Nihai anlamda İsrail ile Filistin halkları arasında barışın sağlanması için büyük bir ciddiyetle çalışıyorum. Barışın, herkesin umduğundan daha erken tesis edilmesini umuyorum.' dedi.
Trump, barışın tesisi konusunda, 'Bu iş için çalışan uygun bir ekibimiz var. (Uluslararası barış görüşmelerinden sorumlu özel temsilci) Jason Greenblatt ve (ABD?nin İsrail Büyükelçisi) David Friedman gibi.' ifadelerini kullandı.
İsrail hükümetinden işgal altındaki Doğu Kudüs ve Batı Şeria?da Yahudi yerleşim birimleri inşa faaliyetlerini durdurmasına ilişkin bir talebinin olup olmayacağına dair yöneltilen soruya Trump, 'Sanırım bu konuya değinmek istemiyorum. Bir anlaşmaya varacağımıza inanıyorum.' yanıtını verdi.
Trump, ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliğinin Kudüs?e taşınması konusunu 'Üzerinde çalıştığımız çok önemli konularımız var, daha sonra konuşuruz.' ifadeleriyle geçiştirdi.
Netanyahu ile beraber Mescid-i Aksa?nın batı duvarı olan Burak'ı (Ağlama Duvarı) ziyaret konusunda, 'Batı duvarını ziyaret etmeyle ilgili olarak hala nihai kararımızı belirtmiş değiliz. Biz Başbakan Netanyahu?yu büyük bir beğeni ile takdir ediyoruz. Ancak kararımız hala değişkenlik gösterebilir durumda.' şeklinde konuştu.
Pazartesi günü İsrail?i ziyaret edecek Trump?ın, İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin ve Başbakanı Netanyahu ile yapacağı görüşmenin ardından, salı günü işgal altındaki Batı Şeria?nın Beytullahim kentine geçerek Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir araya gelmesi bekleniyor.
ABD'nin yeni Tel Aviv Büyükelçisi Friedman, çarşamba günü yaptığı açıklamada İsrail'i ziyaret etmesi beklenen Trump'ın, belirli bir barış planı olmadığını, öncelikle tarafların bir araya gelmesini istediğini söylemişti.
Doğu Kudüs ve Batı Şeria, 1967'den beri İsrail tarafından işgal altında tutuluyor. İşgal altındaki Doğu Kudüs'te 200 bini aşkın, Batı Şeria'da ise yarım milyona yakın Yahudi yerleşimci bulunuyor. Uluslararası hukuka göre buralardaki tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.
İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmeleri, İsrail'in, 1967 sınırlarını ve Yahudi yerleşim birimleri inşasına son vermeyi kabul etmemesi nedeniyle Nisan 2014'te durmuştu.
