Tarihçi yazar Kerime Yıldız, sinemanın uğradığı 'Haçlı Seferini' ilk kitabı ile anlatıyor...

Tarihçi yazar Kerime Yıldız, sinemanın uğradığı

Sitemiz enpolitik köşe yazarlarından gazeteci-tarihçi Kerime Yıldız, 'Post Modern Haçlı Seferi Sinema' adlı ilk kitabı ile okurlarının karşısına çıktı.


Enpolitik yazarlarından gazeteci tarihçi  Kerime Yıldız'ın ilk kitabı görücüye çıktı. Yıldız, Post Modern Haçlı Seferi Sinema adını taşıyan kitabının giriş sayfasında Cevahirlal Nehru'dan yapılan şu alıntı ile okuyucuyu karşılıyor: 

'Amerika'yla baş etmek için iki seçenekten birini tercih etmek gerekiyor. Ya Pentagon'un otoritesini kabul edip özgürlüğünüzü kaybedersiniz yahut da Hollywood'un otoritesini kabul edip kültürünüzü kaybedersiniz.'


Yıldız'ın Bilge Kültür Sanat Yayınevinden çıkan ilk kitabının arka kapağına yansıyan dizeler ise şöyle: 

'2500 yıldır '300 Spartalı'nın 1000 yıldır 'haçlı seferleri'nin intikamı peşindeler.
Malazgirt'i Miryakefalon'u İstanbul'u Kudüs'ü Mohaç'ı Çanakkale'yi... hiçbirini unutmadılar. 
Medeniyetler ittifakı dinler arası diyalog edebiyatıyla uyuşuyoruz.
Onlar için sadece Batı medeniyeti ve kendi dinleri var.
Bir asırdır farklı bir haçlı seferine çıktılar.
Rüyalarımızı çalıp kendi rüyalarını dayattılar...
Kutlu rüyalar görmüyoruz artık...
Sinema sanatını silah olarak kullanıyorlar.
Tarihi yeniden filmlerle istedikleri gibi yazıyorlar...
Göz diktikleri ülkeleri önce yakıp yıkıyorlar; sonra sinemada kurtarıyorlar...
Yaptıkları tahribat atom bombasından daha tehlikeli...
Kültürümüzü kaybediyoruz...
Çocuklarımızı gençlerimizi kaybediyoruz...
Yeniden kutlu rüyalar görmek için bu uykudan uyanmamız lazım...'

Kitabının ön sözünde sinemanın uğradığı 'Haçlı seferlerini' anlatan Yıldız, emparyalist devletlerin sinema ve gizli mesajlarla kültür kodlarımızı nasıl tahrip ettiğine dikkat çekmek istediğini belirtiyor.

Yıldız'ın kitabının önsözünde şu ifadeler yer alıyor: 


'Emperyalist devletler, sinema sayesinde tarihi, kendileri lehlerinde yeniden yazıyorlar. Bunu, bazen herkesin anlayabileceği şekilde açık açık, bazen de subliminal yollarla, yani seyircinin bilinçaltım hedef alarak yapıyorlar.

Bir fikri aşılamak için en müsait zaman, rüya hâlidir. Çünkü rüya, zihnin en savunmasız ânıdır. Rüyada saf ve sınırsız bilinçaltı ortaya çıkar. Zihin savunmasızken subliminal mesajlarla bilinçaltına fikir ekmek mümkündür.

Kişinin beynine ekilen fikir, kendi buluşuymuş gibi gelişir. İnsan, fikrin kaynağının nereden geldiğini anlatsa tepki verebilir. Bu nedenle zihne sokulacak fikrin gerçek gibi, insanın kendinden çıkıyormuşçasına hissettirilmiş olması gerekir. Böylece, ekilen fikrin başkasından geldiği anlaşılmaz.

Sinema, bir çeşit rüya görmektir. Eğer film seyrederken zihniniz koruma altında değilse çok kolay fikir aşılanabilir. Hatta kendi kültürünüz, kendi tarihinizle ilgili gerçekler, tamamen tersine dönebilir.

Batı sineması, bir asırdan fazladır beyaz perdede Batı kültürünü ve yaşam tarzını dayatıyor. Batılı devletler, özellikle Amerika, filmler sayesinde yakıp yıktığı coğrafyaların kurtarıcılığına

soyunuyor.

Sinema, bir haçlı seferi olarak üstümüze üstümüze geliyorb. Hiçbir film, boşuna çekilmiyor. Bizi bizden iyi geçmişini de bizim geçmişimizi de iyi bilenler, sinema sanatının gücüne öyle kuvvetle inanıyorlar ki bir kelime, bir cümle bir hikâye uğruna milyon dolarları harcayıp film yapıyorlar. Müslümanları, Türkleri aşağılayıp, kendilerini kahramanlaştırıyorlar. Gençlerimizin zihinlerini iğfal ediyorlar.

Batılılarla aşırı empati kuran gençlerimiz, kendi tarihlerine, kültürlerine ve dinlerine Batılıların gözüyle bakmaya başlıyorlar.

Haçlı seferleri, hiç bitmedi; bitmeyecek. Dün cephede yapılıyordu; bugün beyaz perdede.

Şüphesiz, sinemadaki haçlı saldırılan, bu kitaptaki filmlerden ibaret değil. Verilen örnekler, sinemaya bilinçli bir bakış açısı geliştirmeye katkı sunmak içindir.

Sinema yazılarından çok istifade ettiğim Ali Murat Güven, İslâm'a ve Türklüee saldıran bir filmi eleştirdiği yazısını şöyle bitiriyor:

?Kötülüğün yeryüzüne yayılışını izlemekle yetinmeyin; ona, her gördüğünüz yerde ve gücünüz oranında müdahale edin.'

Benim gücüm, bu kadarına yetti.

Sizleri, hayal kurmak ve rüya görmekle ilgili olarak sinema eşliğinde bir fikir yolculuğuna dâvet ediyorum. İyi seyirler dilerim.'


Kerime Yıldız Kimdir?

1967 yılında Sivas'ta doğdu. İlk ve ortaokulu Ankara'da bitirdi. Ankara Atatürk Lisesinde başladığı lise eğitimini İstanbul Erenköy Kız Lisesinde tamamladı. M. Ü. Atatürk Eğitim Fakültesinde Tarih Öğretmenliğinden 1988'de mezun oldu. Aynı sene sözleşmeli memur olarak girdiği Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünden 2014 senesinde emekli oldu. 

Muhtelif dergi, gazete ve internet sitelerinde yazıları yayınlandı. Evli ve 5 çocuk annesidir. 


haber: Melek S. Tunç