Tarih: 25.05.2019 10:49

İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Hırsız' Yanıtı: Kul Hakkı Yiyen Kim Varsa Allah Islah Etsin

Facebook Twitter Linked-in

CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Tuzla'da gazetecilerin sorularını yanıtladı. İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Hırsızlara bu işi bırakmayacağız' sözlerine 'Ramazan ayında kul hakkı yiyen kim varsa Allah ıslah etsin. Adaletten yana olan bir ortam oluşsun ülkemizde. Milletimizin hak, hukuk, adalet duygularını sıkıntıya uğratacak herhangi bir kararın ülkenin gündeminden düşmesi için dua ediyorum' diye yanıt verdi.

Ekrem İmamoğlu, Tuzla- Cevizlibağ hattında çalışan İstanbul'un en uzun otobüs hattı olan 500T'nin Tuzla'daki son durağında, halk otobüsü esnafıyla bir araya geldi. Esnaftan yoğun ilgi gören İmamoğlu, son durak içindeki dinlenme salonunda otobüsçülerle buluştu.

'KUL HAKKI YİYEN KİM VARSA ALLAH ISLAH ETSİN'

Toplantı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu,Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Alibeyköy'deki Hacı Osman Torun Camisi'nin açılış töreninde söylediği'Hırsızlara bu işi bırakmayacağız' sözleri için 'Ramazan ayında ben diyorum ki; kul hakkı yiyen kim varsa Allah ıslah etsin. Adaletten yana olan bir ortam oluşsun ülkemizde. Milletimizin hak, hukuk, adalet duygularını sıkıntıya uğratacak herhangi bir kararın ülkenin gündeminden düşmesi için dua ediyorum Bu hususta yanlış kararlar verenlerin de bu ülkenin hangi ortamında, kadrosunda olursa olsun inşallah bir an önce yerleri değişir. Duam bu. Duama şunu ekleyeyim; Allah iftiradan korusun herkesi. Allah, yalan söyleyen, kul hakkı yiyen kim varsa, ıslah etsin onları. Ramazan ayında yapacağım tek dua budur. Kötü söz sahibine aittir. Diyeceğim bu kadar.' yanıtını verdi.

'ŞU ANDAKİ FERYADIN ALTINDA YATAN BU'


Ekrem İmamoğlu, '31 Mart seçimlerinden 3 ay önce BELTUR tarafından 56 milyonluk gezi düzenlendiği haberleri çıktı. 18 günlük Belediye Başkanlığınız süresi boyunca buna dair bir şey duydunuz mu?' sorusunu ise şöyle cevapladı:


'İBB bünyesinde 28 şirket var. Biz, daha İBB'nin resmi bütçesinin tamamına bile ulaşamamışken şirketlerin bütçeleriyle ilgili analizleri ve somut tespitleri yapma şansımız yok ama inanın çok fazla israf ve kişisel keyfi olarak İstanbulluların paralarının çarçur edildiğini biliyoruz. Şu anki feryadın kıyamet koparmanın altında da bu yatıyor. Milletin şu an yaşadığı ekonomik sıkıntının, bütçedeki açığın en temel sebebi kamu kurumlarındaki israftır. İBB de merkezi hükümetten sonra en büyük kamu kurumudur. Buradaki israfı engelleme, İstanbul halkının parasını koruma en önemli duruşumuz olacaktır. Bundan asla vazgeçmeyeceğiz. Bunu yapan insan varsa onunla ilgili gerekli soruşturma, araştırmayı da yapacağız. Şimdi duyuyorum ki İstanbul'un belediye şirketlerini yönetimlerini vermeme konusunda kanunsuz, hukuksuz, bakanlıklar üzerinden yazı yazma gibi çabalar var. Bunları esefle kınıyorum. Kanunsuz, hukuksuz iş yaptıklarını kendilerine hatırlatıyorum. Kimin malını kimden kaçırıyorsunuz? Mülk mü edindiniz? Bunca senedir o koltukta oturarak mülk mü edindiğinizi sanıyorsunuz? Israrla söylüyorum. İBB'nin makamı, koltuğu, oradaki şirketleri her kuruşu... Üç makam arabası taşıyan bürokratlara sesleniyorum. Bindiğiniz arabanın lastiğine, kirasına varıncaya kadar 16 milyon insanın, yeni doğan bebekten en tecrübeli insana kadar halkın. Onun için paraları çarçur etmeyin. Bu insanlara bütçesine biz ahlak getireceğiz. Tasarruf getireceğiz ve inşallah İstanbul halkı uzun zaman sonra kendilerine ait olan bir kurumun emin ellerde olduğunu hissedecekler.'

'ŞOFÖRLÜĞÜ KAMYONDA ÖĞRENDİM'

Daha sonra bir otobüse binerek direksiyon başına geçen İmamoğlu, 'Her işi erbabına bırakmak lazım' diyerek, 'Ben, sadece aracın kaptanından direksiyonu anlık alıyorum. Öyle sürme çabası falan göstermeyeceğim. Sevgili kardeşime diyeceğim ki, 'Bak güzel dostum, çocuklara güler yüzlü davranın, hanımefendilere, beyefendilere selam verin. Eminim öyle yapıyorsunuz, Siz güler yüzlü olursanız, İstanbul halkının da morali yüksek olur. Aman güler yüzünüzü eksik etmeyin.' temennilerinde bulundu.

İmamoğlu, bir gazetecinin, 'Direksiyona oturdunuz, daha önce var mıydı böyle bir tecrübeniz?' sorusuna karşılık şunları söyledi:

'Ben, ilk şoförlüğü kamyonda öğrendim. Bir kamyonumuz vardı. Ayıptır söylemesi kuzenimle beraber kaçırıp kamyonda şoförlüğü öğrendik ama çok küçüktüm. Bir ağacın dallarına girmiştim. O yüzden herkese diyorum ki mutlak bir eğitmenle şoförlüğü öğrenin. Herkes işini yapsın. Biz, İstanbul'un dümenine geçeceğiz, Kardeşlerim de otobüslerin direksiyonuna geçecek. Kaptanlarımızdan maksimum düzeyde centilmenlik istiyorum. Öyleler zaten. Çünkü bu şehrin çocukları, kadınları, gençleri, erkekleri onlara emanet. Allah yollarını açık etsin. Kazasız, belasız, bol kazanç olsun.'





Orjinal Habere Git
— HABER SONU —