Tarih: 20.10.2020 10:06

Milli Emlak'tan SGK'ya 56 milyonluk zarar!

Facebook Twitter Linked-in

Milli Emlak Müdürlüğü, SGK’nın 527,7 milyon liralık kıymetli dört taşınmazına karşı 471,2 milyon lira değerinde 159 taşınmaz devretti. Sayıştay, 56 milyon TL’lik fark oluştuğuna dikkat çekti.

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun(SGK) emekçilerin yıllarca ödediği primlerle aldığı kıymetli taşınmazlar “Ben yaptım oldu” anlayışıyla zararına el değiştiriyor. SGK, Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile yaptığı değiş tokuş sonucu dört kıymetli taşınmaza karşılık 159 taşınmaz devraldı; ancak bundan 56 milyon TL alacak ortaya çıktı.

Birgün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre, Milli Emlak, kıymetli taşınmazlara karşı SGK’ye park, yol gibi başka hiçbir amaçla kullanılamayacak alanları devretti.

SGK’nın 2019 yılı Denetim Raporu’nda, “Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile SGK arasında 2013 yılından beri devam eden trampa işlemleri sonucunda kurum ihtiyaçlarında kullanılamayacak, satış kabiliyeti olmayan taşınmazların alındığı, yapılan trampa işlemlerinde 2013 yılından beri ortaya çıkan fark için herhangi bir girişimde bulunulmadığı” tespiti yer aldı.

FARK DAHA DA ARTABİLİR

Kurum kayıtları üzerinde yapılan incelemede, 2013-2019 yılları arasında 21 adet taşınmazın Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile yapılan trampa işlemlerinin tamamlandığı, 4 adet taşınmaza ilişkin işlemlere ise devam edildiği görüldü. Kurum tarafından trampa işlemine konu edilen 21 adet taşınmazın toplam değerinin 527.7 milyon TL olduğu bildirilen raporda, “Karşılığında ise toplam değeri 471.2 milyon TL olan 159 adet taşınmaz devir işlemleri tamamlanmıştır. Dolayısıyla trampa işlemleri neticesinde kurum lehine 56.4 TL’lik fark olduğu anlaşılmaktadır. Devam eden trampa işlemlerinin neticelenmesi sonucunda bu farkın daha da artacağı görünmektedir” dendi.

SGK MAHSUPLAŞMA DA İSTEMEDİ

Kurum ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü arasında yapılan yazışmalardan bu farkın da taşınmaz trampası ile kapatılmasının öngörüldüğü ifade edildi. Raporda bugüne kadar yapılan ve devam eden trampa işlemlerinde sürekli olarak alacak bakiyesinin artarak devam ettiğine dikkat çekildi. Sayıştay denetçileri, kurumun farkın mahsuplaşması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan herhangi bir talepte bulunmadığının da altını çizdi.

PARK, YOL VERDİLER

Raporda yer alan bir diğer önemli tespit de taşınmazların niteliğine ilişkin oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredilen veya devir işlemleri devam eden taşınmazlara karşılık olarak alınanların bir kısmının imar planında sanayi depolama alanı, belediye hizmet alanı, park, yol, emniyet alanı, spor tesis alanı gibi kurumun verdiği hizmetler dışındaki amaçlara ayrıldığı da tespit edildi. Ayrıca bu taşınmazların satış kabiliyetlerinin bulunmadığı ve kurum ihtiyaçlarında kullanılamayacak durumda bulundukları da raporda yer aldı.

Kayseri’den yol alındı

Raporda bu taşınmazlara, Kayseri’nin Talas ilçesinde devralınan iki parsel örnek olarak gösterildi. 16 Nisan 2018 tarihinde imar planında park, yol, resmi kurum alanı olarak ayrılan Kayseri Talas İlçesi Yukarı Mahallesi’ndeki 1332 ve 1333 numaralı parseller devralındı.

İhtiyaç bile yokken zarara sebep olundu

TBMM KİT Komisyonu Üyesi CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Sayıştay tespitinin büyük bir öneme sahip olduğunu kaydetti. Raporun, “SGK’nin yıllar itibariyle içinin nasıl boşaltıldığının resmi katını niteliğinde” olduğunu dile getiren Yavuzyılmaz, şunları söyledi:

“Raporda, SGK’ye satış kabiliyeti olmayan taşınmazların alındığı, kurumun aslında bu taşınmazlara ihtiyacının dahi olmadığı, yapılan trampa işlemleri ile kurum aleyhine durumların oluşturulduğu, yıllar itibariyle oluşan bu değer farkları nedeniyle zararın arttığı ve SGK tarafından herhangi bir telafi edici adımın atılmadığı ortaya konulmuştur. Tespitler sosyal güvenliğin omurgasını oluşturan, stratejik öneme sahip kurumun içinin yıllar itibariyle nasıl boşaltıldığının, sistemsel olarak nasıl teslim edildiğinin en acı kanıtıdır. Bugün sorulması gereken soru, SGK'nin bu değerli arsa ve arazilerinin 56 milyon TL zararla Milli Emlak Genel Müdürlüğü üzerinden kime veya kimlere verildiğidir.

Aslında bugün gördüğümüz bu olumsuz gidişatın ilk adımları 2005 yılında SSK hastanelerinin sağlıkta dönüşüm parolasıyla Sağlık Bakanlığı’na devir olmasıyla, SSK ilaç fabrikasının kapatılmasıyla atılmıştır.

Özellikle pandemi döneminde ilaç, aşı, tıbbi malzeme üretimi eksiklikleri ile değeri daha iyi anlaşılan kurumun içinde bulunduğu bu yok edilme döngüsünden çıkarılması gerekiyor. Aksi halde, vatandaşı sosyal tehlike ve zararlarından kurtarma misyonundaki SGK, borç batağında kendini dahi kurtaramaz hale gelecektir.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —