Tarih: 03.02.2022 16:13

TBMM’nin Kayseri Bünyan ve Mersin Tarsus Cezaevleri Raporu: Çıplak Arama, Darp, İşkence…

Facebook Twitter Linked-in

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Hükümlü ve Tutuklu Haklarını İnceleme Alt Komisyonu, bugün Kayseri Bünyan Ceza İnfaz Kurumları İnceleme Raporu ile Mersin Tarsus Ceza İnfaz Kurumları İnceleme Raporu’nu ele aldı.

Alt Komisyon Başkanı AKP Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven başkanlığında AKP Çorum Milletvekili Erol Kavuncu, AKP Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, AKP Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar, CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, HDP Milletvekili Fatma Kurtulan ve uzmanlardan oluşan heyet, 7-8 Kasım tarihlerinde Bünyan Ceza İnfaz Kurumları’nı ziyaret etti.

BÜNYAN KADIN KAPALI’DA AYLAR SÜREN KARANTİNA 

Bünyan Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda yapılan inceleme varılan tespitlere göre; hükümlü ve tutuklular, girişte ‘insan onuruna aykırı detaylı arama’ yapıldığını anlattı.

Bazı hükümlü ve tutuklular; Covid-19 aşısının talep edildikten iki ay sonra yapıldığı, diş doktoru bulunmadığını, kelepçeli hastaneye gitmekten imtina ettikleri, hastaneye sevk talep edilmesi halinde ise sevklerin gerçekleşmesinin bir seneyi bulabildiği, hastane sevkine götürülenlerin kolluk görevlileri tarafından hakaret edildiği ve kötü muamelede bulunulduğu, yemeklerden taş gibi yabancı cisimlerin çıktığı, yasaklı olmayan bazı gazetelerin talep edilmesine rağmen kendilerine verilmediği ve bu uygulamanın Basın İlan Kurumu’ndan ilan almama gerekçesine dayandırıldığı aktardı.

Hükümlü ve tutuklular, eşi de hükümlü veya tutuklu olanların aynı ceza infaz kurumunda bulunma taleplerinin kabul edilmediği, telefon görüşünün saatinde yapılamaması durumunda görüş haklarının zayi olduğu, okula devam eden çocuklarıyla hafta sonu telefon görüşmesi yapamadıkları, görüş saatinin 09.00 olarak belirlenmesi dolayısıyla ailesi uzak illerden gelenlerin görüşlere yetişemediği ve hak kaybına uğranıldığı, Kürtçe kitapların ve mektupların kendilerine verilmediği, Covid-19 salgınından kaynaklı olarak oluşturulan karantina koğuşlarının çok kalabalık olduğu ve yerde yatanların bulunduğu, karantina koğuşuna gelen her yeni kişiyle beraber karantina süresinin yeniden başlatıldığı, dolayısıyla karantina koğuşunda geçirilen sürelerin ayları bulabildiği, dışarıya hastaneye gidenlerin dönüşte karantina koğuşuna alınmasından dolayı birçok kişinin tedavisini ertelediği ve hastaneye gitmediği yönünde şikayet etti.

BÜNYAN 1 NUMARALI T TİPİ’NDE GÖRÜŞ SORUNU

Bünyan 1 Numaralı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda da revirde yapılan muayenenin üstünkörü olduğu, hekimin sadece kişiyi dinleyerek ilaç yazdığı, doktorla kurulan ilişkiye personelin müdahale ettiği, bazı ilaçların muadillerinin verildiği ancak bu durumdan hoşnut olunmadığı, genel olarak hep aynı yemeklerin verildiği, 15 günde bir 45 dakika spora çıkarıldıkları, TRT FM dışında radyo kanalı dinleyemedikleri, telefonla görüş haklarını haftada 2 gün ve 10’ar dakika olarak kullanabildikleri ancak karşı taraf telefona çıkmadığı zaman telefonla görüş haklarının zayi olduğu, kapalı görüşlerin bir saat kadar yaptırıldığı ancak kapalı görüş alanına giderken yolda geçen sürenin de bu süreye dâhil edildiği dolayısıyla görüş süresinin fiilen kullandırılmadığı, önceden ayda bir defa yapılan koğuş aramalarının son zamanlarda dört defaya çıktığı ve aramalarda eşyaların dağıtıldığı ve yerlere saçıldığı, kantin fiyatlarının çok pahalı olduğu ve ürün çeşitliliğinin bulunmadığı, dolapların koğuşta bulunan insan sayısına göre zaman zaman tek kişi tarafından zaman zamansa iki kişi tarafından kullanıldığı, sadece kapalı görüş yapabildikleri, avluda sayım yapılmasının sağlık durumu kötü olanları etkilediği yönünde şikayetlerde bulundu.

BÜNYAN 2 NUMARALI T TİPİ GİRİŞİNDE DARP

Bünyan 2 Numaralı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda bir grup hükümlü ve tutuklu, girişte detaylı arama yapılmasına rıza gösterilmemesi nedeniyle personel tarafından darp edildiklerini anlattı. Tutuklu ve hükümlüler, kelepçeli muayene uygulaması nedeniyle zaman zaman hastane sevklerinden vazgeçilebildiği, koğuşta kalanların sayısının sürekli değiştiği ve zaman zaman yerde yatanların olduğu, yemeklerin yenilebilir olmadığı ve sürekli aynı yemeklerin çıktığı, ayda iki defa yapılan kapalı görüşlerin 09.00 ile 10.00 arasında olduğu için ailelerin görüşlere yetişmekte zorlandıkları, koğuş havalandırmasının üzerinde fens tellerinin bulunduğu ve kar yağdığı zaman tellerin üzerinin karla kaplanmasının hava almalarını ve gökyüzünü görmelerini engellediği, kantin fiyatlarının çok pahalı olduğu, elektrik faturalarının yüksek geldiği, çamaşırhanenin pahalı olduğu, açlık grevinden çıkmış hükümlü ve tutuklulara verilmesi gereken diyetin çok kısa süre uygulandığı ve bundan dolayı unutkanlık, baş dönmesi gibi sorunlarla karşılaşılabildiği, personelin bir kısmının hükümlü ve tutuklulara hitap şeklinin kaba ve onur kırıcı olduğu yönünde şikayetlerde bulundu.

“TARSUS 2 NUMARALI T TİPİ’NDE KOLU KIRIK KİŞİYE TERS KELEPÇE”

Komisyon heyeti, 12-13 Kasım tarihlerinde de Mersin Tarsus Ceza İnfaz Kurumları’nı ziyaret etti. Tarsus 2 Numaralı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki hükümlü ve tutukluların bazıları ilk girişte ‘detaylı arama’ yapılmasına izin vermedikleri için darp edildiklerini aktardı. Bazı hükümlü ve tutuklular, ilk girişte zorla tek tip saç tıraşı yapıldıkları, sayımlarda tek sıraya geçmek zorunluluğu uygulandığı, itiraz edildiği zaman darp edildikleri ve ters kelepçe yapılıp süngerli odaya götürüldükleri yönünde şikayet etti.

Bir mahkum, kolu kırık ve alçıda iken ters kelepçe yapılıp süngerli odada 5 saat bekletildiğini söyledi. Hükümlü ve tutuklular; yemeklerin çok kötü olduğu, temiz olmadığı, hep aynı yemeklerin verildiği, kahvaltıların çok yetersiz ve kötü olduğu, kapalı görüşlerin 30 ila 40 dakika arasında yaptırıldığı, yolda geçen sürelerin görüş süresinden sayıldığı, kısa görüş süresine tepki gösteren bir aileye 6 ay süreyle görüş yasağı getirildiği, bazı gazetelerin talep edilmesine rağmen verilmediğini, diş hekiminin ‘Bakanlık izin vermiyor’ diyerek dolgu tedavisi dahi yapmadığı, dışarıya tedaviye götürüldüklerinde zaman zaman kelepçe takıldığı zaman zamansa takılmadığı, ailelerine yakın illerdeki ceza infaz kurumlarına geçebilmek için nakil talebinde bulunanların taleplerinin reddedildiği, kurumlarda fare bulunduğu ve yazları çok sinek olduğu şikayetlerini sıraladı.

TARSUS T TİPLERİNDE ÇIPLAK ARAMA

Tarsus 3 Numaralı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda bazı hükümlü ve tutuklular kurum girişinde “detaylı arama” yapıldığı, iç çamaşırlarının çıkarıldığı, örtü verilmediğini anlatırken; bazı hükümlü ve tutuklular detaylı arama yapılmasına izin vermedikleri için darp edildikleri yönünde şikâyet etti. Tutuklu ve hükümlüler, kapalı görüşlerin ortalama 45 dakika yaptırıldığı ancak zaman zaman 20-25 dakika aralığına düşürüldüğü, yazları çok sıcak havalarda klima talep ettiklerini ancak idarenin bu teklifi reddettiği, infaz memurlarının davranışlarının zaman zaman kaba olduğu, kurum dışı hastaneye gidildiğinde dönüşte karantina uygulandığı, karantina koğuşlarının çok kötü durumda olduğunu anlattı.

Tarsus 1 Numaralı T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki hükümlü ve tutuklular da kuruma girişte ‘detaylı arama’ yapıldığı, iç çamaşırlarının çıkarıldığı ve örtü verilmediğini aktardı. Hükümlü ve tutuklular, 2018 yılından beri düzenli sıcak su verilmediğini, son iki haftadır bu durumun düzeldiği, soğuk suda sık sık kesintiler yaşandığı, su kesintilerinin artık katlanılamaz olduğu, musluktan akan suyun içilemediği, kapalı görüşlerin 40 dakika kadar kullandırıldığı ve uzak illerden gelen ailelerin sabah 09.00’a konulan görüşlere yetişemediği yönünde şikayette bulundu.

TARSUS KADIN KAPALI’DA KARANTİNA ODALARINDA BÖCEK

Tarsus Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda da bazı hükümlü ve tutuklular, girişte detaylı aramayı kabul etmedikleri için darp edildikleri yönünde beyan verdi. Hükümlü ve tutuklular, kurumun bataklık üzerine kurulmasından dolayı koğuşu sık sık su bastığı, hastaneye gidildiği zaman uygulanan karantinada bahsi geçen odaların pis ve böceklerin olduğu, bundan dolayı tedavi görmesi gerekirken hastaneye gitmekten vazgeçenlerin olduğunu anlattı.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —