İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, “Cek cak hükümeti olmaktan çıkmış hükümet görülüyor ki artık yalan, dolan, talan hükümeti olmuş” dedi.
IYI Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, “Cek cak hükümeti olmaktan çikmis hükümet görülüyor ki artik yalan, dolan, talan hükümeti olmus” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda Hazineye Ait Tasinmaz Mallarin Degerlendirilmesi ve KDV Kanununda Degisiklik Yapilmasina Dair Teklifinin görüsmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da söz alan Cesur, sunlari söyledi:
ÖZEL HASTANELERE VERGIDE INDIRIM HEKIMLERE DE YENI BIR BINDIRIM: Son torbada ikinci maddeden hekimler çikti yine. Sözlesmeli hekimlerin gelirlerini serbest meslek geliri olarak vergilendirilmesini teklif ediyorsunuz. Özel hastanelerin menfaatini koruyan bir düzeni kanuni güvence altina aliyorsunuz aslinda. Saglik Bakanimiz özel hastane isletmecisi. Olabilir. Diyebilir ki iste ‘bunu yapacagim.’ Çikip da bunu hekimler üzerinden hekimlere bir iyilik yapiyormus gibi göstermenizi anlamiyoruz. Çikin ‘özel hastane sahipleri de vatan evladi onlar için bir düzenleme yapiyoruz’ deyin. Dogrusu bu. Özel hastanelere vergide indirim hekimlere de yeni bir bindirim demek aslinda bu. Asil sorunlari duruyor hekimlerin. Siz elbise yok dügme seçmeye baslamissiniz. Dügme dikiyorsunuz. Geçim derdine düsürdünüz saglik çalisanlarinin tümünü. Kaçiyorlar ülkeden. Birinci en önemli nokta bu hekimlerle alakali.
YAMALI KUMAS DIKIS TUTMAZ: Geçim derdi demisken vatandasin derdi geçim sizinki seçim. Geçen hafta bir kanun geçirdiniz. Bu aslinda Cumhuriyet tarihimiz boyunca demokrasi adi altinda demokrasiye vurulan nesterler serisinde en önde yer alacak yasalardan bir tanesidir. Ve söyle oluyor; siz bedeniniz küçüldükçe kendinize uygun hale getiriyorsunuz kanunlari. Ama terziler çok iyi bilir. Yamali kumas dikis tutmaz. Ve güvenin sökügü dikis tutmaz.
HÜKÜMET, YALAN HÜKÜMETI OLMUS: Nerden mi biliyorum. Geçen hafta Ümraniye’deydik. Bir koca ana cadde, cumartesi günü çalisiyoruz, esnaf gezdik. Terk edilmis gibiydi. In yok cin yok sokaklarda. Dükkanlarin isiklari kapatilmis, ampuller söndürülmüs. Isiticilar kapatilmis, esnaf karanlikta oturuyor. Ve elektrige, dogalgaza, mazota, gidaya suya ne varsa gelen zamlarla beli bükülmüs, tükenmis artik adeta esnaf. Umutsuz, yüzler asik. Ve bir dükkâna girdik iki çocuklu bir kadin esnaf, üst üste kat kat giymisler. Paltolar üstlerinde, isiklar kapali. Dedim ki ‘ne yapiyorsunuz?’ ‘Valla çocuklar üsümesin diye, iki tane de çocugu var, sürekli raflardan malzeme götürtüp getirtiyorum ki isinlar’ dedi. Bir esnafa girdik, tabelayi sökmüs ‘1 liram yok ki bu tabelaya vergi ödeyecek, borç batak’ dedi. Ümraniye’de oluyor bu. Çok güçlü oy aldiginiz bir semtten bahsediyorum. Ve sanki yanmis yikilmis savas sonrasi gibiydi ortam. Öyle bir sessizlik ve yüzlerde asik. Çünkü aksam olmus bir kurus girmemis esnafin cebine. Dag olmus dertler, dinledik dinledik geliyorum da oradan biliyorum. Ne diyordu 3 dükkândan 2’si biliyor musunuz? Ben hiç sormadigim halde, kime oy vereceksiniz, oy konusmadigim halde. “Iktidara oy verdim ama bize yalan söylemisler vekilim” diyordu. Ve hükümet, yalan hükümeti olmus.
BU HÜKÜMET ARTIK BIR DOLAN HÜKÜMETIDIR: Bir baska örnek. Geçtigimiz günlerde Sarkikaraagaç’imizin Kiyakdede köyündeydim. Kadinlarimizla bir evde oturduk, kadinlar çok dertli. Günlük yevmiyeden sezonda çilekten para kazaniyorlar. Ceplerine ayda ortalama 700-800 lira falan kaliyor. Esleri ancak Beysehir’de saz kesmeye gidiyorlar eger bulurlarsa o da ‘pek yok’ diyorlar. Alsa da oradan ne olacak, o da o kadar alsa 1000-1500 (lira) geçecek eline, geçinmek imkânsiz hale gelmis. Ama dediler ki bizi bos ver, sen sunlara yardim et. ‘Kim onlar’ dedim. Bir kadin kardesim. Genç bir kadin, ‘benim evi görmeniz lazim, burada anlatamam’ dedi. Kalktik evine gittik. Ve bir merdivenin altinda çamurlar içerisinde gidene kadar dizlerimize kadar çamura bulanarak gittik. Bir merdivenin altinda iki oda çikarmislar, sular, çamurlar içeride. Rutubetin içerisinde son derece sagliksiz sartlarda bir tarafini mutfak yapmis. Buzdolabi, ocak var ama timtikir her sey ve orada yasamaya çalisiyor bir tane çocuguyla. Ve dedi ki, ‘siz çare bulursunuz belki, devlet yok mu artik’ dedi bana. Kocasi da dedi ki; ‘çamurlandi üstün basin vekilim ama biz buraya getirdik seni dolan oldu bizim halimiz’ dedi. Dolan nedir biliyor musunuz? Dolan, ‘asilsiz, uydurma’ demek. Yani bu hükümet artik bir dolan hükümetidir.
HÜKÜMET GÖRÜLÜYOR KI ARTIK YALAN, DOLAN, TALAN HÜKÜMETI OLMUS: Ve son olarak, Cumartesi günü Milas’taydik. Zeytinlik alanlarda maden aramanin önünü açan Maden Yönetmeligi Degisikliginin ardindan, Akbelen Ormaninda zeytin agaçlarini söküldü biliyorsunuz. Onlara destege gitmistik…Diyorlar ki orada Ikizköylü’ler; ‘geçmisimizi, gelecegimizi, zeytinlerimizi söktürmeyecegiz ve ranta kurban ettirmeyecegiz, zeytinimizi de topraklarimizi da talan ettirmeyecegiz. Evet, bu hükümet artik bir talan hükümetidir. Cek cak hükümeti olmaktan çikmis hükümet görülüyor ki artik yalan, dolan, talan hükümeti olmus.”