- Teknoloji yazısı...
Dünya değişiyor. Sessizce değil…
Bir tıklamayla, bir algoritmayla, bir kod satırıyla…
Ve bu değişimin en belirgin işaretlerinden biri Elon Musk’ın son hamlesi: Yapay zekâ şirketi xAI ile sosyal medya devi X’i birleştirmesi.
Bunu sıradan bir teknoloji haberi sanmayın. Bu, artık kimlerin söz sahibi olacağını, kimin yöneteceğini, kimin yönetileceğini belirleyecek bir kırılma anıdır.
Milyonların duygusu, öfkesi, sevinci, korkusu… hepsi artık bir yapay zekâ tarafından okunuyor, analiz ediliyor ve yön veriliyor.
Biz neredeyiz bu yeni düzende...?
Kendi verisini başkasının algoritmasına emanet eden, gençlerinin dehasını yurtdışında harcayan, teknolojiyi yalnızca ithal eden bir ülke mi olacağız? Yoksa kendi dijital kaderini yazan milletlerden biri mi?
Ben bu yazıyı kaleme alırken yalnızca bir analizi değil, bir uyanışı hayal ediyorum.
Çünkü biliyorum: Türkiye’nin bu dönüşümde yer alabilecek bir beyin gücü, bir ruh derinliği ve bir tarihsel iradesi var.
Ama bu potansiyel, “izleyici” kalmakla değil, “oyun kurucu” olmakla gerçek gücüne kavuşur.
Elon Musk’ın yaptığı, teknik bir adım değil; zihinsel bir devrimdir.
Ve bu devrimin kıyısında, bizim gibi ülkeler için hâlâ bir şans var.
Yeter ki yönü bilelim, yeter ki cesaretimiz vizyonumuzdan eksik olmasın.
Şunu net söylemek isterim:
Yapay zekâ sadece teknolojik bir mesele değildir. Bu, aynı zamanda bir kültür, bir ahlak ve bir gelecek meselesidir.
Eğer biz bu gelecekte söz sahibi olmak istiyorsak:
• Veriyi sadece tüketen değil, üreten ve koruyan olmalıyız.
• Eğitimi sadece bilgiyle değil, bilinçle beslemeliyiz.
• Gençleri sınavla değil, hayalle büyütmeliyiz.
• Teknolojiyi sadece satın almakla değil, ruh katmakla var etmeliyiz.
Bu bir çağrıdır:
Teknolojiye yabancı kalma çağrısı değil…
Kendi zekâsını küçümsememeye, kendi evladına güvenmeye, kendi ülkesine inanma çağrısıdır.
Gelecek, bize doğru gelmiyor. Biz ona yürümek zorundayız.
"YARINA HÜKMETMEK İSTEYEN, BUGÜNÜN ALGORİTMASINI YAZMALIDIR.
Çetin Ay"
Solingen/Almanya
BWA Türkiye
Präsident..
