21 Ocak 2025’te Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de çıkan ve 36’sı çocuk olmak üzere 78 kişinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili soruşturma süreci kamuoyunun gündeminde yer almaya devam ediyor. Olayın ardından hazırlanan resmi raporlar, otelde ciddi eksiklikler bulunduğunu ve kamu denetimlerinin yetersiz yapıldığını ortaya koyarken; Kültür ve turizm Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Bolu Belediyesi ve İl Özel İdaresi yetkililerinin de sorumluluk taşıdığı ifade edildi.
Ancak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianamede dikkat çeken bir ayrıntı yer aldı: Şüpheliler arasında bakanlık yetkilileri bulunmuyor. Söz konusu kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmanın ana dosyadan ayrıldığı bildirildi.
Meryem Türktekin: “Bu Karar Adalet Duygusunu Zedeliyor”
Gelecek Partisi İnsan Hakları Başkanı Meryem Türktekin, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, soruşturmanın bu şekilde ayrılmasının hukuken ve vicdanen kabul edilemez olduğunu belirtti. Türktekin, “Bilirkişi raporunda sadece soruşturma izni talep edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ancak bu, dosyanın ayrılması için yeterli gerekçe değildir. Hukuki değerlendirme yapmak bilirkişinin değil, savcının ve hâkimin yetkisindedir,” dedi.
“Siyasi Sorumluluk Üstlenilmedi, Adalet Geciktiriliyor”
Türktekin, bugüne kadar hiçbir bakanlık yetkilisinin siyasi sorumluluk üstlenmediğine ve soruşturma izinlerinin hâlâ verilmediğine dikkat çekerek, “Bu durum kamu vicdanında ciddi bir yara açmıştır. Cezasızlık algısı derinleşmekte, adalete olan güven sarsılmaktadır,” ifadelerini kullandı.
AİHM ve AYM Kararlarına Atıf: Eşitlik İlkesine Aykırı
Türktekin, açıklamasında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarına atıf yaparak, benzer sorumluluğa sahip kişiler hakkında farklı yargı süreçlerinin eşitlik ilkesini ihlal ettiğini vurguladı. Türktekin, soruşturmanın bölünmesinin delillerin bütünlüğünü zedeleyeceği ve sorumluların cezasız kalma ihtimalini artıracağını belirtti.
Beş Soruyla Bakanlıklara Çağrı
Türktekin, kamuoyunun vicdanını rahatsız eden beş soruyu şöyle sıraladı;
1. Onca eksikliğe rağmen bu otele nasıl ruhsat ve izin verilmiştir?
2. Bakanlık denetçileri görevlerini neden zamanında ve usulüne uygun şekilde yerine getirmemiştir
3. TMMOB ve bilirkişi raporlarında dile getirilen eksiklikler neden yıllardır görmezden gelinmiştir?
4. Olayın üzerinden dört ay geçmesine rağmen, bakanlık yetkilileri hakkında neden hâlâ soruşturma izni verilmemiştir.
5. 78 vatandaşımızı kaybettiğimiz bu faciada, bakanlık yetkililerinin dosyasının ayrılması ve haklarında işlem yapılmaması hangi gerekçeyle açıklanabilir?
Adalet Bakanlığı ve İlgili Bakanlıklara Açık Çağrı
Türktekin, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı kamuoyuna açıklama yapmaya, Adalet Bakanlığı’nı ise dosya ayrım kararının objektif ve makul gerekçelerini şeffaf biçimde açıklamaya çağırdı.
“Geciken Adalet, Adalet Değildir”
Türktekin, adaletin zamanında ve tam olarak sağlanmamasının yeni faciaların önünü açacağı uyarısını yaparken, Gelecek Partisi olarak hem ana dava dosyasını hem de bakanlık yetkilileriyle ilgili ayrılan soruşturmayı yakından takip edeceklerini belirterek, “Tüm sorumlular yargı önüne çıkarılmadan, kamu vicdanı huzura kavuşamaz’’ dedi
