Tarih: 17.09.2024 11:24

Güneş Açmadı, Kartal Uçmadı

Facebook Twitter Linked-in

HAVA GÜCÜ

Güneş Açmadı, Kartal Uçmadı

 

Milli maç arası sonrası Süper Lig heyecanı yeniden başladı. Milli Takım’ın başarısıyla sevinen milyonlar tekrar takımlarının maçları için statlara koştu, ekranları başında yerini aldı.

Beşinci hafta, ilk haftaların tersine heyecanlı geçti, maçlarda tempo yükseldi. Lig ısınmaya başlamıştı. 

Transfer dönemi sona ermiş, takımlar kadrolarına son halini vermişti. 

Bir şeyler değişse de hakemler pek değişmemişti. Yine formsuzdular, yine hata yaptılar.

Yapacak bir şey yoktu; nihayetinde insandı onlar…

  

14.09.2024/Cumartesi 

GALATASARAY HAVA KUVVETLERİ…

GALATASARAY AŞ-ÇAYKUR RİZESPOR AŞ: 5-0

Goller: Sanchez (3’), Abdülkerim Bardakçı (25’), Sara (49’), Mertens (62’), Barış Alper Yılmaz (80’)

 

Yaz transfer dönemi sona ermişti. Medyacı ve sosyal medyacılara göre Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzon ve diğer takımlar başarılı bir transfer dönemi geçirip kadrolarını güçlendirirken Galatasaray son derece başarısız olmuş ve şampiyon takım güçten düşmüştü.

Süper Kupa’da alınan yenilgi ve Şampiyonlar Ligi’ne katılamamak camianın moralini bozmuş, taraftar gruplarının bir kısmı yönetimin istifasını istemişti. Bakar mısınız? Son iki yılın şampiyon olan Dursun Özbek ve yönetiminin istifası... Ki bu arada Cenk Ergün’de istifa etmişti.

Son iki yılın şampiyon hocası ve ligde 3’te 3 yapan Okan Buruk’ta eleştirilerden nasibini almıştı.

Yapılan transferler taraftarı memnun etmemişti fakat Osimhen transferi durumu, en azından şimdilik kurtarmıştı. Ancak Rize maçında yaşanabilecek puan kayıpları Galatasaray’ı çok ciddi sarsabilirdi.

 

Her şeye rağmen tribünler dolu ve taraftar takımını -milli maç arası nedeniyle- özlemişti.

Maç bu şartlar altında başladı. Daha 3.dakikada Sara müthiş kesti, Davinson Sanchez harika bir kafa vuruşuyla topu ağlara gönderdi. Sanchez vurmasa Osimhen, o da vurmasa Abdülkerim Bardakçı vuracaktı.

Uyum, alışma, adaptasyon… Elbette önemli faktörler ama iyiysen çıkar oynarsın. Osimhen tam da öyle bir başlangıç oyunu gösterdi, 40 yıllık Galatasaraylı gibi başladı. Yeni transfer İsmail Jakobs ise öncelikle pozisyon bilgisini ortaya koydu. 

25.dakika… Serbest vuruşta Mertens topu Sara’ya yuvarladı, Brezilyalı müthiş kesti. Osimhen yükseldi, Abdülkerim sol ayağını uzattı, top filelerle buluştu. Osimhen sevindi. Golü kimin attığı bilinemedi önce ancak Abdülkerim dokunmuştu. Osimhen çok hoş bir biçimde Abdülkerim’e sen mi attın dedi ve arkadaşını kutladı.

İkinci devrenin başında Sara bu defa kendi attı. Barış Alper Yılmaz’dan aldığı pası 49’da filelere gönderdi.

Konuk takımın pek varlık gösteremediği maçta Torreira’nın pasında Mertens, ceza sahasında topla buluştu. Belçikalı bekletmeden son derece basit ve sade bir vuruşa müthiş bir golü daha tabelaya yazdı. 

Kaan Ayhan’ın pasında Barış Alper Yılmaz, çok şık bir gole perdeyi kapattı.

 

Abdülkerim’in hava toplarında gücü zaten belliydi. Davinson Sanchez hava toplarında çok iyi olmasına karşın biraz şansızdı. Bu ikiliye Osimhen de katılınca ortaya müthiş bir “hava gücü” çıktı.

 

Ortaya konan takım oyunu ve elde edilen sonuç keyif ve mutluluk verici oldu. Taraftar takımına doyamadı. 

Takım oyununa karşın Sara öne çıktı ve maçın yıldızı oldu. 

Osimhen zaten belliydi de İsmail Jakobs ben bu takımda oynarım dedi. 

Geçen yıl müthiş bir sezon sonu yaşayan Mertens harika bir sezon başlangıcı yaptı.

Takımın en kötüsü Muslera(!) olabilir ancak kaptana hiç iş düşmedi. Yine de Uruguaylının bu sezon sinirli ve agresif hali dikkat çekiyor. 

Oyuna sonradan giren oyuncular da iyi bir performans gösterdi. Batshuayi hakikaten önemli olduğunu bir kere daha belli etti.  

 

Gabriel Davi Gomes Sara… 25 yaşındaki Brezilyalı İngiltere/Champions Lig takımı Norwich City’den transfer edilmişti. Bonservis bedeli 18 milyon avro idi ki kulüp tarihinin en yüksek bonservis bedellerinden biriydi bu.

Yüksek bonservis bedeliyle tartışılan bir transfer oldu Sara. Çıktığı maçlarda kalitesini gösterdi fakat yeterli olup olmayacağı konusunda soru işaretleri belirdi. 

Ancak Sara, Rize maçında gerçekten müthiş oynadı. Bireysel yeteneklerinin yanında müthiş bir takım oyuncusu olma özelliklerini de sundu. Sara böyle oynar ve sezonda en az 15+ gol katkısı (gol ve asist) verirse fenomen olur. 

Türkiye, Alex’ten sonra yeni bir Brezilyalıyı seyreder…

 

Mourinho’nun, Süper Lig’in en iyi takımlarından biri olarak gösterdiği Rize, bu maçta hiçbir varlık gösteremedi. Muslera’yı asla rahatsız edemedi. 

İlhan Palut, değişik ve umut veren bir teknik direktör fakat büyük maçlara çare bulamazsa sıradan bir teknik direktör olarak kalabilir.

 

Hakem Arda Kardeşler ve VAR yönetimi… Bugün gerçekten onlara hiç iş düşmedi.

 

Okan Buruk… Çok başarılı bir hoca fakat -çoğunlukla haksız ve hadsiz olarak- çok eleştiriliyor.

İşin teknik ve taktik kısmı bir yana, Buruk, “basın toplantılarının efendisi…” Özeleştirileri, rakiplere ve oyunun tüm bileşenlerine saygısı muhteşem... 

 

NET GLOBAL SİVASSPOR-GAZİANTEP FK AŞ: 3-2

Goller: Manaj (37’), Balde (69’), Murat Paluli (83’)/Maxim (7’), Kenan Kodro (88’)

Keyifli maçı, ev sahibi geriye düşmesine rağmen kazandı. Balde etkili bir oyuncu. Ancak attığı golden sonra gol sevincinde formasını çıkarmak sorumsuzluktu. 70’te takımını 10 kişi bıraktı.

Selçuk İnan’ın işi bu sene de hiç kolay değil. 

Hakem Muhammet Ali Metoğlu, geçen haftalara karşın bugün iyi bir gününde değildi.

 

SAMSUNSPOR AŞ-TÜMOSAN KONYASPOR: 0-1

Gol: Pedrinho (30’)

Samsun Reis ile inişli çıkışlı bir grafik izliyor ve sanki Gisdol’ü arıyor. 

Konya, bu sezon işleri daha baştan sıkı tutmak istiyor.

Hakem Oğuzhan Çakır, bu maçı oturup baştan sonra seyretsin, özeleştirilerini yapsın.

 

SİPAY BODRUM FK-RAMS BAŞAKŞEHİR FK: 0-1

Gol: Duarte (90’)

Kırmızı Kart: Ribeiro (58’, Bodrum)/Pelkas (75’, Başakşehir)

Haftanın en tatsız maçlarından birini konuk takım son dakika golüyle kazandı.

Zorbay Küçük’ün, Riberio ve Pelkas’ı VAR beklemeksizin atması çok önemli ve değerliydi. Söz konusu sporcu/insan sağlığıydı. Ancak Küçük, genel olarak iyi bir izlenim vermedi.

 

15.09.2024/Pazar

YAVAŞ ve SAKİN…

KASIMPAŞA AŞ-FENERBAHÇE AŞ: 0-2

Goller: Saint-Maximin (22’), Tadic (39’-P)

 

Hajradinovic-Aytaç Kara ikilisini bozan Sami Uğurlu, Aytaç’ın yerine Sadiku ile başladı. Zaten yumuşak bir takım olan Kasımpaşa’nın orta sahası hiç sertlik gösteremedi.

Buna karşın Fenerbahçe son derece yavaş ve temposuz bir oyun oynadı. İlk devreyi rakip sahada oynayan sarı lacivertliler pozisyon üretmekte ve isabetli şut atmakta başarısız kaldı. 

Fenerbahçe’nin en hareketli -ve belki de tek- oyuncusu Maximin, takımının ilk isabetli şutunu attı ve 22’de tabelayı değiştirdi.

Ardından 39’da Opoku’nun sakar penaltısı geldi. Penaltıyı gole çeviren Tadic skoru 2-0 yaparak Mourinho’yu rahatlattı. Ancak Portekizli teknik direktörün gerginliği ve mutsuzluğu maç boyu devam etti.

Fenerbahçe 2 isabetli şutta 2 gol atarak haftayı kayıpsız kapattı ve yenilmeme serisini 32 maça çıkardı. 

 

2-0’dan sonra daha cesur bir oyun oynayan ev sahibi, 40-45 arası ikisi çok net üç pozisyonu harcadı.

Sami Uğurlu ikinci devreye Sadiku-Aytaç değişikliği ile başladı. Orta sahası güçlenen Paşa, bu devre topa hâkim oldu ve oyunu Fenerbahçe sahasında oynadı. 

Ancak ev sahibi de pozisyon ve gol açısından iyi bir gününde değildi.

 

Da Costa-Becao eşleşmesi dikkat çekti. Da Costa’nın istekli oyununa karşın Becao rakibini etkisiz hale getirmeyi bildi.

Savunma anlamında Fred ve İsmail Şimşek müthiş bir performans gösterdi. Fenerbahçe savunması hata yapmadı. En-Nesyri pek topla buluşamadı ve etkili olamadı. 

Fenerbahçe’nin et etkili oyuncusu Maximin, skoru da değiştiren futbolcu oldu. 

 

Kasımpaşa’nın yeni transferi 26 yaşındaki Brekalo hareketli ve oldukça etkiliydi. Ancak Hırvat’ın sorunu, fazlasıyla bireysel oynamasıydı.

 

Geçen iki sezonda önde baskıyla ve zaman zaman çok tempolu oynayan Fenerbahçe’nin bu oyunu, puan kayıpları yaşandığında büyük sorun olur ve taraftarın Mourinho ile arası bozulabilir. 

 

Halil Umut Meler… Başarılı ve UEFA’da elit kategoride tek hakemimiz. Hafta içinde Şampiyonlar Ligi’nde Real Madrid-Stuttgart maçını yönetecek. Ama bu maçta iyi değildi Meler. Hatta maçta olduğunu söylemek öyle kolay değildi.   

 

BELLONA KAYSERİSPOR-İKAS EYÜPSPOR: 2-2

Goller: Arif Kocaman (64’), Nazon (69’)/Mame Thiam (21’), Saiz (36’)

 

Eyüp, sessiz, sakin ve namağlup yürüyüşüne devam etti. Arda Turan’ın takımı 2-0 öne geçti fakat skoru korumakta başarılı olamadı.

Galibiyet hasreti devam eden Kayseri, geriden gelip 2-2’yi bularak 1 puana sevinen taraf oldu. 

 

CORENDON ALANYASPOR-ATAKAŞ HATAYSPOR: 0-0 

Golsüz biten maç haftanın keyifsiz maçlarının başında geldi. 

 

GÜNEŞ AÇMADI, KARTAL UÇMADI…

TRABZONSPOR AŞ-BEŞİKTAŞ AŞ: 1-1

Goller: Okay Yokuşlu (17’)/Fernandes (39’)

Kırmızı kart: Visca (13’)

 

Derbi başladı ama oyun bir süre başlamadı sanki. Daha doğrusu top oyuna giremedi ya da girmek istemedi. Sıkıcı derbilerden biri kayıtlara geçmek üzereyken 13.dakika işleri değiştirdi.

Ligin en beyefendi futbolcularından bir olan Edin Visca, Rafa Silva’dan topu almak isterken tabanı, Portekizlinin baldırına geldi. Aşağı doğru kayan taban oyuncunun bileğinin bükülmesine neden oldu. Gerek meslektaşına saygı, gerek oyuncu sağlığı ve gerekse kendi için çok üzüldü Visca. 

Hakem Ali Şansalan faulü yakaladı fakat darbeyi tam süzemedi. Kartına başvurmayan -bu pozisyonda sarı kart gerçekten eyyam olurdu- Şansalan Visca’yı uyarırken VAR uyarısı geldi. Monitöre davet edilen Şansalan Visca’yı oyundan attı.

Rakibin 10 kişi kalması, hem de Visca’dan yoksun kalması muhtemelen Beşiktaş taraftarını, kulübesini ve oyuncularını sevindirmiştir. 

 

Trabzon 10 kişi kalmanın şokunu yaşarken Masuaku-Bardhi mücadelesinde Beşiktaşlı sarı kart gördü ki ucuz atlattı. Onun da müdahalesi biraz yukarı olsaydı kırmızı çıkabilirdi. 

Bu pozisyon sonrası faul atışını kullanan Bardhi, topu ceza sahasına kavisli gönderdi. Muhteşem bir kafa vuruşuyla Okay Yokuşlu golü attı.

 

Buna rağmen Beşiktaş bir türlü oyuna giremedi. Tepkiyi 20.dakikadan sonra veren siyah beyazlılar her geçen dakika oyunu rakip sahaya, hatta ceza sahası civarına yıktı.

Birkaç tehlike oluşturan Beşiktaş, golü 39’da harika bir atak örgüsü sonucu buldu. Svensson-Rafa-Svensson-Fernandes paslaşmaları sonucu Gedson Fernandes golü attı ve skoru eşitledi.

 

İkinci devre de benzer bir oyun oynandı. Trabzon zaman zaman savunmayı tek hatta tuttu. Oysa ikili hattı korumalıydı. Şenol Güneş, takımının bu kadar geriye gömülmesine engel olamadı. 

Doğal olarak Beşiktaş her geçen dakika baskıyı arttırdı. Yeterli olmasa da pozisyon üretti, ciddi ve etkili şutlar atmayı başardı. Ancak Trabzon’da Uğurcan Çakır başka gole izin vermedi ve takımının 1 puan almasına en büyük katkıyı veren isim oldu.

 

Maçı 10 kişi oynayan Trabzon büyük bir mücadele örneği verdi, müthiş bir savunma yaptı. Ev sahibinde, milli maçın da yıldızlarından Eren Elmalı ile Okay Yokuşlu öne çıktı. Savic ve savunma hattı iyiydi. Savic, savunma lideri konumunu aldığında Trabzon defansı daha iyi olacaktır.

Simon Banza ilginç bir oyuncu. Demokratik Kongolu çok hareketli… Savunmacıların pek hoşlanmayacağı bir stil… Yeteneklerini ve kalitesini zaman gösterecek. Ancak yere yatmayı seviyor olmalı.

 

Harika bir sezon başlangıcı yapan Beşiktaş, bir anda ligin en iyi takımı olarak gösterildi. Gerçekten de iyi bir takım. Bu maçta da 3 puanı hak eden bir oyun oynadı konuk takım. Lakin formda İmmobile oyunda hiç yoktu. Rafa Silva da çok etkili olamadı. Kaleci Mert Günok’a iş düşmeyen maçta diğer oyuncular iyiydi. Masuaku ve Svensson ile Rashica çok çalışkandı. Siyah beyazlıların en iyisi Gedson Fernandez oldu.

Maçın yıldızı, 1 puanı elleriyle tutan Trabzon kalecisi Uğurcan Çakır’dı…

 

Şenol Güneş yeni dönemine sıkı başladı. Bu maçtan 1 puan çıkarmayı başararak taraftarın tam desteğini de arkasına aldı. Hoca, ikinci devreye Bardhi-Draguş, Orsic-Cihan Çanak değişikliğiyle başladı. Draguş tercihi ilginçti. Ben, Banza’yı çıkardığını düşündüm ilk anda. Draguş yerine Ozan Tufan daha iyi olabilirdi. Nitekim maçın sonlarına doğru Güneş, Draguş’u oyundan aldı.

Cihan Çanak çalışkan ve hırslı oynadı fakat çok talihsiz bir sakatlık yaşadı. Yerde kaldığında hepimizi korkuttu. Acil şifalar diliyorum genç oyuncuya. 

 

Beşiktaş’a damgasını vuran Bronckhorst, oyunun hep içinde kaldı. Lakin oyuncu değişikliklerinde tercih ve zamanlama hatası yaptı sanki. Ya da değişikliklerden beklediği verimi alamadı. 

İmmobile değişikliği çok eleştirildi ama bence haklıydı. İtalyan bugün sahada yoktu.

 

Maçın bir diğer yıldızı da Trabzon tribünleri oldu. Harika bir destek verdi takıma taraftar. Ama söylemeden geçemeyeceğim. Kendi oyuncunu maç içinde protesto etmenin hiç ama hiçbir faydası yok, zararı var. O protesto teknik direktörüne de gider. O protesto takımdaki diğer oyuncuları da olumsuz etkiler. 

 

Ali Şansalan için maç şanssız başladı. Daha maçın başında ev sahibinden bir oyuncuyu atmak zorlu bir işti. Keşke, VAR’a gerek kalmadan sahada doğrudan kendisi atsaydı. Fakat pozisyonda darbeyi tespit edemedi. Allah’tan sarı kart gösterme saçmalığına gitmedi. Müdahalenin kırmızıdan başka cezası olamazdı ki bunu en iyi bilenlerden biriydi Visca.

Buna karşın iyi bir maç yönetti Şansalan… Büyük ve skora etki eden hata yapmadı. Derbi, topun en çok oyunda kaldığı maçlardan biri, belki de birincisi oldu bu hafta. 

 

Futbol böyle bir oyundu işte… Trabzon 10 kişi kalmasaydı Beşiktaş bu maçtan 3 puanla çıkabilirdi. Çünkü sahada 11 kişi olan bir Trabzon, böylesine kapanamaz, sadece savunma oynamazdı. O zaman açıklar da verebilirdi.

 

ANTALYASPOR AŞ-ADANA DEMİRSPOR AŞ: 2-1

Goller: Larsson (50’), Samudio (90+8’)/Salih Kavrazlı (84’)

Dördüncü haftayı ağır yenilgiyle kapatan iki takım için moral ve çıkış maçı olabilirdi. Ev sahibi Antalya daha şanslı olan taraftı elbette. Ama zor günler yaşayan Adana Demirspor çok iyi mücadele etti.

Maç 1-1 bitecek iken son dakika golü Adanalıları üzerken Alex ve Antalyalıları sevindirdi.

Maçta atılan goller gerçekten çok güzel gollerdi…

 

Haftanın maçı;

Trabzon-BJK (1-1)

Haftanın iyi maçı;

Galatasaray-Rize (5-0)

Kayseri-Eyüp (2-2)

Haftanın takımı;

Galatasaray

Haftanın iyi takımı

Beşiktaş

Trabzon

Haftanın futbolcusu;

Uğurcan Çakır (Trabzon)

Haftanın performansları;

Sara, Osimhen (GS), Maximin (FB), Gedson Fernandez (BJK), Midtsjo (Eyüp), Eren Elmalı (Trabzon)

Haftanın golü;

Mertens (GS)

Haftanın güzel golleri;

Maximin (GB), Fernandez (BJK), Saiz (Eyüp), Barış Alper Yılmaz (GS), Larsson (Antalya), Salih Kavrazlı (ADS)

Haftanın asisti;

Kaan Ayhan (GS)

Haftanın hakemi;

-

Haftanın pozisyonu;

Trabzonlu Cihan Çanak’ın yerde kalması... Cihan’a acil müdahale için sağlık ekibinin/doktorun müthiş deparı…

Çarpışma sonrası yerde kalan Rizeli Alikulov için Osimhen’in anında sağlıkçıları çağırması.

Gol sevinci yaşarken golü Abdülkerim Bardakçı’nın attığını öğrenen Osimhen’in Abdülkerim ile hoş diyalogu.

Haftanın söylemi;

Şenol Güneş (Trabzon TD); Hakemlere şans diliyorum… Allah yollarını açık etsin… Altı oyuncu değişikliği kuralını bilmeyenler maç yönetiyor.

Okan Buruk (GS TD): (Mourinho’nun Galatasaray’a pozitif ayrımcılık yapılıyor sözleriyle ilgili soru üzerine); Adana Demirspor maçında aleyhimize çalınan iki penaltıyı herkes gördü. Açık ve net golümüz iptal oldu. Zannederim yanlışlıkla pozitif demiştir hoca, negatif demek istemiştir.

Haftanın talihlisi;

Hakemler (Hataların maç sonuçlarına etki etmemesi)

Haftanın talihsizi;

Cihan Çanak (Trabzon, yerde hareketsiz kalması)

Alikulov (Rize, yerde hareketsiz kalması)

(Her iki futbolcunun da ciddi bir sorununun olması herkesi sevindirdi)

Edin Visca (Trabzon, kırmızı kart)

Draguş (Trabzon, taraftar protestosu, yedekten girdiği maçta oyundan alınması)

Emrecan Uzunhan (Antalya, omuz sakatlığı ile 11.dakikada oyundan çıkmak zorunda kalması)

 

GÖZE TAKILANLAR;

*Süper Lig ısınmaya başladı. Maçlarda tempo ve heyecan arttı.

*Ligde kayıpsız devam eden tek takım Galatasaray kaldı, sarı kırmızılılar 4’te 4 yaptı.

*Hakemler formsuz başladı. Maç skorları nedeniyle fazla tartışma olmadı. Ancak Trabzon-Beşiktaş maçında her iki tarafta hakemden şikâyetçi oldu ki hakem Ali Şansalan oldukça iyi bir maç yönetti.

GÖZE BATANLAR;

*Harika bir tribün desteği örneği veren Trabzon taraftarının hatası kendi oyuncusunu (Draguş) protesto etmek, ıslıklamak, yuhalamak oldu. Taraftar oyuncuyu tamamen küstürebilir, kadro dışı kalmasına neden olabilir. Ancak kulüp oyuncunun parasını ödemekten asla kurtulamaz. 

Abdülkadir Ömür’de benzeri bir durum yaşandı, Abdulkadir ayrıldı.

Kerem Aktürkoğlu kısmen benzeri bir sorun yaşadı, Kerem Benfica’ya gitti.

Oysa oyuncusuna sahip çıkan Fenerbahçe taraftarı ve yönetimi karlı bir iş çıkardı. Ferdi Kadıoğlu’na gözünün üstünde kaşın var denmedi. Neredeyse dünyanın en iyi sol beki ilan edildi. Sonunda yüksek/rekor bir transfer yaptı Ferdi. Buna karşın Abdulkadir ve Kerem çok ucuza gitti. 

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —