Ülkücü Hareketin tarihini yazan araştırmacı-yazar Hakkı Öznur son günlerde bölücülerin, Komünistlerin, üniversitelerde çıkarttığı olaylar, Ülkücü gençlere yaptıkları saldırılarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Öznur açıklamasında ikinci ihanet sürecinden destek alan AKP/ saray rejiminden yüz bulan DEM ve PKK çizgindeki bölücülerin ve onların müttefiki olan Komünist örgütlerin bir plan dâhilinde üniversiteleri karıştırdıklarını vatansever milliyetçi Ülkücü öğrencilere saldırdıklarını söylemiştir. Öznur açıklamasında Bölücü- Komünist ittifakının kirli emelinin ülkeyi 12 Eylül öncesine çevirmek, iç savaş çıkarmak olduğunu ifade etti.
ÜNİVERSİTELER BÖLÜCÜLERE TESLİM EDİLEMEZ!
Soğuk savaş dönemi zihniyetine sahip komünistler ve bölücüler üniversiteleri terör yuvası haline getirmek için meydanlara inmişlerdir. Apocu piçler ve kızıl it sürüleri herkesin rahatça okuduğu huzur ortamı içindeki üniversiteleri karıştırmak için eylemlere başlamışladır. Ülkemiz kaosa sürüklemek isteyen küresel emperyalizm taşeron olarak kullandığı maşaları, Apocu soysuzları ve komünist örgütleri üniversitelere ve sokaklara salmışlardır.
Komünist / Bölücü hainler Ege Üniversitesi, 9 Eylül Üniversitesi ODTÜ, DTCF, İTÜ, vb. üniversitelerde yine ortaya çıkmışlar, vatansever milliyetçi Türk gençliğine saldırmışlardır. Türklük ülküsüne bağlı Türk Milliyetçisine saldıran bu hainler cesareti İkinci ihanet sürecini başlatan AKP / Saray rejiminden almışlardır.
Birinci ihanet sürecinde Ülkücü Milliyetçi öğrenciler saldıran, bu Kızıl-Sol faşist zorbalar ikinci ihanet sürecinde yine karşımıza çıkarak üniversitelerde vatansever Milliyetçi Türk gençliğine saldırmışlardır.
İlk ihanet sürecinde (2009-2015) Ülkücü ve Milliyetçi öğrencilerin egemen olduğu üniversiteler dışında kalan kampüslerin hemen hemen hepsi adeta PKK kampına dönmüştü. Üniversite öğrencileri fakültelerin ortasında PKK ve onunla işbirliği yapan komünist sol örgütler tarafından darp ediliyor, yaralanıyor, hatta öldürülüyordu.
Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Tarih Bölümü öğrencisi Fırat Çakıroğlu, 20 Şubat 2015'te Ege Üniversitesi'nde PKK’lı hainler tarafından bıçaklanarak şehit edilmişti. PKK terör örgütüne bölücü militanlara devletin güvenlik güçleri seyirci kalıyordu, Ciddi bir önlem alınmıyordu. İkinci İhanet dönemi ( Ekim 2024 devam ediyor) getirdiği politik iklim de PKK ve sol grupların şımarıklığı, küstahlığı artarak devam ediyor.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nin Edebiyat Fakültesi bünyesinde yer alan Genç Zihinler Öğrenci Topluluğu, kendilerine "kızıl gençlik" diyen bir grup komünist tarafından 24 Eylül günü saldırıya uğradı.
Etno Faşist PKK ile Derin Sol örgütlere mensup kızıl-faşist çeteler Milliyetçi kız öğrencilerin üzerine yürüyerek "Burası faşistlere mezar olacak" gibi kirli söylemlerde bulunmuşlardır. Yaşanan bu olay, kamuoyunun aklına Ege Üniversitesinde bundan 10 yıl önce Şehit edilen Ülkücü Öğrenci Fırat Çakıroğlu’nu getirmiştir.
İHANET SÜRECİNDEN CESARET ALAN APOCU PİÇLER, KOMÜNİST KÖPEKLER DTCF’ DE ÜLKÜCÜ GENÇLERE SALDIRMIŞLARDIR
Eylül sonunda yine Ankara DTCF’ de de olaylar çıkartmaya çalışmışladır. Ekim’in ilk haftasından itibaren olayları tırmandırmışladır. DTCF’de istedikleri emellere yıllardır ulamayan apocu piçler ve komünist köpekler, DTCF’yi kızıl kurtarılmış bir fakülte yapmak için ortak hareket etme kararı almışlardır.
Devrimci Yol çizgisindeki Sol Parti, Öğrenci kollektifleri, Halkevleri, TKP çizgisindeki FKF ile diğer sol örgütler DHKP-C, MLKP, MKP, Devrimci Gençlik Derneği, Sosyalist Gençlik Birliği vb. Marksist–Leninist kızıl örgütler, 1 haftadır DTCF’yi karıştırıp ülkücü gençlere saldırmaktalar. Bu komünist militanlara Hacettepe, Siyasal ve ODTÜ’ den gelen komünist militanlarda dışardan destek vermekteler.
DTCF’deki genç bozkurtlar günlerdir kendilerinden kat kat kalabalık, kızıl sürülerle mücadele etmektedir. Genç bozkurtlar, Genç Serdengeçtiler, fakültelerine sahip çıkmakta, kızıl zorbalığa boyun eğmeyerek hak ettikleri cevabı onlara anladıkları dilden vermekteler.
DTCF’Lİ BOZKURTLAR, 3 MAYIS RUHUYLA, SERDENGEÇTİ TAVRIYLA DİMDİK AYAKTALAR
3 Mayıs 1944’te Ankara DTCF’de milliyetçi gençlik “Türkçülüğün şahikası” Atsız hocaya destek vermek için tarihi bir gösteri yapmışlardı. 10 bin öğrenci Ulus’tan Kızılay’a kadar “milliyetçi Türkiye” “Kahrolsun komünistler”, “ kahrolsun her türlü emperyalizm” diyerek yürümüşler devrin tek parti iktidarına, milli şef rejimine başkaldırmışlar milliyetçi destan yazmışlardır. O Kahraman asil Türk Gençliğinin başında tavizsiz Türk milliyetçisi Osman Yüksel Serdengeçti vardı.
3 Mayıs 1944’te Ankara sokaklarında binlerce milliyetçi genç, tek parti diktatörlüğüne meydan okumuştur.
3 Mayıs 1944, Milliyetçi Türk gençliğinin, Atsız Hoca önderliğinde, tek parti diktatörlüğüne, milli şef rejimine, meydan okuyuşunun tarihidir.
3 Mayıs, tek parti diktatörlüğüne, istibdat rejimine, milli şef rejimine, despotizme, gayri millî zihniyetlere, ideolojilere karşı milletin evlatları, milletin yiğitleri Türk milliyetçilerinin tarihe not düştüğü, destan yazdığı, milli bir gündür.
3 Mayıs 1944'te yakılan meşale, Ülkücü yolumuza ışık tutmaya devam ediyor.
3 Mayıs, milli direnişinin ve şahlanışının sembolüdür.
3 Mayıs, tek parti diktatörlüğüne karşı sivil ve demokratik başkaldırının adıdır.
Türkçülük bayrağını dalgalandırmak, her Türk’ün ilk ve milli vazifesidir.
DTCF’Lİ GENÇ SERDENGEÇTİLERE, GENÇ BOZKURTLARA SELAM OLSUN
20. yüzyılın Kürşat’ı Atsız Hoca, parti-devlet rejimine, tek parti diktatörlüğüne boyun eğmedi, dik durdu, tarih yazdı. Atsız hocanın, Serdengeçti’nin yolunda yürüyen Ülkücü gençlerde 12 Eylül 1980 öncesi Ankara DTCF ‘de yine tarih yazmışlardır, Emperyalizmin işbirlikçisi, iç savaş tahrikçileri, ajan-provokatör, Komünist örgütlerle mücadele etmişler, okullarının kızıl zorbaların üssü haline gelmesine asla izin vermemişlerdir. DTCF’li Ülkücüler şehit vermiştir, Gazi vermiştir ama Komünist zorbalığa, zulme asla boyun eğmemiştir.
45 yıl sonra DTCF’li bozkurtlar, Fakültelerinde yine olay çıkartmaya çalışan huzur ortamının bozmaya çalışan bölücü ve sol slogan atan vatan hainlerine “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE”, MİLLİYETÇİ TÜRKİYE”, “ KAHROLSUN KOMÜNİSTLER EMPERYALiSTLER” diyerek cevap vermişler ve DTCF’yİ inletmişlerdir.
Vatansever Türk gençliği oynanan oyunun ve senaryonun farkındadır. Geldikleri Ülkücü Gelenek emperyalizmin oyunlarını çok iyi bilmektedir. Genç ülkücüler vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkmaya Türkiye’nin birliğini ve beraberliğini savunmaya inançla azimle kararlılıkla devam edecektir. Aslolan Türklük ve vatanın bölünmezliğidir.
ODTÜ KIZIL ZORBALARA TESLİM OLMAYACAK
Türklük ve Atatürk düşmanı bu vatan hainleri, 9 Eylül Üniversitesinde yaptıkları saldırının benzerini ODTÜ’ de de yapmışlardır. ODTÜ'de Türkoloji Topluluğu'nun standındaki Milliyetçi Gençlere apocu piçler başta olmak üzere Öğrenci Kollektifleri, MFT SOL Parti, Emek, ESP, vb. sol örgüt ve parti taraftarı taraftarı Kızıl Komünistler saldırmışlardır.
ODTÜ duvarlarına PKK terör örgütünün sloganlarını Kürtçe ve Türkçe yazmışlardır. Yurtlar bölgesine PKK ve sol örgütler afişler asmışlardır. Bu saldırılar Milliyetçi Türk Gençliğini yıldıramaz. AKP Saray rejiminden cesaret alan bu apocu piçler hak ettikleri cevabı Vatansever Milliyetçi Türk Gençliğinden alacaklardır.
Rektörlüğün göz yummasıyla ODTÜ'yü terör sempatizanlarının yuvası haline getiren PKK’lı hainler, "ODTÜ Gazi olmayacak" zırvasıyla sürü halinde ODTÜ’ de dolaşıyorlar.
DENİZ GEZMİŞ VE ARKADAŞLARI 75 YIL ÖNCE ODTÜ ÜLKÜ OCAĞINI TAHRİP ETMİŞLERDİR
ODTÜ Ülkü Ocakları 1968 yılının Ekim ayında kuruldu. ODTÜ Ülkü Ocakları 1968-1971 yılları arasında ODTÜ’ de yoğun bir faaliyet gösterdi, Konferanslar ve paneller düzenledi. ODTÜ Ülkü Ocağının düzenlediği ilk konferans 31 Mart 1969 tarihinde ODTÜ Büyük amfide yapıldı. Konferansı MHP Genel Başkanı, Başbuğumuz Alparslan Türkeş verdi. 1000 civarında ODTÜ öğrencisi konferansa katıldı. FKF/ DEV-GENÇ militanları konferansı engellemeye çalıştılar ancak başarılı olamadılar.
Dava büyüklerimizden Dündar Taşer, Galip Erdem, Muzaffer Özdağ, Sadi Somuncuoğlu gibi hakka yürüyen birçok ağabeyimiz ODTÜ Ülkü Ocağının davetlisi olarak ODTÜ’ye gelmişler, konferans vermişlerdir.
1970 yılında ODTÜ’ de ülkücü faaliyetleri engellemek için Deniz Gezmiş, Yusuf Küpeli, Mahir Çayan gibi dönemin devrimci gençlik liderler, militan kadrolarla ODTÜ’ye yerleştiler. Deniz Gezmiş, ODTÜ yurtlarında kaldı. Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan gibi ( THKO’yu kuranlar) ile başını aynı yıl Dev-Genç Genel Başkanlığını yapan Ertuğrul Kürkçü olmak üzere 100 kişilik Komünist militan, ODTÜ içindeki Ülkü Ocağına saldırmış derneğimizi tahrip etmişlerdir.
Deniz Gezmiş ve arkadaşları ODTÜ de öğretim üyesi olan ülkücü akademisyen İskender Öksüz hocamıza da saldırmışlardır. Hızını alamayan Marksist- Leninist - Maocu militanlar tek yakaladıkları Ülkücü Öğrencilere saldırmışlardır.
Ülkücü Hareketin Tarihinde ODTÜ’nün özel bir yeri vardır. 1975 1980 arasında ODTÜ’de çok ciddi bir mücadele verilmiştir. Birçok ülkücü hareketi mensubu DEV- GENÇ –Devrimci Yol militanları tarafından vurulmuştur. Ankara’da kaçırılan ülkücü öğrenciler ODTÜ yurtlarına götürülmüş, işkenceler yapılmıştır.
1976 yılında DEV-GENÇ militanları tarafından kaçırılan bir ülküdaşımız, durumu öğrenen Ülkücü Gençlik Lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun ODTÜ’ ye giderek düzenlediği bir operasyonla kurtarılmıştır.
1975 -1980 yılında Ülkücü öğrencilerin okuma özgürlüğü engellenmiştir. Mahir Çayan’ın tezlerini Devrimci Yol’a bağlı ODTÜ ÖTK hâkim oldukları, işgal ettikleri ODTÜ’de Ülkücü öğrencilerin okumasını silahlı saldırı ve şiddetle engellemişlerdir. ODTÜ’deki sol işgalde, Üniversite yönetimi Sol zorbalara, sol terör örgütlerine sahip çıkmıştır.
9 Ciltlik” Ülkücü Hareket” kitabımın 4. ve 6. cildinde ODTÜ Ülkü Ocakları ilk defa geniş bir şekilde anlatılmaktadır. Her Ülkücü, Ülkücü Hareketin tarihini mutlaka okumalıdır.