Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda gerçekleştirdiği konuşmada, Orta Doğu'da yaşanan çatışmaların ve İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarının uluslararası toplumda ciddi endişelere yol açtığını ifade etti.
Gelecek-Saadet Partileri TBMM Grup Başkanı ve Muğla Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda gerçekleştirdiği konuşmada, Orta Doğu'da yaşanan çatışmaların ve İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarının uluslararası toplumda ciddi endişelere yol açtığını ifade etti. Özdağ, Hamas'ın vatanını ve topraklarını koruma amacıyla gerçekleştirdiği eylemlere, İsrail'in orantısız bir şekilde karşılık vererek katliamlar ve soykırımlar gerçekleştirdiğini belirtti. Bu çatışmalarda binlerce insanın hayatını kaybettiğini, özellikle kadınlar ve çocuklar dahil olmak üzere masumların hedef alındığını ve yıkıcı bir insani krizin yaşandığını dile getirdi.
Özdağ, İslam dünyasının liderlerinin bu olaylara sessiz kalmasını eleştirdi ve bu durumun insanlık adına büyük bir utanç kaynağı olduğunu ifade etti. Özellikle Müslüman ülkelerin liderlerinin, İsrail'in saldırılarına karşı güçlü bir ses çıkarması gerektiğini belirtti. Ayrıca, İslam dünyasının sivil toplum örgütlerinin, vakıflarının ve platformlarının da harekete geçerek bu zulme karşı mücadele etmesi gerektiğini vurguladı.
Konuşmasında, İsrail'in saldırılarının sadece Hamas'ı hedef almadığını, aynı zamanda hastaneleri, kiliseleri, camileri ve sivil yerleşimleri de hedef aldığını dile getirdi. İsrail'in bu saldırılarının, uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu ve savaş suçu olarak kabul edilmesi gerektiğini ifade etti.
Özdağ ayrıca, Türkiye'nin İsrail ile olan ticari ilişkilerine de dikkat çekti ve Türkiye'den İsrail'e gönderilen yardımların içeriği ve taşınma süreci hakkında şeffaflık sağlanması gerektiğini belirtti. Ticaret Bakanı'na verdiği soru önergesine hala cevap alamadığını ve bu konuda netlik sağlanması gerektiğini ifade etti.
Meclis'e bir araştırma önergesi sunarak gerçeklerin ortaya çıkmasını talep eden Özdağ, bu önergeyi kabul etmenin Türkiye'nin ve Meclis'in itibarını koruyacağını ve hükümetin doğru bilgiye ulaşmasına yardımcı olacağını belirtti. Sonuç olarak, Meclis'in bu önergeyi kabul etmesi durumunda Türkiye'de bir ilk olacağını ve milletin haklı bir şekilde tatmin olacağını ifade etti.