Ustaya Hürmet Esere Merhamet

Kabak Kemane Yapım Ustası Metin Çakmak ile Söyleşi

Kültür-Sanat 11.02.2025 22:50:00 0
Ustaya Hürmet Esere Merhamet

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Manisa Şubesi olarak sadece edebiyat değil aynı zamanda kültür ve sanat ile ustalarını da topluma tanıtmak, onları insanlarımız ile buluşturmak da asli vazifelerimizdendir diye düşünüyoruz. 

Kimi yazarak kelimelerle, cümlelerle anlatır dünyayı. Kimi notalara döker duygularını. Kimi renklerle boyar hayallerini. Kimi de sahnede, tozunu yutarak anlatır hayatı. Kimi de taşı yontarak, kil – toprak – suyu harmanlayarak çıkarır görünmeyenin altındaki sevdayı.

Bu proje kapsamında ustalarımızla söyleşiler gerçekleştireceğiz ve sanatseverlerle buluşturacağız. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği olarak, kültür ve sanatın zenginleşmesi, yeni kuşaklara aktarılması ve yarınlara taşınması adına sorumluluk hissediyor, onları topluma tanıtmayı bir vefa ve takdir borcu olarak görüyoruz. Bu söyleşilerden ilkini Manisa ilimiz Turgutlu ilçemizde ikamet eden Kabak Kemane Ustası Metin Çakmak ile gerçekleştirmek üzere yola çıktık. Ustamızın atölyesinde gerçekleşti bu söyleşimiz. Bizlere Manisa Kültür ve Turizm İl Müdürümüz İbrahim Sudak, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Turgutlu temsilcimiz Eğitimci Yazar Cüneyt Aybey ile arkadaşı Güngör hoca, Edebiyat Öğretmeni ve Derneğimiz üyesi Hüseyin Acet, önceki dönem Selvilitepe muhtarımız Sait Kaya ve dernek üyelerimiz eşlik ettiler. Metin Çakmak usta, damadı,  Kabak Kemane Sanatçısı Talha Acar ve Bağlama Sanatçısı Umut Köylü program sonrası bizlere güzel bir müzik dinletisi sundular. Her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.  Aşağıda yaptığımız bu söyleşiyi sizlerle paylaşmak istiyoruz. 

 

Öncelikle bizi kabulünüz ve misafirperverliğiniz için teşekkür ederiz. Kısaca bize kendinizi tanıtır mısınız? Metin Çakmak kimdir? Bu sanata nasıl başladınız?

 

Sözlerime başlarken bana bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. 1966 yılında Ankara'da doğdum. Aslen Erzurumluyum. 1983 yılında Meslek Lisesi’nda mezun oldum. Elektrikçilik ve bakım teknisyeni olarak çalıştım ve emekli oldum. 2012 yılında emekli olduktan sonra boş oturup boşa vakit geçirmemek,  yeni bir şeyler yapmak, hayatımda yeni bir sayfa açmak istedim. Ahşap işçiliğine ve ahşaba karşı ilgiliydim. Ahşabın kokusunu her zaman sevmişimdir. Müzikle de alakam vardı. Amatör olarak bağlama çalıyordum. Radyo televizyon programlarında ve televizyonlarda kabak kemanenin sesini duyunca bu müzik aletine karşı içimde bir ilgi uyandı. O merak üzerine araştırmalar ve incelemeler yaparak bu aleti yapabileceğime inandım. Teknik altyapı sahibiydim. El sanatları ile ilgili yeteneğimi olduğunu düşünüyordum.  Böylelikle yola çıktım. Serüvenimiz bu şekilde başlamış oldu. 

Kısaca Kabak Kemane nedir? Bu müzik aleti hakkında neler söylemek istersiniz? Tarihçesi hakkında  bilginiz var mı? 

 

İnsanoğlunun eski zamanlardan bu yana, dünyanın bütün coğrafyalarında çevresindeki doğal malzemeleri kullanarak değişik çalgı yaptığı bilinmektedir. Kabak kemane, Türk halk müziğindeki telli, yaylı ve deri kapaklı sazların tek örneğidir. Kökeni Orta Asya'ya dayanmaktadır. 

 

Kabak kemane, Türkiye’de özellikle Batı Anadolu’da Ege Bölgesi’nde) yaygın olarak kullanılan bir sazdır. Kabak, kabak kemane, rebap (Güneydoğu Anadolu’da rubaba, Hatay yöresinde hegit) ve ıklığ gibi adlar ile bilinmektedir. Orta Asya Türkmenlerinin Gijek adını verdiği ve Azerbaycan halk müziğinde Kemança adıyla kullanılan çalgı da aynı köktendir. Gövdesi kabak veya Hindistan cevizi, göğsü deri, iki veya üç telli olan bir halk çalgısıdır. Yörelere göre farklılık gösterir. Tel sayısı değişkendir. Kabak kemane geçmişten günümüze kadar otantik görünüşünü korumuş bir halk çalgısıdır. Kabak kemane perdesiz bir çalgı olduğu için her türlü ses elde edilebilir. 

 

Kabak kemanenin tarihi hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte, 13. yüzyılda yaşamış olan ünlü Türk mutasavvıfı Mevlana Celaleddin Rumi’nin Mesnevi’sinde kabak kemaneden bahsedildiği bilinmektedir. Kabak kemane, Osmanlı saray müziğinde de yer almış ve 18. yüzyılda yaşamış olan ünlü Türk besteci Hacı Arif Bey’in kabak kemane için bestelediği eserler bulunmaktadır.

 

Kemanenin/Iklığın son yıllarda yeniden itibar görmeye başladığı söylenebilir. Halen hakkettiği derecede bir tanınırlığa ve icra yaygınlığına ulaşamasa da kemane daha çok insan tarafından bilinmeye ve genç kuşaklar tarafından icra edilmeye başlanmıştır. Kemane, ona gönül vermiş sanatçılar, çalgı yapımcılar, Türk Halk Müziği eğitimi veren konservatuvarlarda eğitim veren öğretim üyeleri ve öğrencileri tarafından icra edilmeye, geliştirilmeye, öğretilmeye çalışılmaktadır. Bu çaba, geleneğin bir sonraki kuşaklara aktarımı için çok önemli ve kıymetlidir. 

 

Yörük Türkmen müziğinin önemli çalgılarından olan kabak kemane, halen Antalya, Isparta, Burdur ve Muğla illerini kapsayan Teke bölgesinde ve İzmir çevresinde kullanılmaya devam etmektedir. Kabak kemane, Türk halkının zengin ve çeşitli müzik kültürünün bir simgesidir. Kabak kemane, Türk halkının, sanat, estetik ve güzellik anlayışının bir yansımasıdır. Kabak kemanenin kendine has yanık bir sesi ve çalgı tekniği vardır. Kabak kemaneden çıkan ses insan ruhunu okşayan bir sestir. Onu çalarken büyük bir haz alırsınız. Yüreğinizdeki duyguları kabak kemanenin tellerine aktarabilirsiniz ve müthiş tonlaması ile sizi ferahlatır. Kabak kemane gurbeti, ayrılığı, neşeyi yani bizim insanlarımızın yaşam tarzını anlatır. Onun hakkında çok şey söylenebilir. Ama kısaca insanın duygusunu dile getiren sazlardan biridir diyebiliriz. 

Kabak Kemane yapımına nasıl başladınız? İlk aleti yapmak için yaşadığınız süreci aktarabilir misiniz?

 

Araştırmalarım sonucu bir gürgen ağacı parçası buldum. Damadım bana su kabağı dediğimiz bir kabak buldu. Ailemin de bu konuda bana büyük desteği oldu. Kendime bir uğraş olsun diye onların beni yüreklendirdiğini gördüm. Kabağın ön yüzüne oğlak derisi ya da büyükbaş hayvanlarının kalbi yani yüreğinin zararının burada kullanılabileceğini öğrendim. İnternetten videolar izleyerek kabak kemane yapım çalışmalarına başladım. 

 

Bunun Türkiye'de çok fazla ustasının olmadığını öğrendim. Türkiye'de 10-15 kişinin bu işi yaptığını ve bu sahada bir boşluk olduğunu gördüm. Yakın çevremde bu işin bir ustası olmadığı için genellikle internetten bulduğum videoları izleyerek çalışmalarıma devam ettim. Çevremdeki marangozlardan destek aldım. Ahşap nasıl işlenir, nasıl yapıştırılır onları öğrendim. Ege Üniversitesi'nde Özgür Çelik Hoca vardı ona ulaştım. Bana her konuda destek oldu. Onun babası Halit Çelik Usta  Uşak'da önemli bir kabak kemane ustası idi. Ege Üniversitesi konservatuvarı çalgı yapım bölümünde bulunan hocalarımız da bana destek oldu. Turgutlu'da Ulvi Hoca vardı onun desteğini gördüm. 

 

Yürek zarı bulmak çok zordu. Mezbahaya giderek hayvanın yürek zarını elde ettim. Çok zor şartlarda elde ettiğim hayvanın yürek zarını ıslattım. Yürek zarının biraz kuruması için ve kendine gelmesi için masanın üzerine bıraktım. Bir çay içmek için odadan ayrıldım. O sırada benim köpeğim fırsattan yararlanarak yürek zarını yalayıp yutmuştu. Sonra yenilerini aldım. Zamanla oğlak derisinin de bu amaçla kullanılacağını öğrendim. Şimdi genellikle kabağın üstünü oğlak derisi ile kaplıyoruz. Kabak kemane yapımı yolculuğu böylelikle başlamış oldu. 

 

İlk aletlerinizi nasıl yaptınız? Kime gösterdiniz?

 

İlk olarak 5-6 tane kabak kemaneyi yaptım. Turgutlu'da o zaman kabak kemane çalan Sercan Bey var dediler. Onu çağırdım. O ilk çalma denemeleri yaptı. Sercan Bey yapılan aletleri denedi ve çok takdir etti. Abi bunlar olmuş dedi. Daha sonra başka ustalar yapılan sazları denediler ve beğendiler. 

 

Kabak kemane yapımında hangi malzemeler ve ağaçlar kullanılır? En çok hangi ağaçlar tercih edilir? 

 

Kabak kemanenin gövdesi yani ses kutusu su kabağından yapılır. Dut ağacı kullananlar da vardır. Su kabağının ağzı kesilerek hazırlanır. Kabak ağzına bir kasnak geçirilir. Kasnağı yaptıktan sonra derisini giriyoruz. Derisini de yürek zarı ya da oğlak derisi kullanılır. Ahşap ve sap kısmı akçaağaç, ceviz, maun, ön tarafta abanoz ağacı kullanılır. Bir de akort yapmaya yarayan burguları taktığımız bir bölümü var. Alt kısmında da ince akort yapmaya yarayan bir bölümü var. 

 

Ortalama bir kabak kemane ne kadar sürede yapılabilir?

 

İmalat aşama aşama gerçekleşir. Önce malzemeler hazırlanır. Sonra onlar birleştirilir. Yapıştırma kurma ve diğer işlemler yaklaşık bir hafta sürer. Burada el işçiliği çok önemli. makinalardan da destek alıyoruz ancak en çok el işçiliği bölümü bizi uğraştırıyor. 

 

Bir kabak kemanede ses kalitesini etkileyen faktörler nelerdir?

 

Ses kalitesini etkileyen 3-4 önemli unsur var. Doğru kabak seçimi, doğru deri seçimi ve doğru gerilmesi. Bu arada eşik çok önemli. Sap ağacının bile sese büyük etkisi var. 

 

Bu süreçlerde ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Vazgeçtiğiniz oldu mu?

 

Zaman zaman zorlandığım oldu. Deneyecek sanatçı bulmakta zorlandım. Ama ümidimi kesmedim. Zorlukları azimle astım. Kabak kemane zor zanaattır. Sabır, tecrübe ve hoşgörü ister. Yapmış olmak için yapamazsınız

 

Bir çırağınız var mı? Bunu yapmak isteyen gençlere önerileriniz nelerdir? 

 

Bir çırağım yok, bir çırak aramıyorum.  Çünkü çırağı ben değil çırak beni araması gerekiyor ki içinde bir aşk olsun.  Yapmak isteyenler öncelikle kendileri bu işi sevecekler ve içlerinde bu konuda bir aşk olacak, heves olacak. Ben bunu yapacağım azmi ile gelmesi gerekir. Azimli ve sabırlı olmaları gerekiyor. Çok maddi bir beklentileri ilk etapta olmaması gerekir. Ama sonra zamanla maddi döngüsü oluyor. Çünkü son on yıllarda popüler hale geldi. Türk müziğinin önemli çalgılarından biri olan kabak kemaneye herkes sahip çıkmak zorunda diye düşünüyorum. 

 

Yaptığınız aletleri nasıl pazarlıyorsunuz? 

 

Hocaların yönlendirmesiyle gelip alanlar oluyor. Ama genellikle internet vasıtasıyla pazarlamasını gerçekleştiriyoruz. Pek çok ünlü sanatçı ziyarete geliyor. İzmir radyosunda görevli Cafer Nazlıbaş bey bu konuda en usta hocalardan birisi. O da gelip yaptığım aletleri gördü ve takdir etti. Ege Üniversitesi mezunu Talha kardeşim var. Onunla sık sık görüşüp istişarelerde bulunuyoruz. Kendisi yaptığım kabak kemaneleri zevkle çalıyor. Bana her zaman yardımcı oluyor. Talha kardeşimiz gelecek adına büyük bir yetenek. 

 

Bundan sonra bu sanat ve çalışmalar konusunda bir hedefiniz var mı?

 

Yapımla ilgili hususların çoğunu geçtim. Artık iyice oturdu. Ancak mutlaka eksiklerimiz vardır ve her gün kendimizi geliştirmek için çalışmaya devam ediyoruz. Bundan sonra bu aletin daha çok tanıtılması konusunda çalışmamız gerekiyor. Gençler çok çok tercih etmeye başladı üniversitelerde ilgi arttı. Sağlığımız elverdiği sürece yapmaya devam edeceğiz. 

 

Bugüne kadar yaklaşık kaç kabak kemane yaptığınızı hatırlıyor musunuz?

 

Tam net sayısını bilmiyorum. Ama 500- 600 civarında yaptığımı düşünüyorum.  

 

Bugüne kadar yaptığınız en güzel kabak kemane hangisiydi? 

 

Öyle bir şey söylemem mümkün değil. Bunun kararını ancak hocalar verir. Mesela bir kabak kemaneye Cafer Nazlıbaş, hoca bunu satma bu çok değerli diye belirtti. Bunu satmıyorum. Dut ağacından yapılan bir kemane idi. Onun ayrı bir yeri var bende. 

 

Bir yere gittiniz bir müzik grubunu dinliyorsunuz orada çalan kaba kemanenin kendinize ait olduğunu anlamanız mümkün mü? 

 

Evet genellikle karşıdan anlarız. Yapımcıların imzasını taşıyan bölümleri vardır. Oradan anlamamız mümkün. İnce ayrıntılar ustanın sazını tanımasına yardım eder. Bu konuda çalışma yapan her ustamıza ayrı ayrı saygı duyuyorum. Teknolojinin de gelişimi ile aslını bozmamak kaydı ile bu sazda bazı değişiklikler de yapılabileceğine inanıyorum. 

 

Son olarak bu konuda sanatseverlere ve topluma bir mesajınız var mı?

 

Kabak kemane Türklerin Orta Asya’dan beri kullandığı bir çalgı. Bir süre Anadolu'da bu Çalgı unutuluyor. 1970 li yıllara kadar. Salih Urhan Burdurlu, o hocamız TRT de çalışmaya başlayınca bunu tekrar yaşatmaya başlıyor. Özgür Çelik, İhsan Menteş bunun popülaritesini artırıp yok olmaktan kurtarıyorlar. Yeniden çok kıymetli bir saz haline geliyor. Bu yolda katkıları olan üstatlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. 

 

Kabak kemanede kabak deri ve ahşap üçü önemli. Birkaç ürünün bir araya gelip ses verdiği nadir çalgılardan biri. Üç ayrı madde bir araya gelerek güzel bir ses ortaya çıkartıyorlar. Ben de farklı kültürler sahip insanların bir araya gelerek güzel şeyler ortaya çıkartabileceklerine inanıyorum. Bana bu fırsatı verdiğiniz için tekrar teşekkür ediyorum. 

 

Not: Gerçekleştirdiğimiz söyleşi sonrası soğuk kış gününde sıcacık sobanın etrafında tavşan kanı çay eşliğinde güzel müzikler ve türküler dinleyip birlikte söyledik. Kabak kemane ustası Talha  Bey ve arkadaşı Alper bizlerin kulaklarımızın pasını sildiler. Güzel bir akşamdı. Akşama katkı sunan değerli iki sanatçı kardeşimize de mikrofon uzattık. 

 

Kabak Kemane Sanatçısı Ahmet Talha Acar Kimdir?

 

İsmim Ahmet Talha Acar . 2000 yılında İzmir’de doğdum. Küçük yaşlarımdan beri müzikle uğraşıyorum. Liseyi bitirdikten sonra Ege Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarını kazandım. Okulda meslek sazı olarak Kabak Kemane’yi seçtim ve profesyonel müzik hayatına adım attım. 4 yıllık lisans eğitimi tamamladım ve halen müzik hayatıma devam etmekteyim . Metin Ustamızı tanımaktan mutluyum. Birlikte güzel sanatsal etkinliklere imza atabileceğimize inanıyorum. Bu akşam bize de yer verdiğiniz için teşekkür ederim.

 

Bağlama Sanatçısı Umut Köylü Kimdir?

 

Merhaba, ben Umut Köylü 1999 yılında İzmir’de doğdum. Küçük yaşlarda müzik hevesim başlamıştı, bu sebeple lisans hayatımı konservatuvar ile devam ettirdim.   Bir yıl hazırlık olmak üzere, toplam 5 sene konservatuvar eğitimini tamamladım. Çalgı eğitim bölümü mezunuyum, ana enstrümanım bağlama. Hobi amaçlı ritim aletleri ile de uğraşıyorum. Halk eğitim bünyesinde birçok kişiye bağlama eğitimi verdim. Özel kurumlarda bağlama, bateri, piyano dersi vermekteyim. Bu akşam böyle sanat ile iç içe insanlarla olmaktan mutlu oldum. 

 

Manisa ve ilçelerimizde ustalarımızı tanıtmak için “Ustaya Hürmet Esere Merhamet” projemize devam edeceğiz. Başka bir söyleşide buluşmak üzere hoşça ve huzurla kalın!

 

Dr. Muzaffer YURTTAŞ
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği 

Manisa Şube Başkanı

Anahtar Kelimeler: Ustaya Hürmet Esere Merhamet
Çarşamba 19.5 ° / 9.7 °
Perşembe 19.9 ° / 10.3 °
Cuma 20.2 ° / 10.9 °