Türkiye bu utanç verici manzarayı hak etmiyor…
İmamoğlu ve bazı isimlerin gözaltına alınması iktidar çevrelerinin izah ettiği gibi hukuki bir gereklilik olarak algılanmadı. Bir belediye başkanını örgüt lideri olarak lanse etmek olsa olsa rekabetten kaçmak, mertçe mücadele etmemek olarak okunur.
Dosya içeriğini bilmiyoruz, ama hedefe alınan kişiler için geçmişte nasıl uyduruk deliller toplandığını, terör suçlularından gizli tanık ayarlandığını biliyoruz.
Onca badireye onca yakınmaya onca adaletsizliğe rağmen iktidar yaşananlardan hiç bir ders çıkarmamış. 28 Şubat’ı hatırlayın kitleler adalet istiyoruz diye feryat ediyordu. O gün feryat edenler iktidar oldular bugün şikayet ettiklerini aratır hale geldiler. Bu muydu adalet arayışınız?
İktidarın son uygulamaları demokrasinin, adaletin ne kadar değerli ve gerekli olduğunu gösterdi.Bağımsız yargının olmadığı yerde adalet, tek adam iradesinin hukukun üzerinde olduğu bir yerde demokrasi olmaz.
İmamoğlu “ kent uzlaşısı” kapsamında terör örgütü liderliği ile suçlanıyor. Gerekçe yerel seçimlerde CHP ile DEM partinin yaptığı işbirliği… O dönem bunu eleştirmiştim, yine eleştiriyorum ama bugün Cumhur ittifakının ortakları Apo’yu Önder haline getirdi. Apo’ya sayın diyenin, kurucu önder diyenin, bey veya beyefendi diyenin haddi hesabı yok. Şehitler dirilse Apo ülkeyi ele geçirmiş sanır. Daha önceki yerel seçimlerde Apo’nun mektubu devletin ajansında okunmadı mı? Asker katili kardeşi Osman televizyona çıkarılmadı mı? Şimdi Apo ile bu tür ve bu üslupta bir ilişkiye girenlerin ona buna terörist demeye hakkı var mı? Hem örgüt liderini yağlayıp yağlayıp göklere çıkar,hem de önüne geleni teröristlikle suçla.
Adalet herkese eşit davranmayı gerektirir.Haksızlık kişiye göre mahiyet değiştirmez. Herkes bu ülkenin yargısından, adaletinden emin olmalıdır. Bir kişi yeniden seçilsin diye bir millet ateşe atılmaz. Suçlu olan yolsuzluğa karışan varsa gereği yapılmalıdır ama bu parti ayırımı yapılmadığı zaman bir anlam ifade eder. AKP çeyrek asırlık uygulamaları ile topluma yolsuzluğun nasıl yapılacağı konusunda adeta doktora yaptırdı. Millet yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırma gibi konularda ne öğrendiyse AKP’den öğrendi. Bir kişi için ülke felakete atılmaz. Bu sarmaldan çıkmanın yolu kuvvetler ayrılıpı, bağımsız yargı ve parlamenter sistemdir. Bu çıkmaz sokakta direnmek ülkeyi felakete sürüklenmektir.
Böyle devam tutum ederse bugünleri bile ararız. Bu terörle mücadele değil bu ülkeyi yönetenlerin tükenişidir.
