Sinan Güler


PKK Kendini Gerçekten Feshetti mi?

12 Mayıs 2025. Türkiye'nin en uzun ve en ağır güvenlik sorunlarından biri olarak kabul edilen PKK, 40 yılı aşkın silahlı faaliyetlerinin ardından “kendini feshettiğini” açıkladı.


12 Mayıs 2025. Türkiye'nin en uzun ve en ağır güvenlik sorunlarından biri olarak kabul edilen PKK, 40 yılı aşkın silahlı faaliyetlerinin ardından “kendini feshettiğini” açıkladı. Açıklama, örgütün 12. kongresinde oybirliğiyle alınan bir karara ve lider kadronun kamuoyuna sunduğu bildirgeye dayandı.
Peki bu bir son mu? Yoksa sadece biçim değiştirmiş bir geçiş dönemi mi?

Fesih Nedir, Ne Değildir?

Bir terör örgütünün "kendini feshettiğini" duyurması, yalnızca retorik bir beyan değil; hem sahadaki yapısal çözülmeyi hem de ideolojik terk etmeyi içermelidir. Ancak tarihten biliyoruz ki bu tür beyanlar, çoğu zaman taktiksel geri çekilmeler ya da yeniden yapılanma süreçlerinin bir parçası olabilir.

Dünya Ne Yaşadı? Karşılaştırmalı Emsaller

1. ETA (İspanya – Bask Bölgesi):
ETA, 2011 yılında silahlı mücadeleyi bıraktığını, 2018'de ise tamamen feshedildiğini ilan etti. Bu süreç İspanyol hükümeti ile dolaylı müzakerelerin, af yasalarının ve sivil toplum desteğinin ürünüydü. [1]

2. IRA (Kuzey İrlanda):
IRA, 1998’de imzalanan Hayırlı Cuma Anlaşması sonrası silahlı mücadeleyi bıraksa da, hareketin politik uzantıları hâlâ varlık göstermektedir. Fesih, ideolojik bir dönüşümle birlikte gerçekleşmiştir. [2]

3. Tamil Kaplanları (Sri Lanka):
2009 yılında Sri Lanka ordusu tarafından tamamen tasfiye edilen Tamil Kaplanları için bir fesih kararı söz konusu olmadı; bu, doğrudan askeri yok oluştu. [3]

PKK’nın beyanı ise, bu örneklerden farklı olarak hem bir stratejik geri çekilme hem de kamuoyu önünde bir “normalleşme” imajı taşıma girişimi olabilir.

Türkiye Ne Yapmalı?

Türkiye’nin bu kritik dönemeçte hem güvenlik hem toplumsal uzlaşı açısından izlemesi gereken üç ana yol var:

1. Sahada Gerçek Fesih İzlenmeli:
Sınır ötesi yapılanmalar, şehir hücreleri ve örgütün dijital propagandası gibi unsurlar hâlen varlığını sürdürüyorsa, “fesih” açıklaması sadece kâğıt üzerinde kalabilir.

2. Toplumsal Onarım Başlatılmalı:
Terör nedeniyle mağdur olmuş ailelerin onarımı, yıkılmış hayatların yeniden inşası ve özellikle çatışmalı bölgelerdeki genç kuşakların rehabilitasyonu sağlanmalıdır.

3. Demokratik Reformlar Gündeme Gelmeli:
Eşit yurttaşlık temelinde kültürel hakların ve siyasal temsilin güçlendirilmesi, bu sürecin kalıcı barışa evrilmesi açısından kritik olacaktır.

Fesih Gerçek mi, Yeniden Yapılanma mı?

PKK'nın daha önce de benzer biçimsel açıklamalar yaptığı bilinmektedir. Bu nedenle, mevcut beyanın tarihsel tekrara mı yoksa radikal bir kırılmaya mı işaret ettiği, yalnızca zamanla ve saha analizleriyle netleşebilir.
Türkiye’nin bu süreçte “karşılıklı güven inşası” ilkesini terk etmeden ama güvenlik tedbirlerinden de feragat etmeden ilerlemesi gerekmektedir.

Sonuç: Kalem Bizim Elimizde

PKK’nın fesih kararı, eğer gerçekse, Türkiye’nin yakın tarihinde barışa en çok yaklaşabildiği andır. Ama bu barış, ilanla değil, eylemle yazılır. Toplumların kaderini değiştiren şey, söylemler değil, cesaretle alınan adımlardır.
Tarih, bazen bir milim geride kalanın bile unutulmaz bedeller ödeyeceği şekilde akar. Bugün Türkiye’nin önünde, yeni bir tarih yazma fırsatı duruyor. Bu defa, daha bilinçli, daha adil ve daha kararlı olunmalı.

Dipnotlar:
[1] BBC Türkçe, “ETA’nın Feshi ve Bask Süreci”, 2018.
[2] The Guardian, “IRA ve Siyasal Dönüşüm”, 2015.
[3] Al Jazeera, “The End of Tamil Tigers”, 2010.