Bazı zaferler vardır ki, sadece kazanılmak için değil, milletin ruhunu var etmek için yazılır. Çanakkale, işte böyle bir destandır. O gün, güneş bir başka doğdu bu topraklara, dalgalanan al bayrağın gölgesi, aziz şehitlerimizin üzerine bir örtü gibi düştü.
Bu topraklarda, bir annenin duası cephede yankılandı, bir babanın sessiz gözyaşı siperlere aktı. Genç fidanlar, daha hayallerini gerçekleştiremeden, vatan uğruna toprağa düştü. Ve o Mehmetçik… Aç, susuz, yorgun ama dimdik… “Ölmek var, dönmek yok!” diyerek şahadete yürüdü. Çünkü onların gözünde vatan, sadece bir toprak parçası değil, uğruna ölünecek bir onurdu.
Çanakkale’de vatan için can verenler, sadece düşmana karşı değil, imkânsıza karşı da savaş verdi. Kurşunlar yetmediğinde süngüler konuştu, süngüler yetmediğinde yürekler çarpıştı. Bir an bile tereddüt etmeden ölüme yürüyen o yiğitler, geride bir milletin bağımsızlığını, onurunu ve adını bıraktı.
Bugün hürsek, bugün başımız dikse, bil ki bir hilal uğruna batan güneşlerin mirasıdır bu. Bizlere bu mukaddes vatanı emanet eden MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ü, silah arkadaşlarını, Yemen’den Çanakkale’ye, Galiçya’dan Sakarya’ya kadar canını hiçe sayan bütün kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu millet, toprağına düşen şehit kanının değerini unutmayacak. Ve biz, onların emaneti olan bu cennet vatanı, sonsuza dek yaşatacağız.
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ!
ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE ANIYORUZ.!
Sevilay Ay
Solingen