Tarih: 04.10.2017 15:18

Abbas Güçlü, Nezihe Muhiddin?in ?Diren?işini biliyor mu?

Facebook Twitter Linked-in

Milliyet yazarı Abbas Güçlü, bugün ?Atatürk?ü anlamak için bu filmi izlemelisiniz? başlıklı bir yazı kaleme alarak, nefes almadan izlediği bir filmi anlattı. Filmin adı, Süfrajet (Diren). 2016 yapımı. Güçlü filmi şöyle tanıtıyor:

?Demokrasinin beşiği denilen İngiltere?de, kadınların seçme ve seçilme hakkı için verdikleri mücadeleyi konu alıyor. Başrollerde Carey Mulligan, Helena Bonham Carter, Meryl Streep, Ben Whishaw, Brendan Gleeson var.

Çocukluğundan itibaren bir çamaşırhanede çalışan Maud Watts (Carey Mulligan), tesadüfler sonucunda, kadınların oy verme hakkı için mücadele eden süfrajetlere katılır ve yaşamı altüst olur.

Bu durum, eşi, komşuları, iş arkadaşları tarafından hiç hoş karşılanmasa da Emmeline Pankhurst (Meryl Streep) gibi öncü figürlerin yönlendirmesiyle, Maud ve diğer kadınlar, seslerini duyurmak için medyatik eylemler yapmaya karar verir ve bunu hayata geçirirler.

Parlamento kendilerini dinler ama alay konusu hâline getirir, medyanın ilgisi yok denecek kadar azdır, polisin uyguladığı baskı ve şiddet inanılmaz boyutlardadır. Sonuçta mücadele başarıya ulaşır ama yıkılan yuvalar, kaybolan hayatlar, yapılan işkenceler diz boyudur.

Film, bu mücadeleyi veren bir avuç kadına ithaf edilmiş...

Batılı ülkelerin en iyi tarafı, yaptıkları en büyük hataları bile filme alıp, tarihleriyle yüzleşiyor ve en azından unutulup giden değerleri ve verilen mücadeleleri diri tutuyorlar.?

Evet, Batılı ülkeler yaptıkları hatâları filme alırken, bizde konuşulmuyor bile. Konuşulmadığı için de bir köşe yazarı, nefes almadan seyrettiği filmdeki hikâyenin, aslında bizim hikâyemiz olduğunu bilmiyor.

Abbas Güçlü?nün daha Cumhuriyet i?lân edilmeden evvel 16 Haziran 1923?de gösterime giren Kadınlar Halk Fırkası filmini seyretmesi lâzım. Başrollerinde, Nezihe Muhiddin, Şükûfe Nihal gibi münevver kadınlar var.

CHP?lilerin ve basının, bu kadınlarla nasıl dalga geçtiğini, ne duruma düşürdüğünü öğrenince nefesi kesilecektir.   

Hele hele Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan şu cümlelere inanmakta hayli zorlanacaktır: 

'Hanımların mebusluğu hiç fenâ olmaz, Meclis'de sık sık moda etrafında münâkaşalar cereyan eder. Hanımların balolarda smokin mi yoksa dekolte tuvalet mi giymelerinin daha uygun olacağına dâir, mesela İstanbul mebusesi ile İzmir mebusesi arasındaki harâretli mücâdeleyi bütün erkek mebusların merak ve tebessümle dinleyeceğine şüphe yoktur.'

Yalnız film, mutlu sonla bitmiyor. KHF tasfiye oluyor. Nezihe Muhiddin, yolsuzluk iftirasına uğrayıp evine çekiliyor. Cumhuriyet başyazarı Yunus Nadi, bu istifa üzerine, 'Oh diyoruz, aman kurtulduk! Artık her gün kusma eğilimi içinde bunalmaktan kurtulduk.' yorumu yapıyor.

Nezihe Muhiddin?in hayatı, bir akıl hastanesinde son buluyor. 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —