Tarih: 06.09.2025 14:00

Manisa Göztepe Futbol Okulları Yetenekli Sporcular Yetiştiriyor

Facebook Twitter Linked-in

       (MHA)    2025-2026 Eğitim ve Öğretim Yılı 8 Ekim'de başlıyor. Milyonlarca öğrenci ders başı yapmaya hazırlanırken, bu yıl ilk kez okula adım atacak çocukların uyum süreci aileler için kritik önem taşıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Remzi Oğulcan Çıray, özellikle anasınıfı ve 1. sınıfa başlayacak öğrenciler için ebeveynlere önemli tavsiyelerde bulundu.

Çıray, çocukların duygularının anlaşılmasının ve kaygılarının küçümsenmemesinin önemine dikkat çekerek, "Çocuğun duygusunu anlamaya çalışmak ve kaygısını küçümsememek çok önemlidir. 'Ağlanacak bir şey yok!' gibi ifadeler yerine 'Zorlandığını anlıyorum, birlikte aşacağız' gibi destekleyici cümleler daha işlevseldir. Bu süreçte ebeveynin sakin ve kararlı olması, çocuğa güven verir," dedi.

Okula başlama sürecinin, çocuklar için önemli bir gelişimsel dönüm noktası olduğunu belirten Çıray, okul öncesinde yapılacak hazırlıkların süreci kolaylaştıracağını ifade etti. Uyku ve yemek düzeninin okul başlamadan önce normale döndürülmesi, okul binasının görülmesi, sınıfa girilmesi ve öğretmenle tanışmanın çocuğun kaygısını azaltacağını söyledi.

"Çocuklar ebeveynlerinin kaygılarını hisseder"
Çıray, anne-babaların kaygılarını çocuklarına yansıtmamaları gerektiğini vurguladı. "Çocuğun okulda yeni şeyler öğreneceği, arkadaşlar edineceği ve oyun oynayacağı" gibi olumlu vurgular yapılması gerektiğini belirten Çıray, uzun ve duygusal vedaların çocukların kaygısını artırdığını söyledi. Kısa, net ve kararlı vedaların güven duygusunu pekiştirdiğini ifade etti.

Çıray, ayrıca her çocuğun uyum sürecinin farklı olduğuna dikkat çekti: "Bazı çocuklar birkaç gün içinde okulu benimserken, bazıları daha uzun süre desteğe ihtiyaç duyabilir. Bu süreçte kıyaslamalardan kaçınmak, sabırlı olmak ve çocuğun bireysel hızına saygı göstermek gerekir."

Okul korkusuna karşı öneriler
Okul kaygısının bedensel şikayetlerle kendini gösterebileceğini belirten Çıray, "Sürekli karın ağrısı, mide bulantısı gibi şikayetler okul korkusunun işaretidir. Çocuğun duygusunu küçümsememek, okuldan tamamen uzak tutmamak gerekir. Düzenli olarak okula devam etmek ve öğretmenle iş birliği içinde olmak bu süreçte çok önemlidir," dedi.

Öğretmenlere de görev düşüyor
Çıray, sürecin en önemli destekçilerinin öğretmenler olduğunu belirterek, öğrencilerin bireysel farklılıklarının gözetilmesi, güven verici bir yaklaşım sergilenmesi ve ailelerle iş birliği içinde olunması gerektiğini vurguladı.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —