Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tutak: 'Reflü, yetişkinlerden çok bebeklerde görülüyor. Özellikle erken doğan bebeklerde reflü riski daha yüksek oluyor' 'Bebekler için reflü normal kabul edilse de sağlıklı gelişim
İSTANBUL (AA) - Memorial Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ercan Tutak, reflünün yetişkinlerden çok bebeklerde görüldüğünü belirterek, bu hastalığın, özellikle erken doğan bebeklerde görülme riskinin daha yüksek olduğunu bildirdi.
Tutak, yaptığı yazılı açıklamada, bebeklerde yemek borusu ve mide arasındaki kas yapısının tam gelişmemesi nedeniyle reflünün kolayca gelişebileceğini vurguladı.
Reflü görülen bebeklerin genelde anne sütü aldıktan bir süre sonra kusabildiğine işaret eden Tutak, 'Bebeklerde gelişen reflünün türünün saptanması çok önemlidir. Her beslenmenin ardından, bir miktar kusan, kusmuğunda safra ve kan olmayan, gelişmesi iyi olan bebeklerde görülen reflü fizyolojiktir. Bebeğin tartı alımı duraklamışsa, kilo kaybı varsa patolojik reflü olabilir, bu mutlaka araştırılmalıdır.' değerlendirmesinde bulundu.
Doç. Dr. Tutak, reflünün bebeklerde pek çok probleme yol açabildiğini ve farklı hastalıklara zemin hazırladığını anlatarak, şöyle devam etti:
'Reflü, yetişkinlerden çok bebeklerde görülüyor. Özellikle erken doğan bebeklerde reflü riski daha yüksek oluyor. Bebekler için reflü normal kabul edilse de sağlıklı gelişim için altta yatan nedenin araştırılması ve doğru tedavinin uygulanması büyük önem taşıyor. Bebeklerde görülen sorun kilo kaybı ve gelişme geriliğine de neden oluyor. Yemek borusundaki tahrişe bağlı ağrı ve iştahsızlığa yol açan sorun aynı zamanda uykuya dalma ve sürdürmede zorluklara sebep oluyor. Sürekli kusan bebeklerin soluk borusuna da süt kaçırma riski yüksek olduğu için sık sık akciğer enfeksiyonları yaşanabilir. Problem nedeniyle ses telleri zarar görebilir, solunum yollarında bronş tıkanıklığına bağlı aşırı hışıltı ve hırıltı olabilir.'
- 'Reflünün tanısı pratik şekilde konulabiliyor'
Fizyolojik reflünün hemen hemen her bebekte görüldüğüne, doğru tanı ve tedavisi uygulanırsa sorundan kaynaklanan tüm rahatsızlıkların sonlandırılabildiğine dikkati çeken Tutak, şunları kaydetti:
'Tanı için bebeğe bir elektrot prop yutturulur. Aynı zamanda yemek borusunun mideye en yakın kısmına iki tane pH ölçer elektrot yerleştirilir. Bu şekilde günde kaç kez reflünün tekrarladığı takip edilebilir ve asidik derecesi ölçülebilir. Bir diğer tanı yöntemi ise endoskopidir. Bebeklere anestezi altında endoskopi yapmak çok da tercih edilen bir tanı yöntemi değildir. Bebeğe daha az zarar vermek amacıyla tedaviden teşhise gidilmesi tercih edilir. Bebekte reflü olabileceği düşünüldüğünde mide asidini baskılayacak ilaçlar kullanılabilir. Yine bebeğin azar azar ancak sık beslenmesi gerekirken, yatmadan 2 saat önce emzirme işleminin kesilmesi gerekir. Her emzirmeden sonra bebek en az 45 dakika dik pozisyonda tutulmalıdır. Uyurken de başının en az 30 derece yukarıda olması önemlidir. Ek gıdaya geçmiş olan bebeklere mandalina, portakal ve alerji riski yüksek olan çilek, gazlı içecekler, kakao içeren çikolata, fındık, fıstık reflüyü tetiklediği için verilmemelidir.'