Turizm sektörünün eğitimli insan gücünü oluşturan, Türkiye?yi ziyaret eden turistlerle ilk teması sağlayan, tarihimizi ve kültürel değerlerimizi açıklayan Profesyonel Turist Rehberleri mesleklerinin geleceğiyle ilgili derin kaygı yaşadıkları bildirildi.
Turist Rehberleri Birliği?nin (TUREB) 7. Temsilciler Meclisi Toplantısı yapıldı. TUREB Başkanı Zeki Apalı?nın başkanlığında yapılan Temsilciler Meclisi Toplantısı sonrası bir deklarasyon yayımlandı. Deklarasyonda, en az bir yabancı dile üst seviyede hakim, temsil yeteneği gelişmiş kültür ve turizm emekçisi rehberlerimizin mesleki koşullarını düzenlemek amacıyla 2012 yılında 6326 sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu?nun yürürlüğe konulduğu hatırlatıldı. Yasal düzenlemenin ardından 13 rehber meslek odasının TUREB çatısı altında yapılandırıldığı belirtilerek, ülke genelinde odalara kayıtlı toplam on bin rehberin bulunduğu belirtilerek, 'Ülkemizin turizm çeşitliliğine ve her ülkenin tatil anlayışının farklılığına bağlı olarak; rehberler, her türlü iklim ve koşulda vazifelerini layığıyla yerine getirmektedirler' denildi.
'REHBER CAMİASI GÖZARDI EDİLDİ'
'Dünya turizminde saygın bir yeri olan ülkemizin, turizm politikalarının belirlenmesi, uygulanması ve geliştirilmesi aşamalarında rehberler her zaman katkıya hazırdır?? denilen deklarasyonda şöyle denildi:
'Ancak, son dönemde turizm sektörüne yönelik hazırlanan önlem ve istihdam paketlerinde rehber camiası göz ardı edilmiştir. Meslek Kanununca eğitimi ve mesleki standartları belirlenmiş, SGK meslek kodu tanımlanmış, mesleğe kabulü Bakanlık onayı ile başlayan, Bakanlık nezdinde, Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Turist Rehberliği Şube Müdürlüğü tarafından kamu ile eşgüdümü sağlanan bu meslek, hazırlanan paketlere dahil edilememiştir.
Alan Kılavuzluğu, mihmandarlık, av kılavuzu, turizm elçiliği, gönüllü rehberlik gibi isimler altında her gün turist rehberliğine alternatif yeni meslekler ve tanımlamalar oluşturulmaktadır. Bu süreçte rehber meslek odalarından görüş alınmamaktadır. Bu anılan alternatif mesleklerin ruhsatlandırılması sonucu ortaya çıkacak kazanılmış hak durumunun yeni hukuksal uyuşmazlıklara sebebiyet vereceği açıktır. Ülkemizde 14 Meslek Yüksekokulu, 17 Lisans Programı, 3 Yüksek Lisans Programında turist rehberliği eğitimi verilmektedir. Şayet kısa süreli kurs ve seminer programlarıyla rehberlik mesleğinin icra edilebileceği değerlendiriliyorsa üniversitelerde bulunan bu programların kapatılması ve mevcut öğrenim gören öğrencilerin başka programlara nakledilmesi gerekmektedir.
Komşu ülkelerde yaşanan siyasi belirsizlikler sonucu ülkemize seyahat eden kişi sayısında oluşan azalma göz önüne alınarak 289 No? lu tebliğin yürürlüğünün durdurulmasını ve rehberlerin çalışma koşulları göz önüne alınarak Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile TUREB?in oluşturacağı bir komisyonun vergilendirme usul ve esaslarını hazırlamasını, kamu kurum ve kuruluşlarının yaptığı her türlü tur faaliyetinde, rehber kullanımının gerekli olduğunun hatırlatılmasını ve bu konuda genelgeler yoluyla kamu kurum ve kuruluşlarının bilgilendirilmesini, Halk Bankası, Ziraat Bankası veya Vakıflar Bankası tarafından rehberlerin düşük faizli kredi imkanlarından faydalandırılmasını; kaçak acentecilik ve kaçak rehberlik faaliyetlerine karşı TUREB ve Bakanlık tarafından yapılan denetimlerde İl Kültür ve Turizm Müdürlüklerinin yeterli sayıda temsilci sağlanmasını, acil olarak talep ediyoruz.'