Libya'nın doğu ve batısındaki muhalif askeri güçlerin DAEŞ'le mücadele yarışına girmesi, Batı'nın vadettiği desteği alma çabası olarak görülüyor Trablus Üniversitesi Siyasi Bilimler Öğretim üyesi Kasım: 'Ülkenin doğusundaki m
BİNGAZİ (AA) - Libya'da Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi (TM) ile Trablus merkezli Milli Genel Kongre (MGK), bir yılı aşkın bir zamandır ülkede faaliyette bulunan DAEŞ'e karşı mücadele yarışına girdi.
Uzmanlar, bu yarışın ardında Batılı ülkelerin, DAEŞ'le mücadeleyi göğüsleyecek taraflara sunmayı vadettiği lojistik ve siyasi desteği kazanma amacı yattığını ve tarafların varlıklarını kanıtlayabilmek için DAEŞ'le mücadeleyi siyasi bir kart olarak kullandığı yorumunda bulundu.
TM'ye bağlı Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı, geçen mayıs ayında Sirte'de kontrolü ele geçiren DAEŞ'e karşı savaşmaya hazır olduğunu ilan etmişti. Genel Komutanlık Basın Bürosu Müdürü Halife el-Ubeydi yaptığı yazılı açıklamada, Libya güçlerinin, Sirte'yi ve kent halkını örgütün elinden kurtarmaya hazır olduğunu ve harekete geçmek için Silahlı Kuvvetler Genel Komutanı General Halife Hafter'in emrini beklediklerini belirtmişti.
MGK'ya bağlı Libya Ordusu Genelkurmay Başkanlığı çatısı altındaki Misrata devrimci taburları da geçtiğimiz günlerde yaptıkları açıklamalarda, Sirte'yi kurtarmak için harekete geçmeye hazır olduklarını duyurmuştu.
Fas'ın Suheyrat kentinde varılan anlaşma sonucu kurulan Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi ise Libyalı tarafların girdiği bu yarışla ilgili bugün yaptığı açıklamada, Libya askeri güçlerine, Libya ordusunun en üst komuta merkezi olması hasebiyle 'vereceği talimatı' bekleme çağrısı yaptı. Başkanlık Konseyi, Sirte'yi kurtarma mücadelesinin askeri güçler arasında bir çatışmaya dönmesinden ve ülkeyi bir iç savaşa sürüklemesinden duyduğu endişeyi dile getirdi.
-Destek kazanma çabası
Trablus Üniversitesi Siyasi Bilimler Öğretim üyesi Ahmed Abdusselam Kasım, 'Ülkenin doğusundaki meclise bağlı ordu ile batıdaki ona muhalif devrimci taburların DAEŞ'le mücadele yarışına girmesi uluslararası camianın vadettiği desteği kazanma çabasıdır.' dedi.
Kasım, birbirine muhalif güçlerden bu desteği kazanacak olanın Libya'daki en büyük askeri güç haline geleceğini savundu.
Libya 'El-Yevm' Gazetesi yazı işleri müdürü yardımcısı Muhammed Ellafi Cuveyde, Libya'nın doğu ve batısındaki güçlerin bu yarışta ciddi olmadıklarını ileri sürerek, 'Libya'daki tüm askeri güçler, dünyaya terörle savaşanın sadece kendisi olduğu mesajını vermek istiyor. Sirte bugün bu güçlerin varlıklarını kanıtlayacakları siyasi bir kart haline geldi.' ifadesini kullandı.
Sirte'nin bir yılı aşkın bir zamandır işgal altında olduğunu hatırlatan Cuveyde sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bu güçler böyle kritik bir zamanda Sirte'yi kurtarmaya çalışıyor çünkü, öncesinde örgüte savaş ilan etmenin kendilerine siyasi ya da lojistik hiçbir katkısı olmayacaktı. Hafter'in güçleri Bingazi'de DAEŞ ve Ensaru'ş Şeria'ya karşı savaşıyor. Devrimci taburlar ise Zintan ve Reşfane taburlarına karşı verdikleri savaştan yeni çıktı. Yani iki tarafın güçleri de bitkin durumda. Bu güçler bu durumda DAEŞ'e karşı nasıl mücadele edecek.'
Avrupa Birliği (AB) ve Batılı devletler, daha önce yaptıkları açıklamalarda, terör örgütü DAEŞ'e karşı mücadelesinde Libya'ya her türlü desteği vereceklerini duyurmuştu.