15 Temmuz FETÖ'nün askeri darbe girişimi sonrasında demokrasi nöbetinin tutulduğu Manisa'nın Akhisar ilçesinde toplanan kalabalığa AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ darbe girişimi gecesini anlattı.
Darbe girişimi gecesi yaptıklarını Akhisarlılarla paylaşan AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ; ?Gece saat 21.00'de evime geldim. Bir haber aldım darbe olacağını hissetim, sayın başbakanı aradım sonra bazı bakanları bazı milletvekillerini aradım. Sonra sayın başbakan bana döndü ?sayın başbakanım darbe olacak hepimizi öldürecekler'. Bazı haberler alıyorum, bazı çılgınlar çılgınlık yapacakmış diye duyuyorum. Sayın başbakanım Genelkurmay Başkanını aradınız mı? dedim. Aradım telefonlarıma çıkmıyor dedi. Efendim Yaşar Paşa'yı aradınız mı? Aradım ona da ulaşamıyorum dedi. O zaman sayın başbakanım ya bunlar rehin yada beraber hareket ediyorlar. Rehinseler hallederiz, eğer beraber hareket ediyorlarsa durum çok ciddi. Eğer müsaade ederseniz ben Kızılay'a gideyim orada bir açıklama yapayım. Kendisi İstanbul Tuzla'da, ben yapayım Selçuk bey dedi. Sayın başbakanım çok hızlı davranalım siz açıklama yapın, ben genel merkeze gideyim. Sonra dedim ki hayır köşke başbakanlığa gideyim. Siz arkadaşlarınıza talimat verin, açıklama yapmadan önce köşkte buluşalım milleti sokağa davet edelim dedim? dedi.
'YEĞENİMİ KAYBETTİM'
12 Eylül 1980 darbesini yaşadığını ve 28 Şubat öncesi bir darbeyi önleyen kadronun içinde yer aldığını ifade eden Özdağ, şunları söyledi:
?28 Şubatta ağır bedeller ödedim, iliklerime kadar darbeyi hissettim. Sarıkız, Ayışığı, Balyoz ve Ergenekon'da mücadele verdim. Sayın başbakanım bizleri öldürecekler dedim. Sonra silahımı aldım, şoförümü çağırdım Çankaya Köşkü'ne doğru yola çıktım. Gittiğimde kimse yok mu burada dedim. Sonra sayın Soylu geldi. Milletvekili arkadaşlarımıza mesajlar attık, genel merkeze, köşke ve meclise gelin dedik. Ardından Sayın Kılıçdaroğlu'na ulaşalım diye düşündük. CHP Grup başkan vekili Engin Altay'a teşekkür ediyorum. Aradım ve Kılıçdaroğlu'na ulaştı sonra döndü darbeye karşıyız darbe istemiyoruz seçilmiş hükümetin karşısındayız dedi. Ardından sayın Bahçeli'ye ulaşalım dedik. Ümit Özdağ kanalıyla kendisine ulaştık. Sonra sayın Bahçeli bir bildiri yayınladı. Daha sonra TSK adına bir bildiri yayınlandı. Arkadaşlarımızın morali bozuldu. Dedim bu korsan, bu lokal bu spesifik bir darbe, nereden anladın diye sordular. Adını yazar Genelkurmay başkanı yazar, Kara Kuvvetleri komutanı yazar bu lokal ordu içerisinde bir kısmın yaptığı darbe dedim. Hemen arkadaşlara televizyonlara bağlanalım 10-15 dakika geçti nerede bunlar demişim, sinirlenmişim. Nerede bu ATV nerede bu Kanal 7, nerede bu Kanal 24 nerede bunlar? diye ve ardından bağlanmalar başladı.'
'Sonra Recep Tayyip Erdoğan çıktı ve halkı sokağa çağırıyorum dedi. Kırılma noktası burasıydı. Sonra biz Meclise gitme kararı aldık. Meclise gidelim öleceksek orada ölelim dedik. CHP, MHP milletvekillerine haber gönderdik geldiler. Meclise girerken kurşunlandık. Ardından o sırada yeğenimi kaybettim. 27 yaşında bir yiğit vatan sağolsun. Ailemde Çanakkale şehitleri vardı, şimdi Güneydoğu Anadolu şehitleri vardı, şimdi vatan şehitleri demokrasi şehitleri onlara eklendi. Vatan sağolsun. Daha sonra meclisin kapısını kırarak içeriye girdik. Işıklar yanmıyor, 3-5 milletvekili arkadaşımız davetimize icabet etmiş birlikte basın açıklaması yaptık. Daha sonra seçilmiş Cumhurbaşkanımızın konuşması sizleri demokrasiye sahip çıkmak için meydanlara indirdi. İstanbul'da adeta bir ölüm kalım savaşı vardı. Tanklar bir yandan ölenler yaralananlar meclisin sürekli bombalanması ve kurşunlanması ama korkmadık hiç endişe etmedik. Ta ki bu avizeler düşer de sizleri öldürür diyene kadar. Ama size çok teşekkür ediyorum.'
'MENDERES'E YAPTIKLARINI ERDOĞAN'A YAPACAKLARDI'
'Menderes'e darbe yaptıklarında Adana'da bir gün önce 150 bin kişi kendisini karşılamıştı. Ertesi gün darbe olduğunda bir mantar tabancası bile patlamadı. Menderes'i bir er tokatladı, makatına cop soktular, ellerinde sigara söndürdüler. Eğer darbe başarılı olsaydı aynısını Erdoğan'a ve bize yapacaklardı. Bu millet uyandı eğer 60'ın hesabını sorabilseydik 71 olmazdı. 71'in hesabını sorsaydın 80 olmazdı. 80'in hesabını sorsaydık 28 Şubat 1997 olmazdı. Onların hesabını sorsaydık Sarıkız, Ayışığı, Balyoz ve Ergenekon olmazdı. Aklını bir kişiye ipotek etmiş cemaat denilen bozuntularla bizi terbiye etmek isterler. Şimdi de yine suikastlar ve bazı girişimlerde bulunabilirler. Dik duracağız eğilmeyeceğiz. Türkiye'nin geleceğini kurtaracağız.?
