Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
Üzerinde yaşadığımız vatan coğrafyasının bedeli çok ağır ödenmiştir. Ecdadımız zalimler karşısında kızgın kireçi elle yoğurmayı tercih edecek kadar kahramanca bir tutum sergilemiştir. Türk milletinin tarihi duruşu malum çevreleri sürekli ürkütmüş, tedirgin etmiştir. Devamlı acımasız, vahşi arayışlara itmiştir. Eli ayağına dolaşan batılın bekçileri ölüm kusmak, fitne yaymak için yarış içine girmişlerdir.
Halep kan ağlamaktadır. Masum canlar hedef alınmaktadır. Devasas bir birikim adeta ölüme terk edilmiş. Halep'in zulümden kurtarılması acil ve zorunludur. Meseleye bakışımız yabancıların bakışı gibi olmamalıdır. Halep'in kader çizgisi ile Anadolu'nun istikbal rotası ayrı ve uzak değildir. Halep tehlikedeyse Gaziantep, Hatay da tehlike altındadır.
Bunlar Türk-İslam alemine fitne aşılamıştır. Kimi zaman manevi rehber edasıyla niyetlerini saklamışlar, itilafları kaşımışlardır.
İslam toplumlarının haçlı projelerin ablukasından sıyrılıp belini doğrultması elzem hale gelmiştir. Türkiye'nin kendini etrafından soyutlaması doğru ve mümkün değildir. Son vatanımızda yaşıyor olmanın da bir jeopolitiği vardır.
'İBADİ'NİN YOLU YOL DEĞİLDİR'
Irak Ordusu ve Milis güçler güneyden IŞİD'e saldırmışlardır. IŞİD kıskaca alınmıştır. ABD'li askerler Peşmerge ile birlikte hareket etmektedir.
Musul operasyonunun başını ABD çekmektedir. Asker sayısı 30 bini bulmaktadır. Hatta PKK ve Haşdi Şabi milislerinin de Irak ordusu ile operasyona katılacakları iddiaları ortaya atılmaktadır. Türkiye'ye ne mesaj verilmekte, ABD ne yapmaya çalışmaktadır. Türkiye'ye Musul'a gelme çağrısı nedir? İbadi'nin yolu yol değildir.
Başika'yı terk etmek kabus demektir. Irak'tan kaynaklanan terörist saldırıları çok sayıda şehide, milli infiale neden olmuştur.
'KERKÜK, MUSUL, TEL AFER, TÜRK'ÜN ÖZ YURDUDUR'
Ülke olarak acımasız saldırıları görmezden gelemeyiz. Türkmeneli'nin çaresizliğe itemeyiz. Kerkük, Musul, Tel Afer Türk'ün öz yurdudur.
Bu söylediklerim savaşalım, çatışalım biçiminde yorumlanmamalıdır. Diplomasinin bütün yolları aranmalıdır. Terör örgütleriyle düşüp kalkmak bir NATO üyesi ülkeye yakışmayacaktır.
BAŞKANLIK SİSTEMİ TARTIŞMASI
Başkanlık sistemine destek verip vermediğimiz neyi kastedip etmediğimiz herkesin gündemini epey işgal etmiştir. Anlam krizi yaşayan biçareler yine kendilerini belli etmiştir. Art niyetli kalem ve söz sahipleri üzerimize gelmişlerdir. Bereket versin, biz ne dediğimizin bilincindeyiz. Dedim ki Türkiye'de fiili bir durum vardır ve bu çözülmelidir.
Sayın Cumhurbaşkanı fiili Başkanlık yapmaktadır. Ya dedim, başkanlıktan vazgeçsin ya da yasal boyut kazansın ve sorun bitsin. Sanırım bu ifadelerin anlaşılmayan bir yanı yoktur. Söylediklerim böyleydi. Bunun üzerine komut almışçasına suçlamalara şaşırmamak imkansızdır. AKP'nin stepnesi, yedek lastiği, bastonu, kurtarıcı meleği dediler. Bindiğimiz dalı kestiğimiz söylediler. Gizli görüşmeler yaptığımızı dillendirdiler.
MHP'Yİ TANIMAK İSTEMİYORLAR
Ahmak ata binerse bey oldum sanırmış. Bunların ki tam da budur. Söz biliyorsanız söyleyin inansınlar, bilmiyorsanız susun da alayınızı adam sansınlar. MHP'nin ne dediği belli. CHP PKK'nın sirk maymunu olunca bir şey olmuyor da biz teklif edince mi bir şey oluyor. 15 Temmuz'dan sonra çok yüksek tehditlerle boğuşmak durumunda olduğumuzu üstüne basa basa belirtiliyoruz. Tatsız başa tuz neylesin. CHP ve yandaşları düğüne giderler zurna beğenmezler. Bunlar MHP'yi tanımak istemiyorlar.
MİLLETE GÜVENİYORUM
MHP, parlamenter sistemin revize edilip reforma tabi tutularak devamından yanadır. Ancak milletimize görüş sormanın, fiili çelişkiyi sona erdirmeyle ilgili müdahil olmasını istemenin hiçbir mahsurlu ve sakıncalı tarafını da görmeyecektir. Türk milletine güveniyorum, AKP'nin Anayasa hazırlığını TBMM'ye getirmesi, ilke ve hassasiyetlerimizi gözetmesi halinde, sağlıklı ve makul bir neticenin alınacağına inanıyorum.
