Erdoğan: Koalisyon güçleri şu anda verdikleri sözü tutmuyor

Erdoğan: Koalisyon güçleri şu anda verdikleri sözü tutmuyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekatına ilişkin, 'Koalisyon güçleri şu anda verdikleri sözü tutmuyorlar. Öyle olsa da olmasa da yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz, edeceğiz.' dedi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Gine Cumhurbaşkanı Alpha Conde, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Conde'nin, Türkiye'de ayrı bir yeri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

'15 Temmuz'da darbe girişimi sırasında ve sonrasında değerli dostum Conde, bizi ilk arayanlardan ve süreci takip edenlerden oldu. Sayın Cumhurbaşkanı, darbe teşebbüsünün hemen ardından ülkesindeki FETÖ'ye ait kurumlara karşı harekete geçti. 40 yıldır 'eğitim, hizmet, himmet' diyerek milletin malını, evlatlarını gasbeden bu terör örgütünü inşallah hep birlikte tasfiye edeceğiz. Afrikalı dostlarımız da bilhassa 15 Temmuz sonrası örgütün maskelemeye çalıştığı niyetini daha açık görmeye başladılar. Masumların kanını döken hiçbir örgüt, bugüne kadar başarılı olmadı, olamaz, inşallah FETÖ de ortak gayretlerimizle tarihin çöp sepetine atılacaktır.'

'Verdikleri sözü tutmuyorlar'
'Fırat Kalkanı Harekatında son durum ve koalisyon güçlerinin hava desteği vermemesine ilişkin koalisyona katılan devlet başkanlarıyla bir görüşme planlayıp planlamadıkları ve El Bab'da şiddetlenen çatışmalar sonrasında DEAŞ terör örgütünün ağır silahlarını, canlı bombalarını bölgeye gönderdiği yönündeki spekülasyonlarla' ilgili değerlendirmesi sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'DEAŞ terör örgütünü biz El Bab'da şuanda dört bir taraftan kuşatmış vaziyetteyiz. Koalisyon güçleri şuanda verdikleri sözü maalesef tutmuyorlar, verilen söz farklıydı ama şu anda farklı konumdalar. Öyle olsa da olmasa da biz şu anda yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz, devam edeceğiz. Çıkılan bu yoldan geri dönmemiz mümkün değil.' ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

'Yani Rakka'dan geliyormuş, gelmiyormuş, arkadaşlar bütün bu olayların hepsi bir stratejidir, unutmayın stratejinin içerisinde taktikleri de vardır, ha stratejinin gerekleri de yapılır. Bütün taktikler de değerlendirilir, ona göre de bu adımlar atılır. Koalisyon güçleri, ne diyorlardı başından, başında söyledikleri şuydu 'DEAŞ, terör örgütüne karşı bütün mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz' diyorlardı. Hatta bizi de DEAŞ'a destek vermekle suçluyorlardı. Şimdi hepsi ortadan kayboldu, tam aksine terör örgütüne DEAŞ da dahil olmak üzere YPG/PYD bunlara destek veriyorlar, çok açık net ortada. Hepsinin tescilli olarak bütün resimle, fotoğraflarıyla video kayıtlarıyla elimizde belgeleri var. Öyle veya böyle, şuanda biz diyordum ya kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Şehitlerimiz var, canımız acıyor ama geri dönemeyiz artık. Çünkü biz terörden arındırılmış güvenli bölge ilkesini tahakkuk ettireceğiz.' 

'Ne gerekiyorsa onu yapacağız'
El Bab'da güvenlik güçlerinin mücadelesinin sürdüğünü, sürmeye de devam edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Yoksa Gaziantep'e bombayı yediğimiz zaman 56 vatandaşım benim orada şehit olduğunda, onun bedelini kim ödeyecek? Kilis'te 100'e yakın insan şehit olduğu zaman, onun bedelini kim ödeyecek? O zaman ne diyorlar 'devlet nerede, hükümet nerede', işte bunlara bunu dedirtmemek için hükümet olarak, devlet olarak ne gerekiyorsa onu yapacağız. Biz Hatay'ımızı da Şanlıurfa'mızı da Gaziantep'imizi de Kilis'imizi de bütün buraları güvenlik altına almamız lazım. Onun için bu adımları atıyoruz, atmaya devam edeceğiz. Şu anda da El Bab'da güvenlik güçlerimiz, silahlı kuvvetlerimiz, Özgür Suriye Ordusuyla beraber mücadelesini sürdürüyor, sürdürmeye de devam edeceğiz.' diye konuştu. 

Astana Zirvesi
'Cenevre süreciyle birlikte Suriye'de ateşkes için Astana süreciyle ilgili diplomasi trafiği yürütüldüğü, süreçten umutlu olup olmadığı ve toplantının katılım düzeyine' ilişkin bir soru üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Cenevre maalesef boş çıktı, kaç toplantı yapıldıysa hiçbir netice alınmadı ve sonunda Sayın (Vladimir) Putin ile yaptığım görüşmede Sayın Putin, bize Astana'yı teklif etti, 'Ona nasıl bakarsınız' dedi. 'Bizim açımızdan herhangi bir sıkıntı yok' dedik. Bu bölgeye komşu ülkelerin katılımıyla yapılacak bir Astana Zirvesi ama bu Astana Zirvesi'ne eğer terör örgütleri davet edilecek olursa, buna tabii ki biz sıcak bakmayız. Şu anda bu işler dışişleri bakanları seviyesinde yürütülüyor, bu seviyede iş yürüyecek.' ifadelerini kullandı.