?Hocam, teorik olarak düşündüğünüzü yazsanız?? falan diyeniniz olacak. Valla bu işin teorisi falan kalmadı. 18 maddeyi kabul edenler, Üsküdar?ı geçti. Muhaliflere nal toplamak kaldı.
Hikâyeyi bilirsiniz?
Köylü bir gariban, pek şehre gitmemiş. Bir gün eşeğine bir yük odun sarmış ve şehre satmaya götürmüş. Odunu satmış. Çok sevdiği Pazar ekmeğinden birkaç tane almış. Tezgâhın birinde de tahin helvasına benzer bir şey görmüş; ondan da almış biraz.
Şehirde işini bitirip eşeğin üzerinde türkü söyleye söyleye köyüne dönerken, bir ara acıkmış ve heybesinden helvayı alıp yemeye başlamış. Fakat helva, çiğnedikçe köpürüyormuş, çiğnedikçe köpürüyormuş. Bildiği helvadan farklı bir şeymiş bu. Çiğnedikçe köpürmesine karşı adam, ?Valla apırsan da yiyeceğim, köpürsen de? Sana bir sürü para verdim.? demiş.
Ana Muhalefetin İstemezükçülüğü
Şu 18 madde konusunda, ana muhalefetin yaptıklarını ve ?evetçi? blokun aldığı oyları görünce, insan, ?Apırsan da geçecek bu 18 madde, köpürsen de?? diyesi geliyor.
Millî muhalefet MHP, anayasa konusundaki hassasiyetlerini baştan belirtti ve düzenlemenin oluşumuna katkıda bulundu ama ana muhalefet CHP, sadece negatif bakışa endeksledi kendini ve orada çırpınıp duruyor.
Anayasa konusunda dişe-tırnağa dokunur üretimler yapmak yerine, inatçı bir tavırla ?istemezük? korosuna dönüştü.
Ana muhalefetin stratejisi, değişikliklere katkıda bulunmak değil, Meclis?ten geçmesini engellemek. Hâl böyle olunca da entelektüel ve nitelikli siyaset yerine çocukça tavırlarla engellemeye çalışıyorlar.
Ana muhalefet ne yaparsa yapsın, bu değişiklikler Meclis?ten geçecek ve halk oyuna sunulacak. Halk oyunda da muhtemelen % 70?lik bir kabul görecek.
Fetöcüler, ikinci ve üçüncü turda bir kumpas kurmazlarsa, inşallah Mart sonu veya Nisan başında referandum var. Bu referandum da Türkiye?nin eksen değiştirmesi ve gerçek eksene oturması için çok iyi olacak.
Partizan Ülkücülere Tavsiyem
Referandumda CHP ve eklentileri şeksiz-şüphesiz hayır oyu verecek. Bundan adım gibi eminim. HDP ve Fetö de aynısını yapacak. Bundan da eminim. En çok üzüldüğüm husus, partizan ülkücü arkadaşların da hayır blokunda CHP, HDP-PKK ve Fetö ile saf tutmalarıdır.
Şimdiden sosyal medyada ?hayır? bayrağı açan bu arkadaşlarım adına gerçekten çok üzülüyorum. Ülkücü hareket bu kadar mı operasyonel hâle getirildi ve dejenere edildi?
Türkeş?in 1978 baskı 9 IŞIK kitabının 260. sayfasına baksın bu arkadaşlar. Rahmetli orada, başkanlık sistemini telaffuz etmiştir ve bunu ilk telaffuz eden siyasî liderdir.
Şimdi pek çoğu Kemalist iklimlere savrulmuş olan partizan ülkücüsü arkadaşlar, inşallah meseleyi bir siyasî olay olmaktan çıkarıp millî bir olgu şeklinde görürler de şaftı kaymış Türkiye?nin gerçek eksenine ve rayına oturmasına katkıda bulunurlar.
Son söz olarak şunu söyleyeyim: ?Hayır?cı partizan ülkücüler demek ki, ?lider, doktrin, teşkilat? üçlemesinden ve ?Fikirde hür, emirde robot? ilkesini artık hiç umursamıyorlar.
Başlıkta da dediğim gibi bu değişiklik, apırsalar da köpürseler de olacak. Bari bu rüzgârın karşısında durup da kendinizi harap etmeyin.
