Niçin spor?

Sitemizin yazarlarından Doç. Dr. Recep Kürkçü bugünkü yazısında 'niçin yaşam boyu spor' diye sordu. Kürkçü, sporun artık hayatımızın bir parçası haline geldiğini şöyle anlattı.

Güncel 1.02.2017 03:00:45 0
Niçin spor?

Spor?un tarihi gelişimi içinde, yarışmaların esas alındığı tüm çağlarda,  katılımcı olarak daima, toplumun en zinde ve atletik performansa sahip  gençleri hedeflenmiştir. 

Bu arada, insan gelişimini temel alan ve  Danimarka ?da filizlenerek, kısa bir sürede İsveç toplumunca benimsenen  ?İsveç Cimnastiği? tüm dünyaya yayılmış ve okullarda beden eğitimi  derslerinin temelini teşkil etmeye başlamıştır. Eğitim dünyasında, insan  bedeninin eğitilmesini esas alan bu dersin yerini alması, eğitim  araştırmacılarını harekete geçirmiş ve beden eğitimi uygulamalarının  anlam ve önemi yeterli ölçülerde vurgulanmıştır. 

Sağlıklı yaşam için spor  düşüncesi ise, 20. Asrın başlarında ele alınmaya başlamış ve altmışlı  yıllarda da bu alanda yapılan araştırmaların sayısı önemli düzeyde  artmıştır. Önceleri bu araştırmalarda, çelişkili görüşler ortaya atılmış ve  genellikle, sınırlı sayıda çalışmalar yapılmış olmasına rağmen zamanla,  eğitimcilerin yanında; psikologlar, sosyologlar ve tıp bilim adamlarının da  bu konuyu ele almaları, önemli atılımların öncüsü olmuştur. 

Günümüze  kadar sayıları artan araştırmalar arasında en ilginç olan konu başlığı  ?sağlık ve zindelik için her yaşta spor? olmuştur. Nitekim her yaşta  düzenli egzersizler yapmanın, onların fiziksel ve fizyolojik  fonksiyonlarının nasıl ve ne ölçüde etkilendiği belgelenmiş ve başta  kroner damar hastalıkları olmak üzere, çeşitli hastalıklara karşı koruyucu  etkisinin önemi ortaya çıkmıştır(1).  

 

Günümüzde hızla gelişen teknoloji, insan gücüne duyulan gereksinmeyi  giderek azaltmış ve bunun sonucu olarak insanın doğal yapısına  uymayan bir yaşam biçimi ile birlikte iş ve sosyal çevreden gelen  baskılar, stresler dolaşım ve solunum sistemi hastalıklarını, bir beton  yığını şekline dönüşmüş evler, yeşile hasret alanlar. Sanayi artıkları  kirlentileri, dumanları, gürültüleri ile dolu bir yaşantı. Özellikle gelişmiş  ülkelerde başta gelen ölüm nedenleri arasına sokan faktörlerdir. 

Spor,  çağdaş insanın karşısına dikilen bu tehlikeye karşı dinamik, güncel  yaşamın getirdiği streslerden uzak bir ortam oluşturarak çözüm  getirmekte ve kazandırdığı sağlıklı yaşam biçimiyle de koruyucu tıbba yardımcı olmaktadır. Sporun bu işlevi yanında kişilerin sosyal ve bireysel  karakter gelişimi üzerinde de olumlu etkileri açıktır. Bu nedenle gelişmiş  ülkelerde spora büyük önem verilmekte ve erken yaşlardan başlayarak  çocuklara spor ve beden eğitimi programları uygulanmaktadır(2,3).  

Modern toplumların en belirgin özelliği olan sosyal farklılaşma, artan  işbölümü ile sosyal bütünleşme arasındaki uyumun sağlanmasında spor  aktif bir ajandır. Toplumun sosyal yapısı içinde uyma ve çatışma  modellerinin yanı sıra, huzursuzlukların, sapma (deviant) davranışların  azaltılması ve bunların normlarla ahenkleştirilmesi, gerginliklerin toplum  yararına yöneltilebilmesinde spor önemli faktörlerden biridir(4,5). 

Bu açılardan ele alındığında da spor sağlık giderlerinin azalması,  hastalıklar nedeniyle işgücü kaybının önlenmesi ve sağlıklı insanlardan  oluşan mutlu ve barışçı bir toplum meydana getirmeye yardımcı  olmaktadır(6).  ?Yaşam boyu spor? olgusu İşte, bu hareket azlığı ile başa çıkmak,  insanın yaşam kalitesini yükseltmek, insanı fiziksel anlamda günlük  yaşamdaki etkinlikleri daha kolay yapar hale getirebilmek amacıyla  doğdu. Bu olgu çeşitli dönemlerde, çeşitli ülkelerde değişik isimlerle  anıldı. Kimi zaman ?herkes için spor?, kimi zaman ?sağlık için spor?, kimi  zaman ?kitle sporu? gibi.  

Yaşam boyu spor olgusunun doğuşunun ardından yurt dışına gözlerimizi  çevirdiğimizde, bu konu ile ilgili çeşitli etkinliklerle karşılaşıyoruz. Büyük  katılımlı koşular, dileyen herkesin katılabileceği maratonlar düzenleniyor.  Her yaş grubunda kızlı, erkekli sporcu ve sporcu olmayan kişileri  görüyoruz.Sabahları sokaklara göz attığımızda şortlu, eşofmanlı koşan  insanlar göze çarpıyor. 

Özellikle 1980'li yıllarda bu konuda tüm dünyada  büyük bir hareketlilik göze çarpıyor. O dönemler Sydney de 16 bin kişinin  koştuğunu gazetelerden öğreniyoruz. Aralarında infarktüs geçirmiş on  kişinin de bulunduğu, 20 Bin kişi Boston maratonunda koşuyor ?Yaşam  boyu spor? konusuna yurt dışında büyük önem verilmektedir. Büyük kuruluşlar oluşturulmakta ve devlet tarafından bu kuruluşlar  desteklenmektedir(7).  

Yaşam boyu spor olgusu Amerikada o derecede benimsendi ki;  Amerikan halkının %55'i hergün spor yaptığı, yapılan araştırmalarda  ortaya çıktı. Artık jogging, bisiklet, yüzme, vücut geliştirme, uzak doğu  sporları ve yürüme Amerikan gençliğinin bir hobisi haline dönüştü.  Özellikle 1980'li yıllarla birlikte yürüyüş de büyük ilgi gördü. Bu konudaki  organizasyonlar 2500'den, 10 bine fırladı.

Yine ABD de 1985'de 30 bin  kişinin bisiklete bindiğini görüyoruz. ABD den uzak doğuya bir göz  attığımızda, geleneksel sporları karate ve taekvando ile yaşam boyu spor  olgusunun kaynaştığını görüyoruz. İşyerlerinde ve fabrikalarda herkesin  Uzak-Doğuda liderler öncülüğünde spor yaptığını görüyoruz. Avrupa da  ise konunun önemi sanayi devriminin ardından gelişmeye, kavranmaya  başlandı. 

Aristokrasinin tekelindeki spor, burjuvazinin gelişimi ile birlikte,  tüm kesimlere yayılmaya başladı. Artık Avrupa da her fabrikanın bir spor  kompleksi var. çalışanlar boş zamanlarında, aileleri ile birlikte, uzmanlar  denetiminde spor yapıyorlar. 

Yıllar önce Peugeot otomobil fabrikasının  yöneticilerine, iki beden eğitimi uzmanı görüşmeye geldiler. Lange ve Roux isimli uzmanlar, yöneticilere ilginç bir öneri getirdiler. Bu öneride  işçilere, düzenli olarak, belirli bir egzersiz programı uygulandığında,  fiziksel güçleri ile birlikte üretiminde artacağını iddia ettiler. Bu öneri  olumlu karşılanınca, Lange ve Roux çalışmaya başladılar. 

Sonuç olarak,  üretim küçük bir yüzde ile de olsa arttığı görüldü. Bu çalışma genelde  ekonomik temelli bile olsa, hizmet verilen insanların sağlıkları da  geliştiriliyordu(7).  Türkiye?de yaşam boyu spor konusunda 1980 yılından sonra büyük bir  hareketlilik gözlendi. Ardı ardına fitness merkezleri , zayıflama salonları  açılmaya başladı. Ve ülke genelinde çeşitli yaşam boyu spor koşu ve  yürüyüşleri düzenlendi(7).  

Yıllar boyu gerek bazı federasyonların gerekse de bazı gönüllü  kuruluşların çalışmaları şeklinde organize edilen Herkes İçin Spor  faaliyetlerinin kurumsallaştırılması gereği 8-11 Mayıs 1990 tarihinde  yapılan Spor Şurasında tekrarlanmış ve 12 Haziran 1990 tarihinde  ülkemizde Herkes İçin Spor Federasyonu resmen kurulmuştur. 

Kaynaklar  

1-Erkan N., Yaşam Boyu Spor Bağırgan Yayınevi 1998- ANKARA  

2-Erdemli Atilla, İnsan, Spor ve Olimpizm, Sarmal yayınevi İSTANBUL,  1996.  

3-Gökhan N. , Olgun P. , Gürses ç. , Sportif Yetenek Araştırma Metodu  Türkiye Uygulaması, T. S. V. , İSTANBUL, 1979. 

4-Erkal, Mustafa, Sosyolojik Açıdan Spor, M. E. G. S. B. , Yayın No: 30,  ANKARA, 1986.   

5-Kale Rasim, Toplum ve Olimpik Başarı, Türkiye ve Olimpiyat  Sempozyumu, 17-18 Kasım İSTANBUL, 1994.   

6-Öztürk F., Toplumsal Boyutlarıyla Spor. Bağırgan Yayınevi, ANKARA,  1998.  

7-Aruca A., https://prezi.com/zgwve1aetk-t/yasamboyu- spor/

Perşembe 28.1 ° / 17.6 °
Cuma 27.7 ° / 16.7 °
Cumartesi 29.1 ° / 17 °