Almıla...

Almıla...

Yazarımız Didar Ezgi Özdağ bugünkü yazısında YARATILIŞ EFSANESİNDEN, TÜRK KÜLTÜRÜNE ? ELMA ? nın hikayesini anlattı.

 

Yaratılış ile ilgili efsanelerde yer alan elma Türkçe ?ye Almıla şeklinde geçmiştir. Türk kültüründe çok farklı şekiller de ve semboller de karşımıza çıkmaktadır.

Aslında elmanın tüm Dünya?da mistik ve gizemli bir meyve olarak farklı bir yere sahip olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Çünkü yaratılış efsanesinin temelini bu meyve oluşturmaktadır.

Hz. Adem ile eşi Hz. Havva'nın cennetten kovulma olayını da bilmeyeniniz yoktur.

Yaratılış efsanesine göre, insanlığın ilk atası olan Adem topraktan yaratılmıştır. Ardından erkeğe eşlik etmesi için de bir kadın yaratılmıştır. Erkek ve kadının içinde yaşadığı yer cennet olarak tasvir edilmektedir. Kadının bir yılan, erkeğin ise bir kadın tarafından kandırılması ve burada yer alan yasak meyveyi (elma) yemeleri sonucunda cennetten kovulmuşlardır.

Buradan da anlaşılacağı gibi elma birçok kültürde üreme ve yaratılışın somut bir örneğidir.

Türk Kültüründe ise, üreme ve yaratılışın yanı sıra bolluk ve bereketi de ifade ettiğini söyleyebiliriz. Örneğin;  bazı yörelerde elma ağaçlarına çeşitli kumaşlar asılmaktadır. Bu kumaşların her biri özellikle evlenmek ve anne olmak isteyen kadınlara aittir.

Yine Anadolu?da bekar bir kızın, elmanın kabuğunu koparmadan tek parça soyması ve bunu yastığının altına koyarak uyuması halinde kısa sürede evleneceğine dair söylenceler bulunmaktadır.

Öte yandan; Alevî ve Bektaşîler, elmayı bütün meyvelerden üstün tutmaktadırlar. İnanışa göre, bir gün Cebrail, cennetten bir elma, bir nar, bir ayva getirir. Hz. Muhammet, bunları Hasan ile Hüseyin?e verir. Bunları yemeden önce bir parçasını saklamalarını söyler. Onlar da birazını saklarlar. Fatma öldüğü zaman narın, Ali şehit olduğu zaman ayvanın, Hüseyin şehit olduğu zaman elmanın saklanan parçaları kaybolur. Hz. Hüseyin, Kerbelâ?da bu elma yarısı ile susuzluğunu gidermiştir. Bugün bile Hz. Hüseyin?in türbesi elma kokar (Özmen, İ. 1998.Alevi-Bektaşi Şiir Antolojisi, Kültür Bakanlığı, Sanat- Edebiyat).

Ve son olarak Ziya Gökalp?in şiir kitabına adını veren ?Kızıl Elma?

Kızıl elma yok mu? Şüphesiz vardır

Fakat onun semti başka diyardır

Zemini mefkure, seması hayal

Bir gün gerçek, fakat şimdilik masal..

Türk mitolojisinde murada erilecek yer anlamına gelen kızıl elma soyut bir anlam olarak tasvir edilse de aslında altında yatan anlam oldukça derindir.