Tarih: 08.04.2017 10:35

'Çözüm bu alçak örgütlerin defolup gitmesidir'

Facebook Twitter Linked-in

 

Başbakan Yıldırım, vatandaşın doğru ve yanlışı gördüğünü belirten Yıldırım, 'Asla bir daha o günlere dönülmeyecek, buradan söylüyorum; çözüm, mözüm yok kardeşim. Çözüm bu alçak örgütlerin defolup gitmesidir. Gidecekler, hiç başka yolu yok.'  dedi

Başbakan Binali Yıldırım, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde Esendere Gümrük Kapısı açılış programında konuştu.

Yıldırım, bölgede yakın zamanda önemli acılar yaşandığını anımsattı. 

Yıldırım, 'Hendekler kazıldı, binalar tarumar edildi, yerler bir edildi. İnsanlar evlerinden, barklarından oldular. Masum insanlar katledildi.' ifadelerini kullandı. 

'Terör örgütlerinin esasında birbirinden hiçbir farkı yok' 
Yıldırım, askere, polise, jandarmaya düzenlenen alçak saldırılarda çok sayıda şehit verildiğini bildirirken, 'Şimdi Allah'a şükür, şehirlerde de kırlarda da dağda, bayırda da Türkiye Cumhuriyeti'nin ay yıldızlı bayrağı her yerde dalgalanıyor. Devlet 780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesine hakim. Terörün bu acımasız yüzünü özellikle bölgede yaşayan vatandaşlarımız görmüşler ve bu baskıdan, zulümden kurtulmuş olmanın mutluluğu yüzlerinden okunuyor. Bugün bunu gördük.' değerlendirmesini yaptı. 

Yıldırım, şöyle devam etti:

'Bu terör örgütlerinin esasında birbirinden hiçbir farkı yok. 15 Temmuz gecesi ülkemizi kana bulamaya, darbe yapmaya çalışan FETÖ terör örgütü ile bölücü PKK terör örgütü esasında bir gövdenin iki kolu gibi. Bunlar aynı kaynaktan besleniyor, aynı yerden akıl alıyor. Bunu nereden biliyoruz? 15 Temmuz gecesi telsizlere bir anons düştü, 'Aman askerlere ateş açmayın'. Nereden? Kandil'den. Askerler dediği de asker kıyafetine bürünmüş FETÖ'cü teröristler. 16'sı sabahı oldu, tekrar bir anons askerlere, 'Ateş serbest'. Çünkü darbe başarısızlıkla sonuçlandı ve bunlar 'ateş etmeme' emrini kaldırdılar. Bu örgütlerin ortak amacı Türkiye'nin kardeşliğine zarar vermek, büyümesini engellemek, enerjisini bu işlerle azaltmak.' 

'Bırakın şu vesayetçilerin peşinden gitmeyi' 
Başbakan Yıldırım, gümrük kapılarının bir ülkenin dışarıya açılan aynası, kalkınması hakkında fikir veren en önemli yerler olduğunu belirterek, AK Parti iktidarları döneminde gümrük kapılarının 'yap-işlet-devret' modeliyle yapılması için adım attıklarını anımsattı. 

TOBB, TESK ve diğer sivil toplum kuruluşlarını Türkiye yönetiminin paydaşları, demokrasinin vazgeçilmez kurumları olarak gördüklerini aktaran Başbakan Yıldırım, ortak hedeflerinin ise Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak olduğunu bildirdi. 

Bunun Mustafa Kemal Atatürk'ün vasiyeti olduğuna işaret eden Yıldırım, 'Atatürk, CHP'ye de bu vasiyeti yapmış ama onlar vasiyeti, vesayet anlamış. Atatürk size vasiyet etti kardeşim, vesayet demedi. Bırakın şu vesayetçilerin peşinden gitmeyi. Milletin arkasından gidin, milletin önüne geçin, dediğini yapın. Milletin dediğinin tersine giderseniz her zaman pusulanız arıza yapar. Hedefi bulamazsınız, kaybolur gidersiniz.' diye konuştu. 

'Millletin geleceğini karartmaya asla bunların gücü yetmeyecek'
Başbakan Yıldırım, Doğu'da huzur ve güven ortamının sağlandığını, bölgede işlerin günden güne düzeldiğini söyledi.

Bölgedeki vatandaşların, vaktiyle PKK'nın yuvalandığı topraklarda ellerindeki pankartlarla 'Kahrolsun PKK' sloganları attığına işaret eden Yıldırım, 'Vatandaşımız yanlışı ve doğruyu gördü. Geleceğin nerede olduğunu gördü. Asla bir daha o günlere dönülmeyecek, buradan söylüyorum; çözüm, mözüm yok kardeşim. Çözüm bu alçak örgütlerin defolup gitmesidir. Gidecekler, hiç başka yolu yok. Millletin geleceğini karartmaya asla bunların gücü yetmeyecek, izin de vermeyeceğiz.' ifadelerini kullandı.

'Kerkük'ün statüsü belli'
Sadece ülke içinde değil, dışında da sorunlar yaşandığına dikkati çeken Yıldırım, içerideki sorunların bazılarının kaynağının da aslında dışarıda olduğuna değindi. 

Yıldırım, şunları dile getirdi:

'Neler olduğunu görüyorsunuz. Irak'ta durup dururken Türkmen yurdu Kerkük'te Kuzey Irak Kürt Yönetimi bayrağı çekildi. Ne gereği var kardeşim? Niye durup dururken sorun çıkarıyorsunuz? Kerkük'ün statüsü belli. Oldubittiyle oradaki yaşayanları yerinden, yurdundan edeceksin, kayıtlarını değiştireceksin. Sonra da bir oldubittiyle Kerkük'ü ilhak edeceksin. Yok böyle bir şey. Yetmedi, parlamento kararı alıp Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne bağlayacaksın. Türkiye bu işe olur vermez, rıza göstermez.'

'Türkiye olarak biz bu cevabı destekliyoruz'
Suriye'deki gelişmelere de değinen Yıldırım, Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye?de hava üssünü vurmasının dünya kamuoyunu bir nebze sakinleştirdiğini dile getirerek, 'Rejimin Humus'taki üssüne Amerika'nın yaptığı füze saldırısı bir cevap olmuştur. Türkiye olarak biz bu cevabı destekliyoruz, olumlu karşılıyoruz ancak olay bununla sınırlı kalmamalıdır. Suriye'de 6 yıldan beri devam eden bu vahşet artık sona ermeli ve kalıcı siyasi çözüm Cenevre süreci işletilerek tamamlanmalıdır.' ifadelerini kullandı.

'Türkiye'nin de bir kapasitesi var'
Yıldırım, bu olaydan sonra Türkiye'ye doğru göçün tekrar başladığına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Türkiye bu konularda hiç hesap kitap yapmadan, tarihi geçmişine, geleneklerine, inançlarına uygun olarak hayatını kurtarmak için, yerinden yurdundan çıkmak zorunda olan kardeşlerine hep kucak açtı, hep onları bağrına bastı. 

Bu sefer, tabii ki Türkiye'nin de bir kapasitesi var, Türkiye'nin de yapabileceği imkanlar belli. Bu sefer yeni göç dalgasında şu gerçek bir daha ortaya çıkmıştır: Suriye'nin kuzeyinde mutlaka bir güvenli bölge oluşturulmalı ve burada, savaştan kaçan, ateşten kaçan Suriyeliler güvenlik altına alınmalıdır. Bu konuda biz uluslararası camiaya teklifimizi yeniliyoruz, bununla ilgili kendi kapasitemizde hazırlıklarımızı da yapıyoruz.'

 

AA

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —