Açıklamada, 15 Temmuz gecesi darbecilere hızla ve etkin bir şekilde karşı koyulabilmesi için Ankara Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan'ın talimatıyla silah depolarının kapılarının kırılarak personele uzun namlulu silah ve mühimmat dağıtıldığı belirtildi.
Hürriyet gazetesinin ortaya çıkardığı olay, 30 Temmuz 2016'de Ankara Çubuk'ta işlenen cinayetle ilgili iddianamede yer alan 'Tabancayı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde dağıtmışlardı. Ben de oradan almıştım' şeklindeki sanık ifadesine dayanıyordu.
Açıklamada, 15 Temmuz gecesi silah dağıtımı ayrıntılı bir şekilde şu şekilde anlatıldı; '15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan olayların darbe girişimi olduğunun anlaşılması üzerine, İl Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan, darbecilere hızlı ve etkin karşı koyulmasını sağlamak amacıyla, sorumluları beklenmeden İl Emniyet Müdürlüğü'nün silah depolarının kapılarının kırılarak uzun namlulu silahların ve mühimmatının personele dağıtılması talimatını vermiştir. Bu talimat doğrultusunda sadece Ankara Emniyet Müdürlüğü mensuplarına personelin kimliği kontrol edildikten sonra yazılı olarak zimmet kaydı tutulmaksızın silah-mühimmat dağıtımı yapılmıştır. Emniyet Müdürlüğünün deposunda bulunan silahlara ilave olarak Emniyet Genel Müdürlüğü'nden kamyon ile gönderilen silah ve mühimmatta aynı yöntemle dağıtılmıştır.
Dağıtım işlemleri, uçak, helikopter ve zırhlı araçların silahlı saldırıları altında; elektrikleri kesilmiş, su boruları patladığı için su dolan alanlarda yapılmıştır. Bu durum, tutanaklarla tespit edilmiştir. 16.07.2016 günü 16.30 ve 17.00 saatleri arasında tanzim edilen tutanaklarda dağıtım işleminin Emniyet Teşkilatı mensuplarına kimlik kontrolü yapılarak yapıldığı özellikle belirtildiği görülmüştür. Darbe kalkışmasının engellenmesinden sonra personele dağıtılan silahlar toplanmıştır. Yapılan sayımda 1 adet MP-5 silahının kayıp olduğu anlaşılmıştır. Bu durum tutanakla tespit edilerek ülke genelinde aranması için ilgili birimler bilgilendirilmiştir.'
DAHA ÖNCE DE GÜNDEME GELMİŞTİ
Daha önceki haber ve soru önergelerinin de hatırlatıldığı açıklama şöyle devam etti;
'21.09.2016 tarihli Birgün Gazetesi'nde '15 Temmuz'da Emniyet Sivillere Silah Dağıttı mı' başlıklı haberi üzerine, sivillere silah dağıtılmadığı Ankara Valiliği ve Ankara İl Emniyet Müdürlüğü web sitelerinde kamuoyuna açıklanmıştır. Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu'nun aynı içerikli soru önergesine 27.10.2016; Batman Milletvekili Saadet Becerikli'nin soru önergesine ise 20.04.2017 tarihli cevabi yazılarda 15 Temmuz'da sivillere silah dağıtılmadığı tekraren bildirilmiştir. 8 Haziran 2017 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanan habere konu olan cinayetin şüphelisi Mustafa Maraş'ın Çubuk İlçe Jandarma Komutanlığı'na verdiği ifadede 'ben olayda kullandığım otomatik silahı Türkiye çapında meydana gelen 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Ankara İlinde meydana gelen olaylar esnasında emniyet tarafından dağıtıldığını bildiğim bir kamyondan temin ettim.' şeklinde beyanı bulunmaktadır. Bu silahın MP-5 makinalı tabanca olduğu iddia edilmekle beraber, soruşturmayı yapan Jandarma görevlilerince günümüze kadar şüphelinin sakladığını iddia ettiği yerde bulunamadığı anlaşılmıştır. 15 Temmuz 2016 günü Emniyet Teşkilatı mensuplarına dağıtılıp, henüz bulunamayan silahlar arasında sadece bir (1) adet MP-5 makinalı tabanca bulunmaktadır. Bu silahın, darbe kalkışmasına karşı koyulmasında şehit olan Emniyet Amiri Cüneyt Bursa'nın şehit olduğu esnada yanında bulunduğu 25.07.2016 tarihli tutanak ile tespit edilmiştir. 15 Temmuz gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü'nden alındığı iddia edilen ve 30.07.2016 tarihinde Çubuk ilçesinde bir cinayette kullanıldığı belirtilen MP-5 makineli tabanca henüz bulunamadığından; şüpheli Mustafa MARAŞ tarafından kullanıldığı iddia edilen cinayet silahı ile Şehit Emniyet Amiri Cüneyt Bursa'nın şehit olduğu sırada yanında olan ve henüz bulanamayan MP-5 makineli tabancanın aynı silah olduğu tespit edilememiştir. Daha önce çeşitli vesilelerle birçok kez 15 Temmuz 2016 gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından sivil vatandaşlara silah dağıtılmadığına ilişkin açıklamaları teyiden aynı hususun bir kez daha açıklamasında fayda görülmüştür.'
kaynak:dha