Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Srebrenitsa?da yaşanan soykırımı unutturmaya, hafife almaya veya inkar etmeye yönelik girişimlere asla izin verilmemelidir' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Srebrenitsa Katliamı'nın 22. yıldönümüne ilişkin yayımladığı mesajda, 'Bugün, 11 Temmuz 1995 yılında, Birleşmiş Milletlerin 'güvenli bölge' ilan ettiği Srebrenitsa?da BM Koruma Gücü askerlerinin gözlerinin önünde gerçekleştirilen Srebrenitsa Katliamı?nın 22. yıldönümünü, büyük bir üzüntü ve acıyla yad ediyoruz. Bu vesileyle, son dönem insanlık tarihinin en utanç verici hadiselerinden biri olan bu katliamda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah?tan rahmet, yakınlarına ve tüm Bosna halkına sabr-ı cemil diliyorum. Srebrenitsa Soykırımı, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden 8 bin 372 masumu katledenler yanında, kendilerine sığınan sivilleri en temel insanlık değerlerini ayaklar altına alarak, eli kanlı katillere teslim eden korkakların da peşini bırakmayacaktır. Böylesi insanlık dışı hadiselerin bir daha tekrarlanmaması için, öncelikle yapılması gereken Srebrenitsa Katliamı?nda dahli ve ihmali olan herkesin hak ettiği cezayı almasını temin etmektir. Bunun yanında aynı sokağı, şehri ve ülkeyi paylaşan insanları birbirine düşüren ırkçı, İslamofobik ve etnik nefreti körükleyen ideolojilerin yaygınlık kazanmasının önüne geçilmelidir' ifadelerini kullandı.
Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:
'Srebrenitsa?da yaşanan soykırımı unutturmaya, hafife almaya veya inkar etmeye yönelik girişimlere de asla izin verilmemelidir. Öte yandan Bosna-Hersek halkının, geçmişte şahit oldukları onca acıya, adaletsizliğe ve hukuksuzluğa rağmen, komşularıyla barış ve huzur içinde bir arada yaşama noktasında sergiledikleri özverili çabalar gerçekten takdire şayandır. Bosna-Hersek?in etnik ve kültürel olarak zengin yapısının muhafazasının, barışa gölge düşürmeye çalışanlara verilecek en iyi karşılık olduğunu düşünüyoruz. Geleceğe umutla bakabilmenin yolunun yaşanan acıları unutmamak kadar güven, dostluk ve iş birliğini teşvik etmekten geçtiğine inanıyoruz. Bu vesileyle uluslararası toplumu, Bosna-Hersek?in bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve egemenliğini somut adımlarla desteklemeye; ayrıca ülkenin Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme çabalarını kolaylaştırmaya davet ediyoruz.'