Merkezi Cenevre'de bulunan kuruluştan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in, Al Jazeera televizyonun Kudüs'teki ofisinin kapatılması ve çalışanlarının akreditasyonun geri çekilmesine ilişkin kararı kınanarak, 'Bu karar, İsrail'in medya kuruluşlarına yönelik ihlallerini ciddi şekilde tırmandırmasıdır.' ifadelerine yer verildi.
İSRAİL'İN IRKÇI SALDIRILARI
Yeni kararın, 'İsrail makamlarının birey ve kurumlara yönelik ırkçı saldırılarından etkilenenlerin sadece Filistinliler olmadığını' ortaya çıkardığı belirtilen açıklamada, şu değerlendirmede bulunuldu:
'Kendisini demokratik bir devlet olarak tanımlayan İsrail, özgürlükler ve meşru kamuoyu araçlarına karşı Orta Doğu'daki baskıcı ülkelerin aktif bir ortağı.'
Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi, uluslararası toplumdan, medyayı siyasi müdahalelerden koruması ile İsrail'in, medeni ve siyasi haklara ilişkin uluslararası sözleşmenin güvence altına aldığı ifade özgürlüğüne saygı duymaya zorlanmasını istedi.
Açıklamada, ayrıca medya personeli ve yabancı medya kurumlarına yönelik nefret ve tahrik içerikli söylemlerinden dolayı İsrail hükümetindeki sorumluların yargılanması çağrısında bulunuldu.
İsrail İletişim Bakanı Eyüp Kara, bugün İsrail'e karşı tahrik içerikli yayın yaptığı gerekçesiyle Al Jazeera televizyonunun Kudüs ofisinin kapatılacağını açıklamıştı. Televizyonun kapatma tarihine değinilmeyen açıklamada, söz konusu kararın, İsrail'in 'Al Jazeera'nın ofislerini kapatan Arap ülkelerinin kararını' takip ettiği belirtilmişti.