IKBY tarafından referandumun Kerkük'te de düzenlenmek istenmesi kentteki Türkmen ve Arapları ciddi şekilde kaygılandırıyor.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) tarafından 25 Eylül'de yapılacağı açıklanan referandumun Kerkük'te de düzenlenmek istenmesi kentteki Türkmen ve Arapları ciddi şekilde kaygılandırıyor.
Kent sakinleri, AA muhabirine IKBY'nin tek taraflı referandum kararı hakkında açıklamalarda bulundu.
Kerkük'te market işleten Ömer Hüseyin, Türkmenlerin kentte referandum yapılmasına karşı olduğunu belirterek, şimdiden bir çatışma çıkabilir korkusuyla yaşadıklarını ifade etti.
Irak'ta mezhep çatışmaları ve ardından terör örgütü DEAŞ'ın ortaya çıkmasıyla bölgenin istikrara kavuşmadığını söyleyen Ömer, '(Referandum sebebiyle) Türkmen ve Kürtler arasında kardeş çatışmasının çıkmasından endişeliyiz.' diye konuştu.
Ömer, 'Muhtemel bir iç çatışmada silahsız tek taraf Türkmenleri koruyacak hiçbir güç yok. Daha önce Irak ordusu vardı ancak şimdi devlete bağlı hiçbir güvenlik gücü bulunmuyor.' dedi.
Türkmenler olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın referanduma ilişkin açıklamalarının kendilerini memnun ettiğini de belirten Hüseyin, Irak'ın toprak bütünlüğünü savunan Türkiye'den olumlu adımlar beklediklerini söyledi.
'Kerkük neden kötü ekonomiye sahip bir bölgeye bağlansın'
Kentin en eski bakırcılarından Yaşar Kazancı, referandumdan ötürü meydana gelen gerginliklerin özellikle son iki haftadır piyasayı olumsuz etkilediğini kaydetti.
Kazancı, 'Referandum tartışması bile piyasayı kötü etkilemeye yetti.' dedi.
Referandumun ancak siyasilere hizmet ettiğinden yakınan Kazancı, 'Kendileri için bu adımları atıyorlar. Ülkemizi bölmeye yönelik yapılan hareketlerdir.'değerlendirmesinde bulundu.
Kerküklü Arap Said Nizamettin ise, referandumu Türkmen kardeşleri gibi reddettiklerini dile getirerek şunları kaydetti:
''Merkezi hükümetin denetimindeki ve ekonomisi iyi olan Kerkük neden kötü ekonomiye sahip bir bölgeye bağlansın. Belli seviyedeki bir ekonomi ve sosyal istikrarımızı hiç kimsenin bozmaya hakkı yok. Arap ve Türkmenlerin karşı çıktığı bu referandumun Kerkük'te yapılacağına inanmak istemiyorum. Tüm tarafların rızası alınmadan bu adım başarılı olamaz.''
Kerkük İl Meclisi, 29 Ağustos tarihinde Türkmen ve Arapların boykot ettiği oturumda Kerkük'ün de IKBY'nin 25 Eylül'de düzenlemek istediği referanduma katılma kararı aldığını açıklamıştı.
IKBY Başkanı Mesut Barzani, 7 Haziran'da bazı siyasi partilerle yaptığı toplantı sonrası, Kerkük'ü de kapsayacak şekilde bağımsızlık referandumu yapılacağını duyurmuştu.
Kerkük'ün statüsü
ABD'nin 2003'te Irak'ı işgali sırasında Kürt güçleri, Kerkük'ü fiilen ele geçirmiş, kente yoğun bir Kürt göçü yaşanmıştı. 2005 yılında yazılan Irak anayasasının 140. maddesine göre, Kerkük'ün statüsü, devrik lider Saddam Hüseyin döneminde Kerkük'ten zorla göç ettirilenlerin geri dönmesi, ardından Kerkük'te nüfus sayımı yapılması ve kentin statüsü hakkında bir referanduma gidilerek nihai durumun belirlenmesi olarak öngörülüyordu. Ancak çeşitli nedenler ve anlaşmazlıklar sebebiyle bu madde henüz uygulanamadı.
Bağdat, Kerkük'ün idari olarak merkezi yönetime bağlı olduğunu belirtirken, Kürtler ve özellikle kentte hakimiyet süren Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB), Kerkük'ün IKBY'ye ilhak edilmesini talep ediyor. Türkmenler ise buna karşı çıkarak, Kerkük'ün özel bir statüye sahip olmasını istiyor. Kent nüfusu, büyük ölçüde Türkmen, Kürt ve Araplardan oluşuyor.