Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Mülki İdare Amirleri Toplantısı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) 'Türkiye zalim ile mazlumu savunanların ayrıldığı, maskelerin düştüğü bu süreçte küresel vicdanın sesi olmuştur. Türkiye, tüm algı operasyonlarına rağmen, Suriyeli kardeşlerine, din, dil, mezhep ve etn

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Türkiye zalim ile mazlumu savunanların ayrıldığı, maskelerin düştüğü bu süreçte küresel vicdanın sesi olmuştur. Türkiye, tüm algı operasyonlarına rağmen, Suriyeli kardeşlerine, din, dil, mezhep ve etnik köken ayırımı yapmadan sahip çıkarak, tüm dünyaya insanlık dersi vermiştir' dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki İkinci Mülki İdare Amirleri Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, kaymakamın gönlüyle ve kafasıyla 24 saat boyunca çalışan, teyakkuz halinde olan kişi olduğunu belirtti.

Devletin imkanları ve kurallarıyla, vatandaşın beklenti ve hassasiyetini en üst düzeyde buluşturabilen kaymakamın başarılı olacağını vurgulayan Erdoğan, 'Sizler kolay ve çok olan mazeret kapısı yerine, zor olan çözüm kapısını zorlamalısınız. Elbette ki hukuktan ve meşruiyetten ödün vermeyeceksiniz ama bu demek değil ki, önünüze çıkan sorunlar ve zorluklar karşısında eliniz, kolunuz bağlı oturacaksınız. Asla. Ya bir yol bulacaksınız ya bir yol yapacaksınız' diye konuştu.

- 'Eser üreten kaymakamlar'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nasıl bir kaymakam istediğini, 'Kendini mevzuat hazretlerine mürit yazdıran kaymakamın belki başı ağrımaz ama eseri de olmaz. Ben ilçelerimizde mazeret değil, eser üreten kaymakamlar istiyorum. Madem bulunduğunuz yerde devleti temsil gibi şerefli bir sorumluluk üstlendiniz, öyleyse bunun hakkını vermek zorundasınız' şeklinde ifade etti.

Kaymakamlara, sürekli murakabe altında olduklarını unutmama çağrısında bulunan Erdoğan, 'Sizleri milletimiz gözlüyor, muhtarlarımız takip ediyor, siyasetçilerimiz adım adım izliyor, İçişleri Bakanlığımızı, onun denetim mekanizmalarını saymıyorum, onlar ayrı. Kaymakamlarımızın başarıları da, başarısızlıkları da ilçeden il geneline, oradan bölgeye ve Türkiye'ye kadar her yerde biliniyor, konuşuluyor' değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan kendisine, gerek illere yaptığı gezileri sırasında, gerekse misafirleri aracılığıyla sürekli bilgi akışı olduğunu anlatarak 'Marifet iltifata tabidir diye güzel bir sözümüz var biliyorsunuz. Başarılı olan kaymakamlarımızı takdir etmek, buna karşılık aynı çabayı göstermeyenleri de tespit etmek durumundayız. Ben sizlere güveniyorum, her birinizin takdirlik çalışmalar ortaya koyduğuna da inanıyorum' dedi.

- 'Türkiye, tarihi bir imtihanı yüzünün akıyla veriyor'

Son günlerde Suriye kaynaklı krizin daha da derinleştiğini, Rusya'nın müdahalesiyle daha da çıkmaza girdiğini gördüklerine işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Sizlerin bir kısmının da il ve ilçelerde krizin insani ve güvenlik boyutuyla yüzleştiğinizi, mücadele ettiğinizi biliyorum. Sayıları 3 milyonu bulan sığınmacıya, yıllardır ev sahipliği yapan Türkiye, bu bakımdan tarihi bir imtihanı yüzünün akıyla veriyor. Ülkemiz ve milletimiz gerçekten 5 yıldır bu konuda insani görevini, komşuluk vazifesini ve uluslararası yükümlülüklerini hakkıyla yerine getirdi ve getirmeyi sürdürüyor.

Tarihimizin bize mirası olan, bizi biz yapan medeniyet değerlerimizi yaşattığımızı, biz şu 5 yılda tüm dünyaya gösterdik. Türkiye zalim ile mazlumu savunanların ayrıldığı, maskelerin düştüğü bu süreçte küresel vicdanın sesi olmuştur. Türkiye, tüm algı operasyonlarına rağmen, Suriyeli kardeşlerine, din, dil, mezhep ve etnik köken ayırımı yapmadan sahip çıkarak tüm dünyaya insanlık dersi vermiştir.'

- 'Birçok ikiyüzlülüğe şahit olduk'

Suriye meselesinin aynı zamanda bir çok ülke, siyasetçi ve kurum için de adeta bir turnusol kağıdı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, 'Biz bu süreçte birçok ikiyüzlülüğe de şahit olduk. Hatta çok yüzlülüğe şahit olduk. Şu ana kadar yapmış olduğumuz ödeme 10 milyar dolara yaklaşmıştır. STK'larımızın, belediyelerimizin yaptıklarını söylemiyorum, sadece milli bütçeden yapılanları söylüyorum' ifadelerini kullandı.

Kendi halkına karşı savaş yürüten rejim tarafından, terör örgütlerinin desteklendiği, terörle mücadele altında kirli hesapların hayata geçirildiği bir dönemin yaşandığını ve Batı'nın bu duruma hala sessiz kaldığının altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

'Yapılan toplantılar var, bu toplantılardan bir netice çıkıyor mu? Hayır. Rusya, şu anda 500 bine yakın insanın ölümüne neden olan katil, zalim Esed'in yanında yer almak suretiyle, o da kendi kimliğini ortaya koymuştur. Şu andaki süreçte yağdırdığı bombalarla, o da çok açık net ortada, çok ciddi bir insanlık suçuna ve bir savaş suçu işlemekle karşı karşıyadır. Ne diyor Birleşmiş Milletler, 'eğer tespit edilirse, belirlenirse bu bir savaş suçudur' diyor. Daha ne arıyorsunuz, işte buyurun hastaneler bombalanıyor ve o kuvözlerin içerisindeki fotoğrafları, resimleri görmediniz mi? Gönderin elemanlarınızı oralarda yerinde incelemeleri yapsınlar. Şu anda PYD'ye, YPG'ye hala terör örgütü diyemeyen veya demeyen, 'YPG'ye desteğimiz sürecektir' diyen Amerika'yı da anlamakta zorlanıyorum.'

(Sürecek)