Bağımsız Bosna Hersek'in ilk cumhurbaşkanı Aliya İzetbegoviç'in hayatının son yıllarında doktorluğunu yapan Prof. Dr. Enver Raljevic, merhumun son yıllarını ve ortak anılarını anlattı.
Aliya İzetbegoviç'in her zaman kendisini görevine adadığını ifade eden Raljevic, 'Sağlığını her zaman ikinci plana atardı. Kendine dikkat etmesini söylediğimde, 'daha önemli işleri' olduğunu söylerdi. Ölümü çok düşünmezdi. Hastalığına rağmen sürekli çalışırdı' dedi.
Aliya'nın bilge bir siyasetçi olduğunu vurgulayan Raljevic, 'Otoriter bir kişilikti. Hiç kimse sözünden çıkmazdı' ifadelerini kullandı.
'Pencelerde cam yerine folyo vardı'
2003 yılında vefat eden Aliya'nın, ilk olarak 1996'da geçirdiği kalp krizinin ardından hastaneye getirildiğini anlatan Raljevic, o dönem savaşın hemen akabinde olması nedeniyle hastanenin son derece kötü koşullara sahip olduğunu söyledi.
Pencerelerde cam yerine folyolar bulunduğunu aktaran Raljevic, 'Aliya getirildiğinde bayramın ikinci günüydü. Çok hastaydı. Yoğun bir tedavi programı uyguladık. Ertesi gün biraz daha iyiydi. Ülkedeki uluslararası kurumların doktorları gelip yurt dışında tedavi olmasını önerdi. Aliya ise Bosnalı doktorlara güveninin tam olduğunu, savaşta terk etmediği ülkesini şimdi de terk etmeyeceğini söyledi' diye konuştu.
'Kilim ve seccade getirtti'
Doktor Raljevic, İzetbegoviç'in yoğun bakımdaki birkaç günden sonra odaya alındığını hatırlatarak, 'Odanın pencerelerinde cam yoktu, cam taktırdık. Kaldığı odada ibadetlerini yerine getirmek istiyordu. Kilim ve seccade getirtti' dedi.
Oğlu Bakir'in de yan odada kaldığını anımsatan Raljevic, Aliya'nın ailesi ve yakınlarının yanı sıra siyasilerle de görüşmeye devam ettiğini, sürekli irtibatta olduğunu aktardı.
1996'dan vefat ettiği 2003 yılına kadar Aliya'nın doktorluğunu yapan Raljevic, bu süreçte onunda farklı konularda sohbet ettiklerini söyledi.
'Savaşı konuşurduk'
Aliya ile sık sık savaş hakkında da konuştuklarını söyleyen Raljevic, 'Bosna Hersek'in geleceği hakkında da istişare ederdik' dedi.
Raljevic, Aliya'nın 2000 yılında cumhurbaşkanlığındaki görevinden ayrılmasının ardından evinin bir katında tek başına kaldığını hatırlatarak, 'Hastalığını göz önünde bulundurarak yalnız kalmaması gerektiğini söylemiştim. Ancak yanında kimseyi istemiyordu. 2003 yılında bir gece başı dönüp düşünce 5-6 kaburgası kırılmış, iç kanamaya neden olmuştu. Aliya'nın göğüs boşluğundan bir litre kan çıkarılmıştı. Uzunca bir süre ortopedide yatmış, iyi bir bakım görmüştü. Kendisini iyileştirmeyi başarmışlardı ancak kalp krizinden oldukça zarar gören kalbi daha fazla dayanamadı' dedi.
Son ziyaretçisi Cumhurbaşkanı Erdoğan'dı
İzetbegoviç'in hastaneye yattıktan sonra çok ziyaretçisi olduğunu aktaran Raljevic, 'Aliya'nın vefatının yaklaştığını ailesine bildirdikten birkaç gün sonra ziyaretine Recep Tayyip Erdoğan geldi. Aliya o gün ayrı bir dirençliydi' ifadelerini kullandı.