Can Azerbaycan?ımızın bağımsızlığa kavuşmasının 26. Yıldönümündeyiz.
Bir millet iki devlet olarak gönül bağıyla birbirimize kenetli olduğumuz can kardeşlerimizin 18 Ekim 1991?de kazandıkları bu bağımsızlığın ilelebet sürmesini can-ı gönülden temenni ediyor, sevinçlerine ortak olduğumuzu belirtiyorum.
Sevinçte ve acıda kader birliği içinde olduğumuz can kardeşlerimizle bağımızın her alanda güçlenerek devam etmesi en büyük arzumuzdur. Türk milletine karşı kadim korkuların yeniden depreştiği ve hemen her alanda bizleri yalnızlaştırmaya çalışanlara inat can kardeşlerimizle aramızdaki bağları daha da güçlendirmemiz, ortak geleceğimiz adına en güvenilir yol olacaktır.
Elbette bunun için çok yönlü adımlar atmak ve bunu bir devlet politikası haline getirerek söylemden öte güçlü projelerle desteklemek lazım.
Eğitim ve kültür politikalarımızdan basın yayın dünyasına, sivil toplum örgütü çalışmalarından üniversite kürsülerine kadar hemen her alanda bu konuya eğilmeli, nesillerimizi bu hususlarda bilinçli bir şekilde eğitmeli, ortak çalışmalara hız verilmeli ve kardeşlerimizle kader birliğimizin kilometre taşları adım adım özenle döşenmelidir. Zira bizim acımızı yine en iyi biz anlayabilir ve acımızı da sevincimizi de en iyi biz paylaşabiliriz.
Celal Bayar Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi Salonu?nda Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Manisa Şubesi tarafından düzenlenen ?Türk Dünyası?nda İz Bırakanlar; Bahtiyar Vahapzade ? Abdurrahim Karakoç Şiirleri ve Türküleri Gecesi Programı? bu anlamda çok önemli bir adım olmuştur.
Azerbaycan?dan gelen sanatçılarla Kültür ve Turizm Bakanlığımız sanatçılarının, milletimizin ortak değerleri olan Vahapzade ve Karakoç?un eserlerini okuyup seslendirdikleri anlamlı geceyi başta TRT ve Azerbaycan devlet kanalları olmak üzere yerel ve bölgesel TV kanalları da canlı yayınlanarak bu ortak sevincimizi bütün Türk dünyasıyla paylaşmamızın yolunu açmışlardır.
Usta sanatçılarımızdan Ahmet Yenilmez?in sunuculuğunu yaptığı geceye, kardeş iki ülkenin milli marşlarının söylenmesiyle başlanması; Konuşmasına 'şairler susarsa millet de susar' diye başlayan Türkiye Azerbaycan Dostluk Grubu Başkanı ve Adana Milletvekili Necdet Ünüvar?ın,? gençlik yıllarımda Hazar kıyılarında balık yemeyi hayal ediyordum, şimdi de Karabağ'da kebap yemeyi hayal ediyorum?, diye devam etmesi, Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer?in samimi ve duyarlı teşekkür konuşması, sanatçıların ve orkestraların üstün performansları, gündeme dair Kerkük?ün kadim türküsü olan 'Altın Hızma Mülayim'in yanında 'Çırpınırdı Karadeniz' türküsünün de hep bir ağızdan söylenerek bütün Türk Dünyasına selam ve mesaj gönderilmesi bu güzel programın en dikkat çekici sahneleriydi.
Elbette bu programın iki yıldız isminden özellikle bahsetmem gerekecek.
Bunlardan birisi, programın yahşi geçmesini dileyerek sözlerine başlayan TDED Manisa Şube Başkanı ve AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ?dır.
Doç. Dr. Selçuk Özdağ, kurtuluş mücadelesi verdiğimiz yıllarda Azerbaycan?da Bakü?den yükselen Azerbaycan?ın ilk devlet başkanı Mehmet Emin Resulzade?nin ?bir kez yükselen bayrak bir daha inmez? diyerek bağımsızlığımıza verdiği güçlü desteği hatırlattı ve bütün salonu duygulandırdı. Bunun yanında, Türk dünyası olarak birlikte hareket etmemizin, bunun kültürel altyapısını kurmamızın öneminden bahsederek Nevzat Köseoğlu?nun söyleminden hareketle ?yarın mahşer gününde birbirimizi türkülerimizle tanıyacağız inşallah? diye sözlerini tamamladı.
Selçuk Özdağ Hoca, Türk dünyasının sorunlarına en az ülkemizin sorunları kadar duyarlı ve bir o kadar da muzdarip bir yürek. Bilgi birikimi, heyecanı, çalışma azmi ve vefasıyla hem bulunduğu şehre hem de Türk dünyasına değer katmaya devam ediyor.
Programın yıldız isimlerinden birisi de konuşmasına, 'Azerbaycan'dan size selam getirmişiz' diye başlayan Azeri Milletvekili Ganire Pashayeva idi. ?En büyük sevda vatan ve devlet sevdasıdır. Her şeyimizden vazgeçeriz ama vatan ve devletimizden asla? diyerek bütün şehitlerimizin önünde eğilen bu zarif milletvekilini dinlerken duygulanmamak mümkün değil. Türk dünyasının sorunlarını her şeyin önünde gören, bilgi birikimi, samimiyeti ve duyarlılığıyla etrafına ışık saçan bu hanımefendinin Türk dünyası için ne büyük bir şans olduğunu özellikle ifade etmem gerekir.
Şehzadeler şehrinin kültürel mirasını gezerken tarihi eserlerimizin her bir ayrıntısına aşk derecesinde ilgi duyması ve bunları ayrıntılarıyla biliyor oluşu Ganire Pashayeva?nın ne kadar bizden ve bir o kadar da bizi aşan bir bilgeliğe sahip olduğunu hayranlıkla seyrettim.
Türk dünyasının böyle birikim sahibi bilge hanımlara ve duyarlı yüreklere çok ihtiyacı var. Güneşli bir sonbahar gününde Manisa?da, Ganire Pashayeva?nın Türkolog yazar Meryem Aybike Sinan?la yaptığı Türk dünyasına dair sohbetler esnasında pek çoğumuzun haberdar olmadığı ince ayrıntıların ve küllenmiş hakikatlerin gün yüzüne çıkışına şahitlik etmenin mutluluğunu yaşadık iki gün boyunca.
Pek çok yazar, akademisyen ve sanatçının bu anlamlı program vesilesiyle buluştuğu Şehzadeler Şehri Manisa?da iki gün boyunca entelektüel sohbetlerin, dostlarla hasret gidermenin ve bir tatlı huzurun zırhına bürünmenin verdiği mutlulukla vedalaştık sultan şehirle.
Gönül heybemizi kardeşlik duygularıyla doldurmamıza vesile olan bütün dostlara selam olsun.
Mürsel Gündoğdu AŞKOLSUN MANİSA!Şehzâdeler şehri Manisa?da bir güzel gece yaşadık. Şiirlerle, türkülerle Türk dünyasına selâm gönderdik; gelen selâmları başımızın gözümüzün üstüne aldık. Kulaklarımızın pası silindi.
Azerbaycan Cumhuriyeti?nin bağımsızlık haftası münâsebetiyle Manisa Dil ve Edebiyat Derneği tarafından Süleyman Demirel Kültür Merkezi?nde düzenlenen Bahtiyar Vahapzâde ve Abdurrahim Karakoç?u anma programı, millî marşlarımızla başladı. Dilimizle değil, yüreğimizle söyledik.
Gecenin fikir babası ve emekçisi, Dil ve Edebiyat Derneği Manisa Şube Başkanı Selçuk Özdağ, açılış konuşmasında, Söğüt Ağabey?in, ?Mahşerde birbirimizi türkülerimizle tanıyacağız? sözünü hatırlatarak, ?Aşkolsun! Bu gece yahşi olsun, güzel olsun!? temennisinde bulundu. Arkasından söz alan Ak Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar, bizi gençlik yıllarımıza götürdü. ?Gençken Hazar?ın kıyısında balık yemeği hayâl ederdik. Çok şükür bu hayâl, gerçek oldu. Şimdi Karabağ?da kebap yemeyi hayâl ediyoruz.? dedi.
Aşk olsun Necdet Ünüvar?a! ?Gençlere rüya gördürme? geleneğini mîras almış. İstanbul?da Türk Edebiyatı Vakfı?ndaki sohbetlere gittim bir an. Kulaklarımda ?Haydar Baba?? Ahmet Kabaklı, teybi açmış, Şehriyar?ın sesinden yapılan kaydı, bize dinletiyor. Allah rahmet eylesin. Bize ne güzel hayâller kurdurdular.
Ganire Paşayeva, her zamanki zarâfeti ve bilgisiyle hepimizi mest etti. Bütün şehidlerimizi saygıyla anarak, savaşın sâdece cephede değil, kültürde de yapıldığını ve kültür cephesinde savaşan şehidlerimizi de hatırlattı. Ona da aşkolsun!
Manisa Vâlisi Hakan Güvençer?e de aşkolsun! Misâfirlerini güle güle ağırladı.
Nihâyet şiirler, türküler başladı. Programın sunucusu Ahmet Yenilmez?in, sanatçıların enfes yorumlarına, ?of of of?deyişine yüreğimizle ve alkışlarımızla iştirak ettik. Mihriban?da salon coştu. Kerkük?e selâm vermeden olur mu? ?Altın Hızma Mülâyim?i hep bir ağızdan söyledik. Böyle bir gece neyle taçlanır? Elbette ?Çırpınırdın Karadeniz?le.
Türkülerde öyle kendimden geçtim ki uyuduğumu zannedenler olmuş. Oysa ben, bir asır geriye gittim. Nuri Paşa?nın Bakü?ye girişine? Kafkas İslâm Ordusu?na? Bakü hemen ele geçirilemeyince şehirdekilerden Nuri Paşa ordusuna gönderilen mektupta ne yazıyordu?
?Türk adını büyüten Çanakkale, Kutülamâre, Galiçya, Romanya?dan sonra Kafkasya gelecek ve Bakû şehri de yiğitlik tâcının bir elmas taşı olacaktır. Al Bakû?yü! Vatanına bir altın armağan yap!?
Seneye Kafkas İslâm Ordusu?nun Bakü?ye girişinin yüzüncü yılı. Çanakkale?yi, Kutülamâre?yi andığımız gibi, bu zaferi de lâyıkıyla hatırlamalıyız. Hatırladıkça kendimize geleceğiz. Boraltan?a yaktımız ağıtlar buluşacak. Evet biz, mahşerde birbirimizi türkülerimizle tanıyacağız ama bizim, bu dünyada birbirimizi hiç kaybetmememiz lâzım.
Azerbaycanlı sanatçılardan Gülbeyaz ve Gülyanak Mehmedova sahneye çağrıldığında yüzümde güller açtı. Bâbür Şah?ın kızlarının isimleri aklıma geldi: Gülrenk, Gülbeden, Gülçehre. Yanımda oturan kızım Gülbün'e baktım.
Hindistan?dan Balkanlara kadar, kızlarına ?gül? adını veren bir milletin çocuklarını hangi sınır ayırabilir?
Manisa Dil ve Edebiyet Derneği'ne aşkolsun! 'Türk Dili Yılı'nda gerçekten yahşi oldu. Mürüvvete endâze olmaz; en kısa zamanda Rumeli Türküleri için de bir araya gelmeyi diliyoruz.
Kerime Yıldız
Manisa?da edebiyat zirvesi
Cumartesi akşamı Manisa?daydık.
Manisa Dil ve Edebiyat Derneğinin ukdesinde ve Türkiye Azerbaycan Dostluk platformunun işbirliğiyle ?Türk Dünyasında İz Bırakanlar? adlı muhteşem programı izleme fırsatını bulduk.
Dil -Edebiyat Derneği Manisa Şube Başkanı ve Ak Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Ganire Paşayeva ?nın önderliğinde gerçekleşen programda ünlü şairimiz Abdürrahim Karakoç ile Azerbaycan?ın milli şairi Bahtiyar Vahapzade?nin şiirlerinden besteler dinledik.
İki devlet tek millet olmanın en anlamlı, en muhteşem, en tarifsiz ve en mutena buluşma noktasıydı Manisa. Bahtiyar Vahapzade?nin Manisa?da anılması kadar Abdurrahim Karakoç?un Azerbaycan?da hatırlanması Gaspıralı İsmail?in ?Dilde, fikirde, işte? birlik hayallerinin gerçek olması değil de neydi acaba?
Ak Parti Manisa Milletvekili Doç.Dr. Selçuk Özdağ?ın Manisa?daki gayretlerini ve çabalarını yakından görme şansını da elde ettiğimiz programa pek çok milletvekili katıldı. Denizli Milletvekili Dr. Sema Ramazanoğlu, Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Adana Milletvekili Necdet Ünüvar ve çok sayıda partili katıldı.
Doç. Dr. Selçuk Özdağ ülkücü tandanslı bir milletvekili. 12 Eylül darbesinde 7 yıl mahpusta yatmış çilekeş bir vekilimiz. Daha sonra Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile siyaset yapmış. Davasından zerre kadar şaşmamış vefalı bir dava ve düşünce adamı. Düşünen, yazan, üreten, kültüre, sanata, arka çıkan hakikatli bir münevver ve farklı bir siyasetçi... Manisa?da çok seviliyor, hatırı sayılır bir karşılığı var ve çok çalışıyor. Haftanın pek çok gününde seçim bölgesinde hemşehrilerine hizmet veriyor. İlçe ilçe, kasaba kasaba, köy köy insanların kapısını çalıyor, dertlinin derdine deva olmaya çalışıyor, insanlar kendisine ?Baba? diye sesleniyorlar! Müşvik ve vefalı bir insan?
Selçuk Özdağ, Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Ganire Paşayeva ile Türk dünyasına kandil olmuş Türk büyüklerini böyle bir gecede yâd ederken açıkçası duygulanıyorum. Siyasi kişiliklerin edebiyat dünyasına el atması, büyük şölenlerle Türk?e mahsus müzik ve edebiyat dünyasını gündeme getirme gayreti açıkçası ayakta alkışlanası bir çabadır.
Ganire Paşayeva sadece Azerbaycan değil, Türkiye?nin de vekilidir. Gittiği bütün ülkelerde Türkiye lehine açıklamaları olan, Türkiye için yüreğini ortaya koyan, duruşu olan büyük bir isimdir. Türk Dünyasının yıldızı gibi parlayan bu asil kadının her cümlesinde Türkiye hayranlığı, Türkiye sevdasını görmek hem sevindiriyor hem de düşündürüyor. Düşündürüyor zira bütün Türk Dünyasına nüfuz eden bizim de Ganire Paşayeva?larımız olmalıydı diye hayıflanıyorum.
Ancak biliyorum ki Sevgili Ganire Paşayeva Türk Dünyasının Bilge kadını ve hepimizin vekili. Türkiye?nin ve bütün Türk dünyasının gönül ve kültür elçisi... Allah bu ışıltılı kadını korusun ve gözetlesin inşallah.
İki büyük şairin bestelenmiş şiirlerinin her iki ülke sanatçıları tarafından okunması ise bir başka güzeldi.
?Soranlara ben bu yurdun
Anlatayım nesiyim
Ben çiğnenen bir ülkenin
HAKK bağıran sesiyim?
Diyen ünlü Azerbaycanlı şair Ahmet Cevat Ahundzade?nin ?Çırpınırdı Karadeniz? adlı o ünlü şarkının iki ülke bayraklarının dalgalandığı bütün salon tarafından söylenmesi ise görülmesi gereken bir tabloydu.
?Veten eşgi her eşgiden ezeldir,
Menim elim, menim dilim gözeldir.
Öz canımdır, öz anamdır Vetenim,
Azerbaycan, men seninem, sen menim.?
Diyen Bahtiyar Vahapzade?
Ve
?Ellerin yurdunda çiçek açarken
Bizim ele kar geliyor gardaşım
Bu hududu kimler çizmiş gönlüme
Dar geliyor dar geliyor gardaşım?
Diyen Abdürrahim Karakoç arasında sadece hudutlar vardır.
Türk Milleti olmak işte buydu tam olarak.
?Türk?üz türkü çağırırız? denilen yer oldu Manisa.
Bir taraftan Azerbaycan?da yaşamış bir şairin şiirleri bir yandan Abdürrahim Karakoç şiirleri Türk?ün AVAZ?ı olup bütün Türk dünyasına ulaştırıldı TRT tarafından. İşte budur diyorum, kültürel işbirliği böyle gelişir, kültür geliştikçe fikirsel yaklaşımlar başlar, fikirsel yaklaşımlar her türlü yakınlaşmayı doğurur!
Rahmetli Alpaslan Türkeş?in en büyük isteklerinden biriydi ?Dış Türkler Bakanlığı? adında bir bakanlığın kurulması. Bu bakanlık umuyoruz ki er ya da geç mutlaka kurulacaktır ve bütün Türk Dünyasının eli, kulağı, sesi ve düşüncesi olacaktır.
Bu güzel programı hazırlayanlardan Allah razı olsun.
Meryem Aybike Sinan (Haber7)