CHP Bursa Milletvekili Sarıbal,maden arama faaliyetlerine ilişkin açıklama yaptı

CHP Bursa Milletvekili Sarıbal,maden arama faaliyetlerine ilişkin açıklama yaptı

'Sarayın iki yıldaki toplam harcaması için 39 bin dekar alanı, dünyanın en harika su kaynaklarının, orman kaynaklarının olduğu bölgeyi madene açıyoruz'

 

 CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa'da maden arama faaliyetleri için askıya çıkarılan Çevre Düzeni Planı Değişikliğine ilişkin, 'Sarayın iki yıldaki toplam harcaması için 39 bin dekar alanı, dünyanın en harika su kaynaklarının, orman kaynaklarının olduğu bölgeyi madene açıyoruz.' dedi.

Sarıbal, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, altın tekellerinin Bursa'ya gözünü diktiğini belirterek, büyükşehir belediyesinin Kültür ve Turizim Bakanlığı kararı doğrultusunda, Mustafakemalpaşa ilçesi Kömürcükadı Köyü mevkisindeki yaklaşık 39 bin dekarlık alanda maden çıkarılabilmesi için Çevre Düzeni Plan Değişikliğini 1 ay süreyle askıya çıkardığını  anlattı.

Bölgenin orman, tarım ve turizim alanı olmaktan çıkarılarak maden arama alanına dönüştürüldüğünü savunan Sarıbal, bölgedeki altın ve gümüş cevherinin işletilmesi sonucunda 3,5 milyar liralık katma değer oluşacağının söylendiğini aktardı.

Sarıbal, 'Bursa'da, 3,5 milyar lira için 39 bin dekar meşe, selvi, çam ormanı, tarım alanı, sıcak su bölgesi tamamen tahrip ediliyor. Sarayın iki yıldaki toplam harcaması için 39 bin dekar alanı, dünyanın en harika su kaynaklarının, orman kaynaklarının olduğu bölgeyi madene açıyoruz.' ifadelerini kullandı. 

Plana 19 Kasım'a kadar itiraz edeceklerini ve dava açmayı planladıklarını açıklayan Sarıbal, '3-5 yıl saraya tasarruf yaptırın o para yerine gelir. Bunun için ormanları yok etmenize gerek yok. Bu coğrafyanın zehirle buluşmaması için elimizden gelen demokratik, hukuksal süreci sonuna kadar sürdüreceğiz.' diye konuştu. 

Dışişleri Bakanlığının ABD'de tutuklu yargılanan, ancak avukatlarının '5 gündür haber alamıyoruz' dediği Rıza Sarraf'ın durumuna ilişkin Washington yönetimine yazılı bir nota verdiğinin anımsatılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine Sarıbal, Sarraf meselesini gerçek durumundan başka bir yere evirebilmek için 'Sarraf'ın hayatından, güvenliğinden endişeliyiz.' denildiğini ve algı operasyonu yapıldığını iddia etti.