Türkiye?de kadın olmak zordur! Bunu ülkemizdeki her kadın tescillemiştir. Tarihe baktığımızda kadının kocası üzerine bağlı bir hayatı olmasından ziyade dikkat çeken bir anekdotla karşılaşıyoruz. Kadın kocasının izni olmadan çalışamıyor bile!
Kadının kocasına o kadar bağımlı bir hayatı varki; ondan izinsiz çalışamıyor bile. Kulaklarınıza inanamayacaksınız ta ki bu izin 29 kasım 1990 yılında kaldırana kadar. Çok uzak değil sadece 27 yıl önce!
Hikayesi ise bir o kadar ilginç!
KADIN KOCASININ İZNİ OLMADAN ÇALIŞABİLİR Mİ?
Türk Medeni Kanununun 159. Maddesinin yani özetle ?kadın kocasının izni olmadan çalışamaz? maddesinin kaldırılması, İzmir?de yaşayan karı kocanın arasında çıkan anlaşmazlık sonucu meydana geliyor.
Halk müziği icra eden sanatçı bir kadın, kocasının kendisini âdeta ?pazarlayıp sömürmekte? olduğunu savunuyor . İzmirli kadın bu sömürüyü önlemek için boşanma davası açıyor. Davanın devam ettiğini sırada koca itiraz ediyor ve diyor ki; ?ben ona çalışma izni vermedim,eski izni de geri alıyorum.?
Halbuki koca daha önce karısının çalışmasına bir şey dememiş.
Bunu üzerine İzmirli kadının tepesi atıyor. Kadın 14.4.1990 günü dava dilekçesinde, kocasının açık veya dolaylı izni ile bir iş veya sanatla uğraşabileceğini ve kocanın izinden kaçınması durumunda iznin hâkim tarafından verilebileceğini hükme bağlayan Medeni Kanun?un 159. maddesinin Anayasa?nın 10. maddesine aykırı olduğunu, çünkü bu madde ile erkeğe ayrıcalık tanındığını, cinsiyeti dolayısıyla kadının kocaya köle yapıldığını savunuyor. Kadını dinleyen mahkeme, bu savların ciddi olduğu kanısına vararak Medeni Kanunun 159. maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi?nin yolunu tutuyor.
İPTALİ İSTENEN YASA KURALI:
1.c) Karının meslek veya sanatı
?Madde 159. ? Karı koca mallarını idare için hangi usulü kabul etmiş olursa olsun karı, kocanın sarahaten veya zımnen müsaadesi ile bir iş veya sanatla iştigal edebilir.
Kocanın izinden imtinaı halinde karı, kendisinin bir iş veya bir sanat ile iştigal etmesi birliğin veya bütün ailenin menfaati icabı olduğunu ispat ederse, bu izin, hâkim tarafından verilebilir.
Koca, karısının bir iş veya sanat ile iştigalden men ettiği takdirde keyfiyet kâtibiâdil marifetiyle ilân edilmedikçe, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etmez.?
DAYANILAN ANAYASA KURALLARI:
1- ?Madde 10.- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasİ düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.?
2- ?Madde 49.- Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.
Devlet, işçi-işveren ilişkilerinde çalışma barışının sağlanmasını kolaylaştırıcı ve koruyucu tedbirler alır.?
3- ?Madde 50.- Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz.
Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartlan bakımından özel olarak korunurlar.
Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.
Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir.?
SONUÇ:
17.2.1926 günlü, 743 sayılı ?Türk Kanunu Maddesi? nin 159. maddesinin Anayasa?ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
29.11.1990 gününde oy birliği ile karar verildi.
Her ne kadar resmiyette bu izin kaldırılsa da aslında toplumda kabullenilmiş, genel bir hüküm gereği iş yine koca da bitiyor. Ataerkil bir toplum olduğumuz için formaliteden de olsa yine kocasan izin alınıyor, o izin vermezse aile reisinin rızası yoksa olmuyor.
Erkek egemen bir dünyada yaşıyoruz maalesef. Evde de işte de aynı?
Ama koca evin yükünü de yüklenen yine bir KADIN. İş yerinde amansız çalışan da yine bir KADIN. Acaba biz mi yükleniyoruz kendimize bu kadar? Yok sa bize mi yükleniliyor o kadar?
HABER:YASEMİN ALTUN