Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD'nin tek taraflı olarak alacağı kararın endişe verici olduğunu ifade etti. Endişelerini telefonda Donald Trump'a ileten Macron, Kudüs'ün statüsünün, Filistin ve İsrail arasındaki barış görüşmelerinde ele alınması gerektiğini vurguladı.
Avrupa Birliği 'Birlik, Kudüs'le ilgili kararın ciddi sonuçları olacağını düşünüyor' açıklamasını yaptı. Kararın dünya kamuoyunda yankı uyandırabileceğini belirtti.
BM Genel Sekreteri Guterres, 'Kudüs, BMGK ve BM Genel Kurul kararları temel alınarak, iki taraf arasında doğrudan görüşmeler yoluyla en son çözülmesi gereken bir konudur' değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa birliği de 'Birlik, Kudüs'le ilgili kararın ciddi sonuçları olacağını düşünüyor' açıklamasını yaptı. Kararın dünya kamuoyunda yankı uyandırabileceğini belirtti.
Mogherini, yaptığı yazılı açıklamada, AB'nin tutumunun değişmediğini ifade ederek, müzakereler yoluyla iki tarafın da beklentilerini karşılayacak şekilde ve Kudüs'ün gelecekte iki devletin de başkenti olmasını sağlayan bir çözümün bulunması gerektiğini vurguladı.
Gerginliğin engellenmesi için AB'nin sahada ve bölgedeki tüm taraflara itidal çağrısında bulunduğunu kaydeden Mogherini, direkt ve anlamlı müzakerelerin başlatılması için ortam oluşturulmasına odaklanılması gerektiğinin altını çizdi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, ABD Başkanı Donald Trump?ın Kudüs?ü İsrail?in başkenti olarak tanımasıyla ilgili açıklamasından dolayı ciddi endişe duyduklarını belirtti.
'AB, BMGK kararlarına uyacak'
Mogherini, 'AB ve üye ülkeler, Kudüs'e ilişkin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 478 sayılı Kanunu uyarınca varılan uluslararası görüş birliğine saygı duymaya devam edecek ve Kudüs'ün statüsü belirlenene kadar diplomatik temsilciliklerinin yerleri konusunda değişikliğe gitmeyeceklerdir.' değerlendirmesinde bulundu.
AB'nin, İsrail, Filistin ve müttefikleriyle konuya ilişkin irtibatta kalacağını vurgulayan Mogherini, Birliğin barış sürecini desteklemeye devam edeceğini belirtti.
'AB ciddi endişe duyuyor'
Mogherini, 'AB, bugün ABD Başkanı Donald Trump'un Kudüs'e ilişkin açıklamasından dolayı ve bunun barış süreci üzerindeki olası yansımaları hakkında ciddi endişe duyuyor.' vurgusu yaptı.
AB'nin iki devletli çözüme güçlü destek vermeye devam ettiğini kaydeden Mogherini, müzakerelerle elde edilecek iki devletli çözümün iki tarafın da beklentilerini karşılayacağını belirtti.
Mogherini, 'İki devletli çözüm, İsraillilere ve Filistinlilere hak ettikleri kalıcı barış ve güvenliği sağlamanın tek gerçekçi yolu.' ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Trump, bu akşam düzenlediği basın toplantısında, BM Güvenlik Konseyinin 1980 yılında İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhak ederek başkent ilan etmesini geçersiz sayan 478 sayılı kararına rağmen, 'Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti olarak tanıma zamanı geldi.' ifadesini kullanmıştı.
Trump, ayrıca Dışişleri Bakanlığına, ülkesinin Tel Aviv'deki büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması için hazırlıklara başlaması talimatı verdiğini açıklamıştı.
Almanya karara destek vermediğini açıkladı
Almanya Başbakanı Angela Merkel, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kararını desteklemediklerini açıkladı.
Hükümet sözcüsü Steffen Seibert sosyal medya hesabından Merkel'in, ''Almanya hükümeti ABD'nin Kudüs tutumunu desteklemiyor. Çünkü Kudüs?ün statüsü iki-devletli çözüm çerçevesinde belirlenmelidir'' ifadesini paylaştı.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel de önceki gün Brüksel'de yaptığı açıklamada Kudüs'ün, İsrail'in başkenti olarak tanınması ihtimalinden, birçok ülke gibi Alman hükümetinin de endişe duyduğunu söylemişti.
Gabriel, 'Birçok üye ülke (AB üyesi), Kudüs'ün, İsrail'in başkenti olarak tanınmasının krizi yumuşatmayacağından, aksine daha da körükleyeceğinden endişe duyduğunu ifade etti. Bu bizim için de geçerli.' ifadelerini kullanmıştı.
'İlhakı tanımakla eşdeğer'
İsviçre-Filistin Toplumunun resmi internet sitesinden yapılan açıklamada da Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kınandı.
'Başkan Trump seçim vaadini yerine getirerek tüm Hristiyan Siyonistleri tatmin ediyor.' ifadesine yer verilen açıklamada, bu kararın Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin 1980'de kabul ettiği 478 sayılı kararın açıkça ihlali anlamına geldiği belirtildi.
Açıklamada, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararının 'İsrail'in Kudüs'ü ilhakını kesin olarak tanımakla eş değer' olduğuna dikkat çekildi.