FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığının Beştepe Karargahı'ndaki eylemlere ilişkin 244 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığının Beştepe Karargahı'ndaki eylemlerle ilgili 244 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde görülen duruşmada sanıklar, avukatları ve müştekiler hazır bulundu.
Savunma yapan eski üsteğmen Mutlu Kıratlı, astsubay olarak mesleğe başladığını, subaylık sınavını kazandığı 2010'dan sonra da subay olarak görevine devam ettiğini bildirdi.
Astsubaylığı kazanmasında ve subaylığa geçişinde FETÖ'nün etkisinin olmadığını savunan Kıratlı, darbe girişiminden önce Jandarma Genel Komutanlığında Personel Yönetim Plan Yönetim Dairesinde görevli olduğunu anlattı.
'Darbeyi FETÖ yaptı'
Darbe girişiminin yaşandığı akşam, askeri hareketliliğin başlamasından sonra amirlerinin bilgisi dahilinde teğmen Ümit Yolcu ile görevli olduğu birliğe gittiğini beyan eden sanık Kıratlı, burada terör saldırısı olabileceğine ilişkin söylemler olduğunu öne sürdü.
Bu sırada şube müdürü Kurmay Binbaşı Kadir Söylemez'in emriyle silah aldıklarını ifade eden Kıratlı, silah sesleri gelmesi üzerine 9. kata çıktıklarını, bir süre sonra da şube müdürü Söylemez'in Başbakan Binali Yıldırım'ın darbe girişimi olduğuna yönelik televizyonlardaki açıklamalarını kendisine aktardığını dile getirdi.
Pencereden dışarıya baktığında vatandaşların toplanmaya başladığını gördüğünü ve çatışma yaşandığını bildiren Kıratlı, gece boyunca silah kullanmadığını ve aleyhine olan hususları kabul etmediğini söyleyerek tahliye ve beraat talebinde bulundu.
Kıratlı, iddianamede de yer alan 11 Ağustos 2014'ten sonra FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğu tespitini de kabul etmedi.
Sanık Kıratlı, darbe girişimini kimin yaptığına ilişkin soruya, 'Darbeyi FETÖ yaptı. Elebaşı Fetullah Gülen karşımda olsa Allah belanı versin derim, kafasına sıkarım.' cevabını verdi.
'Darbeye ben de karışmış olabilirim'
Olay tarihinden önce Jandarma Genel Komutanlığında görev yapan eski üsteğmen Kadir Çelik, 2005'te astsubay olduğunu, 2010'dan sonra da subay olarak mesleğine devam ettiğini anlattı.
Darbe girişimi günü mesaiden sonra evine gittiğini kaydeden Çelik, arabasının anahtarını unuttuğunu fark ettikten sonra hafta sonu pikniğe gitmeyi planladığından birliğine geri döndüğünü beyan etti.
Kışlaya girerken olağan dışı bir durum olmadığını, kimliğini göstererek içeri girdiğini öne süren sanık Çelik, bir yarbayın içerideki askere 'Terör saldırısı olacak' diyerek emniyet maksatlı görev yerlerine gönderdiğini belirtti.
İç avluya geçtiğinde de buradaki askeri personelin silah aldığını gördüğünü anlatan sanık Çelik, neler olduğunu anlayabilmek için görev yerine geldiğini, saat 23.00'de iç avluya tekrar gittiğini söyledi.
Silahlığa giderken askeri araçlara binmiş erleri gördüğünü, silahlarına mühimmat basımı yaptıklarını anlatan Çelik, bir süre sonra girdiği araç sevk odasında FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin haberleri gördüğünü dile getirdi.
Bunun üzerine erlerin dışarı çıkmasını engellemeye çalıştığını iddia eden Çelik, sabah saatlerine kadar konusu suç teşkil eden bir olaya karışmadığını, sivil elbiseleriyle gelen güvenlik güçlerine teslim olduğunu aktardı.
Müştekilerden Ahmet Kansız'ın, 'Darbeye karışan kimse gördünüz mü?' sorusuna sanık Çelik, 'Burada 244 kişi yargılanıyor, darbeye ben de karışmış olabilirim. Buna yargılama sonunda mahkeme heyeti karar verecek.' cevabını verdi.
'Hayalet yarbay'
Sanıklardan Uğur Özaslan, 15 Temmuz darbe girişiminden önce Beytepe'deki Jandarma Okullar Komutanlığında kursiyer teğmen olduğunu, olay günü önce gece eğitimi yapılacağının söylendiğini, daha sonra da tatbikat yapılacağının söylenerek Jandarma Genel Komutanlığı'na getirildiğini anlattı.
Özaslan, burada yarbay rütbesinde olduğunu hatırladığı bir askeri personelin 'Terör saldırısı var. Şuraya geç, bekle.' dediğini, gösterilen yere giderken arkasından seslenen birinin de 'Kaçan olursa vurulacak' diye talimat verdiğini aktardı.
Mahkeme Başkanı Abdullah Köksal'ın, 'Bu sözleri kullanan yarbay burada mı?' sorusu üzerine Özaslan, sanıklar arasında göremediğini belirtti.
Bunun ardından başkan Köksal, 'Kimse bilmiyor, görmemiş. Hayalet yarbay.' ifadelerini kullandı.
Silahların kullanılmaya başlamasından sonra tel örgülerin olduğu bölgeye kaçtığını anlatan Özaslan, bu sırada birinin, 'Kaçmayın, kaçarsanız vurulursunuz.' diye bağırdığını dile getirdi.
Duruşmaya yarın devam edilecek.