Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Kongresi için geldiği Yalova'da, 90. Spor Salonu önünde vatandaşlara seslendi.
Yalova'daki il kongresinde görevi devralacak olanlara başarılar dileyen Erdoğan, yola çıkarken 'Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece.' dediklerini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İnşallah gideceğiz gündüz gece. Hiç endişeniz olmasın. Bize Allah'ın izniyle hizmet yarışında engel olmak isteyenler netice alamadılar. Biz sizlerle beraber bu vatana, millete hizmet yolunda sizlerle beraber yürüdük ve ülkemizi hamdolsun bugünlere getirdik. Bakın uzakları yakın ettik.' diye konuştu.
Bundan 20-30 yıl önce Yalova'da arabalı vapurların kuyruk oluşturduğunu, saatlerce o kuyruklarda beklenildiğini, sonra da denizden karşıya geçildiğini anlatan Erdoğan, şimdi ise böyle bir şeyin kalmadığını söyledi.
'Olmaz diyorlardı, oldu mu?' diyen Erdoğan, İstanbul'dan arabaya binip Osmangazi Köprüsü'nden geçerek 1,5 saatte Bursa'ya gelindiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Biz onlara kulak asmadık. Onların gözü var görmüyor. Koskoca Osmangazi Köprüsü'nü görmüyorsun da neyi görüyorsun? Öyle mi? Gözü var, görmez. Kulağı var, duymaz. Dili var, hakkı söylemez. Niye? Kalpler mühürlü. Şimdi biz zaten bu yola kalpleri mühürlü olanlarla yürümedik. Evelallah biz bu yola çıkarken kalpleri mühürsüz ve Hakk'a teslim olup halkla beraber olanlarla yürüdük.' ifadelerini kullandı.
Dört temel taş üzerinde Türkiye'yi yükselteceklerini söylediklerini, bunların eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olduğunu dile getiren Erdoğan, ulaşım, enerji ve turizmde de ilave olarak yükseldiklerini kaydetti.
'Bütün hesabımız öğretmen sayılarını artırmak'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha iyi günlerin olacağını belirterek, şunları söyledi:
'Şu anda 110 üniversitesi olan bir Türkiye var. Göreve geldiğimizde 74 tane vardı. 270 bin derslik yaptık bu dönemde. Niye? Yavrularımız artık 70-80 kişilik dersliklerde okumasın, 30 kişilik ve daha aşağı dersliklerde okusun. Buna da kavuştuk mu? Kavuştuk. Şimdi bütün hesabımız hamdolsun öğretmen sayılarımızı daha da artırarak sınıflarda öğretmen açığı inşallah olmasın. Sürekli her yıl aldığımız öğretmenlere baktığınızda geçmişle mukayese edilmeyecek derecede bir artış var. Bunların yanında, bu adımları atarken hala yalan yanlış her şeyi söyleyenler var. Ama bizim şu anda bir şeye ihtiyacımız var. Nedir o? Biz şu Rabiayı unutmayacağız. Bu çok önemli.'
Erdoğan, Rabia'da 'Tek millet' olduğunu belirterek, vatandaşlara seslerinin üşüdükleri için çok az çıktığını söyledi. Bunun üzerine katılımcılar da, yüksek sesle Erdoğan'a 'Tek millet' diyerek eşlik etti.
'Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Abazasıyla, Boşnağıyla, Arnavutuyla tek millet, 80 milyon.' diyen Erdoğan, yine tek bayrak olduğunu, bunun dışındaki bayrakları tanımadıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayrağın renginin şehidin kanı, hilalin bağımsızlığın ifadesi, yıldızın da bağımsızlığın kendisi olduğunu anımsatarak, üçüncünün de 'tek vatan' olduğunu dile getirdi.
'Bayrakları, bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' diyen Erdoğan, bir toprağın, uğrunda ölen yoksa vatan olamayacağını ama bu toprakların uğrunda ölenlerin 780 bin kilometrekareyi vatan yaptıkları kaydetti.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Şimdi bazı soysuzlar, alçaklar çıkmış parsellemek istiyorlar. Ne oldu? Bak öyle oldu ki bir hafta içinde yüzlerce terörist öldürüldü. Bu ülkeyi bölmek isteyenlere askerimiz, polisimiz, güvenlik güçlerimiz, jandarmamız Tendürek'te, Gabar'da, Cudi'de, Kandil'de, Besler Dereler'inde F16 oldular ve onların üzerine üzerine giderek onları o açtıkları çukurlara gömdüler. Zira bu milletin huzurunu kaçıramayacaklar. İşte ibre artık, onların aleyhine döndü. Şimdi onlar kaçıyor, biz kovalıyoruz. Kaçacaklar ve kovalamaya devam edeceğiz. Çünkü bu milletin huzuruna kimse müdahale edemez.'
'Utanmadan Pensilvanya'dan talimatlar yağdırıyor'
Dördüncü olarak 'tek devlet'i dile getiren ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka devletin bulunmadığını söyleyen Erdoğan, 'Kimse kalkıp da paralel devletmiş, yok şu devletmiş, yok bu devletmiş...O zaman neredesin ya, Pensilvanya'da ne işin var? Yoksa sana orada mı bir yer açtılar? Orada bir 400 dönüm yer tahsis ettiler beyefendiye, şimdi orada. Utanmadan, sıkılmadan oradan hala talimatlar yağdırıyor.' şeklinde konuştu.
Tabanı ibaret, ortası ticaret, tavanı ihanet olan bu yapı ve bu yapının içerisinde yer alan vatandaşlara ve kardeşlerine seslendiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
'Hala bu yoldan dönmeyecek misiniz? Bak şunu açık söylüyorum, acırsanız acınacak hale gelirsiniz. Şu anda içeride binlerce kişi var. Kusura bakmasınlar, bazıları önümüzü kesiyorlar, 'haksızlık oldu, şu oldu, bu oldu.' Bakın o da olmuş olabilir, doğrudur ama biz üzerine üzerine gidiyoruz, varsa haksızlık onları da tekrar yargı zaten tahliye ediyor. Ama şunu söyleyeyim, biz bu alçakları, bu kahpeleri 15 Temmuz gecesi bunların üzerine üzerine gitmeseydik, şu anda bu kardeşiniz huzurunuzda olmayacaktı.'
'Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz.' diyen Erdoğan, Rabbin rahmetinden ümitlerini kesmediklerini, üzerine üzerine gittiklerini,16 saatte ibrenin tersine döndüğünü söyledi.
'14 ay sonra yerel seçimler yapılacak'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 ay sonra yerel seçimlerin yapılacağını hatırlatarak, 'Hedef nedir? Önce Yalova'yı gerçek sahiplerine emanet etmek. Böyle asırlık ağaçları kesenlerle, asırlık ağaçları idam edenlerle bir yere gidilmez. Bunlarda çevrecilik diye bir şey yok. Bunlarda yeşile saygı diye bir şey yok. Onun için de gereken dersi inşallah 2019 Mart'ında vermek için hazır mıyız? Ama ana kademe, kadın kolları, gençlik kolları, kapı kapı dolaşmaya var mıyız?' dedi.
Bütün yapılanları anlatacaklarını, bu seçimde 3-3,5 milyon gencin oy kullanacağını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
'Bunların birçoğu 16 yıl önce, 18 yıl önce bu ülkede durum neydi, şimdi ne oldu bunu bilmiyor. Onlara bunu anlatacağız. Çalışmalarımızı çok yoğun bir şekilde sürdüreceğiz. İnşallah ben inanıyorum ki önce Mart 2019, ardından Kasım 2019 Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi seçimlerini de hep beraber el ele, omuz omuza evelallah kazanacağız. Ben Yalova'nın bu güzel insanlarına son söz olarak şunu söylüyorum; Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız.'
