İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'PKK yıllardır kurşun sıktı, silah sıktı. Avrupalı dostlarından para aldı, silah aldı ama tetiğe Avrupa'da değil, Hakkari'de, Şırnak'ta bastı' dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'PKK yıllardır kurşun sıktı, silah sıktı. Avrupalı dostlarından para aldı, silah aldı ama tetiğe Avrupa'da değil, Hakkari'de, Şırnak'ta bastı. Bu ülkenin evlatlarının canı yandı, bu ülkenin analarının ciğeri yandı. Buradan soruyorum, ne elde etti. Kim ne kazandı?' dedi.
Soylu, Hakkari programı kapsamında Yüksekova Belediyesi ziyaretinin ardından yürüyerek AK Parti İlçe Başkanlığına geçti.
Dünyayı terörle, şiddetle, zulümle yeniden paylaşmak isteyen bir anlayışa karşı Türkiye'nin yeni bir adım attığını vurgulayan Soylu, yıllardır bu ülkeye yapılmak istenen kötülükleri en yakından vatandaşların yaşadığını aktardı.
'Belediyelere çökmüşler, vatandaşım mahrum'
Soylu, 6-7 Ekim'i, çukur eylemleri sırasında olan bitenleri, Yüksekova'ya havaalanı yapmak istediklerinde yaşananları, yakılan iş makinelerini, tahrip edilen şantiyeleri, camilerin içinde bombaların yapıldığı günleri, belediye binalarının örgütün şubeleri gibi çalıştığını, çöplerin toplanmadığı, suların akmadığı, yolların yapılmadığı, belediyelerde milletin hayrına hiçbir işin yapılmadığı günleri vatandaşların çok iyi hatırladığını dile getirdi.
'Birileri belediyelere çökmüşler, tehditle, silahla dağ kadrolarına eleman temin etmekle uğraşırken, benim vatandaşım burada hizmetten mahrum bir haldeydi.' diyen Soylu, bugün huzur içinde bir arada yaşamalarının, esnafın kepenklerinin açık olmasının ve havaalanının açılmasının kolay elde edilmediğini belirtti.
'Yaralarımızı teker teker sarmaya başladık'
Çok acılar çektiklerini, anne babaların çok ağladığını ama ülkenin her köşesinde huzuru ve emniyeti temin ettiklerinin altını çizen Soylu, şöyle devam etti:
'Belediyeleri bu terör örgütünden kurtardığımızdan beri yaralarımızı, teker teker sarmaya başladık. İçme suyu tesisi inşaatının yüzde 65'i tamamlandı. Kanalizasyon ve isale hattının fiziki gerçekleşmesi yüzde 88 oranında. 223 milyon lira kanalizasyonumuza harcanıyor. Elektrik şebekeleri yenileniyor. 5 kilometre sathi kaplama, 250 kilometre stabilize ve 6 kilometre de parke ve beton yol yaptık. Yüksekova'nın her noktasına 120 kilometrelik asfalt yapılacak. İlçemiz içinde TOKİ ile beraber başlanan 3 bin konutluk projemiz devam ediyor. Bin 830'u tamamlandı. İlçemize doğalgaz getirmek için projemizi tamamladık, şu anda ihale aşamasına geldi. Hakkari il belediyemiz, kendi görev alanlarında 35 kilometre asfalt, 10 kilometre stabilize yol yaptı. Biz hiçbir zaman birileri gibi yıkmaya niyetli olmadık. Eskiye dönmeye niyetli olmadık.'
24 Haziran seçimlerinde millete eskiye geri dönmeyi vadedenlerin olduğuna dikkati çeken Soylu, bölgede huzuru kolay elde etmediklerini, Türkiye'nin buradan geri dönmesine, kazandıklarını geri vermesine vatandaşların müsaade etmemesini istedi.
'Kim ne kazandı?'
Soylu, birilerinin hırslarına, karanlık planlarına, Brüksel'de, Paris'te tezgahlanan oyunlara bu güzel ülkedeki huzuru teslim etmemeleri gerektiğinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
'PKK yıllardır kurşun sıktı, silah sıktı. Avrupalı dostlarından para aldı, silah aldı ama tetiğe Avrupa'da değil, Hakkari'de, Şırnak'ta bastı. Bu ülkenin evlatlarının canı yandı, bu ülkenin analarının ciğeri yandı. Buradan soruyorum, ne elde etti. Kim ne kazandı? Bu ülkenin kardeşliğine, bin yıllık birlikteliğine saldıranlar ne elde etti? Hiçbir şey elde edemediler. PKK buraya ne verdi? Onun sözcüsü HDP ne verdi? Doğu ve Güneydoğu illerimize sıkıntıdan, insanlara huzursuzluktan başka hiçbir şey vermediler. Buralar birilerinin üç kuruşluk akıllarıyla geri bırakılacak yerler değildir. İşte biz buna karşı çıktık. Sizin 'evet biz huzur istiyoruz' şeklindeki iradenizden güç alarak biz bunu başardık ve biz buradan asla dönmeyeceğiz.'
'Devlet vatandaşının koluna girmiştir'
'Bilesiniz ki devlet vatandaşının koluna girmiştir, artık onu asla yalnız bırakmayacaktır.' diyen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bugün PKK'dan geriye kalan, sadece kırıntılarıdır. Onları da süpürüyoruz. Ama en büyük temizliği 24 Haziran'da sizler yapacaksınız. Sizin sandıkta kullanacağınız her oy, bütün karanlık planları bozacaktır. 24 Haziran, alelade bir seçim değildir. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'dan çıkacak irade çok önemlidir. Buraların ne kadar önemli olduğunu şöyle düşünün ki, elin adamı okyanusların ötesinden geliyor, buralarda planlar yapıyor, kardeşleri birbiriyle çatıştırıyor ve buralarda kendisine yer yapmaya çalışıyor. Ama zinhar, o silahlarla kendi askerini, kendi evlatlarını vuruşturmuyor. Bu coğrafyanın insanını birbirine kırdırmaya çalışıyor. İşte Filistin'de olan biteni görüyorsunuz. Bir zulmü daim kılmak için, yine okyanus ötesinden destek olunuyor. Birleşmiş Milletler kulağının üstüne yatıyor. Şunu iyi anlamak lazımdır. Ortadoğu ve bizim bulunduğumuz toprakları bize reva görmüyorlar. İklim felaketlerinden midir, silah satmak için midir, petrol için midir yoksa dini kıskançlıktan mıdır bilinmez, gözlerini buraya dikmişler, buralarda çıkartabilecekleri en küçük fitne için milyar dolarlar harcıyorlar. İşte 24 Haziran seçimlerine böyle bakmak lazım.'
'50 gramlık oy pusulasını küçümsemeyin'
24 Haziran'da sadece Cumhurbaşkanı ve hükümet seçmek değil, bu bütün karanlık oyunları ellerinin tersiyle itmek için oy kullanmak durumunda olduklarını vurgulayan Soylu, İsrail, Amerika, batının bütün küresel güçleri, FETÖ, PKK'nın 16 Nisan'da tek bir cephe olduğunu, aynı cephenin bugün de 24 Haziran seçimleri için bir arada bulunduğunu ifade etti.
Süleyman Soylu, bunların oyunlarını, birliklerini bozmak ve yenilgiye uğratma zamanının geldiğini, bunun da vatandaşların elinde olduğunu belirterek, '50 gramlık oy pusulasını küçümsemeyin. Dünyanın seyrini, bu ülkenin makus talihini değiştirir. Bugün Türkiye'ye silahla saldıramayanlar, dolar kurlarıyla saldırıyor. Yine ayaktayız, yine güçlüyüz, yine korkmuyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan Yüksekova Havaalanı'nı yaptırmak için karar verdiğinden itibaren terör örgütü buralar dünyaya açılmasın diye inşaatını yaptırmamak için provokasyonlara saldırılara girişti. Başaramadılar çünkü Erdoğan buradaki kardeşlerine karşı samimiydi. 'Baldıran zehri içerim ülkemin huzurundan, birliğinden, kardeşliğinden vazgeçmem' diye iradeyi ortaya koydu. Şemdinli'de, Cizre'de, Çukurca'da insanlar rahat dolaşıyorsa bu Erdoğan'ın size olan inancının ve samimiyetinin eseridir.' ifadelerini kullandı.
'Huzur daha da artacak endişeniz olmasın'
Görevlendirme yapılan belediyelerin 6 bin 100 kilometre yol yaptığını anlatan Soylu, eski belediyelerinin ise hiçbir çalışma gerçekleştirmediklerini aktararak, şunları söyledi:
'Onların belediyeleri bunu yapsaydı. Paraları alarak dağa, efendilerine götürüyorlardı. Sizin vergilerinizi hizmete değil, huzurunuzu bozmak için silah olarak dayatıyorlardı. Terör örgütünün artık kırıntıları kaldı. Hep birlikte onları da tasfiye edeceğiz. Binalar yükseliyor. PKK yaktı, yıktı devletimiz yapıyor. Seçim zamanıdır, millete gideceksiniz onlara deyin ki, rızanız olmadan çocuklarınızı teröre katmak istedikleri Türkiye mi, yoksa okullarda yarının hayalini annesiyle kuran Türkiye mi? İşin, aşın huzurun konuşulduğu bir Yüksekova mı, yoksa terör korkusundan çocuğunuzun akıbetinin belli olmadığı bir Yüksekova mı? PKK'nın aklıyla siyaset yapan HDP anlatıyor, 'belediyelere ne yaptılar' diye. 'Halkın görmediği büyük hizmetleri yaptı' deyin. Onlar ne yaptılar, kütüphaneleri, spor salonlarını, okulları, çocukların geleceğini, hayallerini yaktılar, yıktılar. Huzur daha da artacak endişeniz olmasın.'
İçişleri Bakanı Soylu, terörle mücadele ederken vatandaşların kılına bile zarar vermediklerini vurguladı.
Dünyada Türkiye gibi demokrasi ve hukuk içinde terörle mücadele eden başka bir ülke olmadığının altını çizen Bakan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:
'Vatandaşını incitmeye çalışanlara karşı hem güvenliği tesis eden hem terörle mücadele eden hem de özgürlüğü ayakta tutan başka bir ülke yoktur. Bunları her tarafta anlatın ve huzurunuzu tekrar geri almalarına müsaade etmeyin. Türkiye'yi kavga isteyenlerin değil huzurun, kardeşliğin, demokrasinin, hürriyetin, zenginliğin bir ülkesi haline getiriyoruz. Onun için daha çabuk karar alabilecek, daha hızlı hareket edebilecek yeni sistemin içindeyiz. 24 Haziran'dan sonra Türkiye'yi tutabilene aşk olsun. Kardeşlik, ekonomi, huzur, demokrasi ve hürriyet yükselecek. Milletimize ahdimizdir.'