Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, dünkü toplantısında beklentilerin üzerinde 1.25 puanlık faiz arttırımıyla piyasaya nefes aldırdı.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, dünkü toplantısında beklentilerin üzerinde 1.25 puanlık faiz arttırımıyla piyasaya nefes aldırdı.
Merkez, politika faizini yüzde 17.75?e çekti, dolar 4.45 liraya kadar geriledi. Türk Lirası dün günün en çok değer kazanan para birimi oldu.
Merkez Bankası?nın kritik Para Politikası Kurulu toplantısından 1.25 puanlık faiz artışı çıktı. Piyasa aktörlerinin 0.5-1 puanlık artış beklentilerine karşılık Merkez Bankası?nın daha yüksek oranlı bir artış yapması ise döviz kuruna olumlu yansıdı. Para Politikası Kurulu (PPK) dün yüzde 16.5 olan politika faizini 1.25 puan artırarak yüzde 17.75?e çıkardı. Karardan önce 4.58 lira seviyesinde olan dolar kuru, kararın ardından önce 4.45 liraya kadar indi, Türk Lirası yüzde 2?ye yakın değer kazandı. Böylece Türk Lirası gelişmekte olan ülkeler arasında dolara karşı en çok değer kazanan para birimi oldu. Bankalararası piyasada dolarda son işlemler ise 4.4874 liradan yapıldı.
Talep ılımlı seyrediyor
Merkez Bankası PPK?nın bir önceki olağan toplantısı olan 25 Nisan?da şimdinin politika faizi o dönem ise Geç Likidite Penceresi faizini yüzde 12.75?ten yüzde 13.50?ye yükseltmişti. Ardından PPK, mayıs ayı boyunca döviz kuru ve borsalarda sert dalgalanmalar yaşanmasının ardından 23 Mayıs?ta olağanüstü toplantı yaparak yüzde 13.50 olan Geç Likidite Penceresi faizini yüzde 16.50?ye çıkardı. 18 Mayıs?ta ise Geç Likidite Penceresi faiz oranının politika faizi olduğunu açıkladı. Ve bu politika faizi dün yüzde 17.55?e yükseltildi. Böylece Merkez Bankası 25 Nisan?dan bu güne politika faizini 5 puan arttırmış oldu.
Para Politikası Kurulu dün Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya başkanlığında toplandı. PPK toplantısı sonrasında yapılan açıklamada Kurul?un politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 16.50?den yüzde 17.75?e yükseltilmesine karar verildiği belirtildi. Açıklamada son dönemde duyurulan verilerin iktisadi faaliyette dengelenme eğilimine işaret ettiği ifade edilerek, dış talep gücünü korurken iç talebin daha ılımlı seyrettiği kaydedildi.