İngiltere'de başta Müslümanlar olmak üzere göçmenlere yönelik skandal ifadeler kullanarak büyük tepki çeken eski İçişleri Bakanı'nın yerine Müslüman bir isim getirildi. Kendisinin de göçmen bir aileye mensup olması İngiltere'nin İçişleri Bakanlığı'na atanan Javid'in ülkedeki göçmenlerle ilgili fazla can sıkıcı politikalar izlemeyeceği tahminlerini doğurdu.
İngiltere'nin en önemli bakanlığı olan İçişleri Bakanlığı'nda geçtiğimiz Nisan ayında önemli bir değişiklik yapıldı. Eski bakan Amber Rudd'un göçmenlerle ilgili skandal açıklamalarının ardından olaylı bir şekilde istifa etmek zorunda kalmasıyla birlikte yerine gelen yeni İçişleri Bakanı Sajid Javid göçmenler tarafından benimsenen aday. Kendisi de Pakistan'dan gelen göçmen bir aileye mensup olan Javid, bu konudaki politikalarıyla Amber Rudd'dan iyi olduğunu kısa sürede ispatladı.
Müslüman bir aileye mensup olan Sajid Javid, kendi ifadesiyle 'Çok da dindar' biri değil. Ailesinin kendisini ve kız kardeşini 'Tanrı'ya inançlı' bir şekilde yetişdirdiğini ancak kendisinin pek de İslam'ı yaşamadığını açıklamıştı. Eşinin dindar bir Hristiyan olduğunu söyleyen Javid, İngiltere'nin inancının Hristiyanlık olduğunu kabullenmek gerektiğini söylüyor.
Sajid Javid, İngiltere'de geleceği parlak siyasetçiler arasında gösteriliyor. Bunda genç yaşı ve şimdiye kadar göstermiş olduğu performans etkili. 2012 yılından bu yana İngiltere hükümetinde çeşitli görevlerde yer aldı. Bunlar arasında bakan yardımcılığı ve Kültür Bakanlığı bulunuyor.
Javid, sadece siyasetçi olarak değil yönetim olarak da CV'si parlak bir isim. Daha öncesinde Deutche Bank'ın CEO'luğu görevini de yürütmüştü.
TÜRKLER İÇİN NE İFADE EDİYOR
Kendisinin de göçmen bir aileye mensup olması Javid'in ülkedeki göçmenlerle ilgili fazla can sıkıcı politikalar, izlemeyeceği tahminlerini doğurmuştur. Şimdiye kadar geçen kısa görev süresinde beklentiler boşa çıkmamış görünüyor. Özellikle de Amber Rudd'un skandal açıklamalarının ardından henüz göreve gelmeden vermiş olduğu net tepkiler Javid'in 'içeriden' bir kişi olarak göçmenleri zor durumda bırakacak politikalardan kaçınacağının ilk işareleriydi.
İngiltere'de yaklaşık yarım milyondan fazla Türk yaşıyor. Bunların yarısından fazlası Kıbrıs'tan gelenler, diğer kısmı ise Türkiye'den gelen göçmenler.
Türkiye'den gelen göçmenlerin aşina olduğu Ankara Anlaşması vizesiyle ilgili olarak Amber Rudd döneminde önemli bir deşişikliğe gidilmiş ve bu vize türüyle İngiltere'de iş yapıp kalan Türklerin sınırsız oturum almalarının önü kesilmiştir. Bu değişiklik İngiltere'deki Türk toplumunda büyük bir hayal kırıklığına neden olmuştu. Javid'in göreve gelmesiyle birlikte Türk toplumunda yapılan itirazlar daha yakından takip edildi ve nihayet Ramazan Bayramı'nın birinci günü Türk göçmenlere müjde olarak ifade edilebilecek olan, sınırsız oturum hakkının tekrardan yürürlüğe sokulduğu duyuruldu.
İngiltere İçişleri Bakanlığı, o gün sadece Türk göçmenler için değil, dünyanın birçok yerinden gelen göçmenler için de benzer koşullarda sınırsız oturum hakkı verileceğini duyurmuştu.
İngiltere, önemli oranda göçmen nüfus barındıran bir ülke. Bunun sonucu olarak İngiltere yönetiminde göçmen kökenli kişilerin aktif görevler almaya başladığı gözleniyor. Başkent Londra'nın Belediye Başkanı da göçmen asıllı bir Müslüman olması bunun bariz örneklerindedir.
İngiltere siyasi tarihinde önemli bir yeri olan demir Leydi lakaplı eski Başbakan Margaeret Thatcher'a olan hayranlığını gizlemeyen Sajid Javid, bu yönüyle İngiliz halkına göz kırparken, kökeni ve izlemesi muhtemel göçmen politikasıyla birlikte İşçi Partisi'ne kayan göçmen oylarını toparlama potansiyelini elinde bulundurarak geleceği parlak bir İngiltere siyasetçisi olmaya aday.
Hatta sosyal medya ve benzeri platformlarda Javid'in geleceğin İngiltere Başbakanı bile olabileceği konuşuluyor.
kaynak: dunyabulteni.net