Cep telefonunuzu elinizde nasıl tuttuğunuza dair bilgiler, mesajlarınızı taranması , bilgilerinizin üçüncü taraflara ve şirketlere aktarılması...
Bunlar, bazı teknoloji devlerinin sitelerine ve uygulamalarına kaydolurken kabul ettiğiniz şeylerden sadece üçü.
BBC'nin araştırması, mahremiyet politikası ve kullanım koşullarında kullanılan dilin anlaşılabilmesi için üniversite eğitiminin gerekli olduğunu tespit etti.
Ancak kullanılan teknolojik jargonu biraz yakından incelediğinizde, verilerinizin nasıl kullanıldığına dair şaşırtıcı gerçekler gözler önüne seriliyor.
Peki teknoloji devleri kişisel verilerinizi nasıl toplayıp kullanıyor? 7 başlıkta derledik:
'İzin vermeseniz bile izleniyoruz'
Çoğu uygulama, cep telefonunuzun Küresel Yer Belirleme (GPS) sistemini kullanarak nerede olduğunuzu izleme izni istiyor. Kullanıcılar isterlerse bu talebi reddebiliyor. Ancak izin vermeseniz de nerede olduğunuzu görebiliyorlar.
Örneğin Facebook, telefonunuzun GPS'i dışında nerede olduğunuzu ele veren bilgileri topluyor. Nerede olduğunuz hala kullandığınız IP adresi ve yaptığınız 'check-inler ve katıldığınız etkinlikler' üzerinden izleniyor.
Twitter da bulunduğunuz yerle ilgili bilgilere 'ihtiyaç duyuyor' ve bunu 'IP adresi ya da cihaz ayarlarından alınan sinyaller üzerinden' yaptıklarını belirtiyor. Şirket bunun 'hesabınızı güvenli bir şekilde kurmanız ve korunmanız için gerektiğini' söylüyor.
Verileriniz üçüncü şirketlere aktarılıyor
Kullanım koşullarını kabul ettiğinizde, sıklıkla verilerinizi kullandığınız uygulamaya vermiyorsunuz. Gruplar arası birçok veri paylaşımı yapılıyor.
Tom Calver ve Joe Miller?ın araştırmasına göre örneğin, çöpçatan uygulaması Tinder topladığı verileri Match Grubu'yla paylaşıyor. Bu grup, OkCupid, Plenty of Fish ve Match.com gibi çöpçatan sitelerinin sahibi.
Tinder bunun 'bakım, müşteri hizmetleri, pazarlama ve hedefli reklamlar için yapıldığını' ve kullanım koşullarını ihlal eden kullanıcıların uygulamadan çıkartılacağını söylüyor.
Microsoft'un iki yıl önce satın aldığı LinkedIn'in mahremiyet politikasında 'Microsoft da dahil ortaklarımızın sağladığı hizmetleri kullandığınızda da verilerinizi alıyoruz' deniyor.
Daha fazlasını kullanma anlamına geliyor
Teknoloji devlerinin kullanım koşullarını okumak da yeterli olmayabilir. Verilerinizi alan diğer şirketlerinkini de okumanız gerekebilir.
Amazon verilerinizi üçüncü taraflarla da paylaşabileceğini söylüyor ve kullanıcıların kendi kullanım koşullarıyla birlikte 'üçüncü tarafların da mahremiyet politikalarını ve kullanım koşullarını dikkatle incelemeniz gerektiğini' söylüyor.
Ya da Apple ürünlerini kullanıyorsanız, kişisel verileriniz Apple'a 'bilgi işleme, taksitlendirme için kredi açma ve Apple ürün ve hizmetlerine olan ilginizi değerlendirme servisi sunan şirketlerle' paylaşılıyor.
Avrupa Birliği'nde yeni uygulamaya giren Genel Veri Koruma Kuralları (GPDR) şirketlerin kullanım koşullarında bu üçüncü taraf şirketleri listelemesini gerektirmiyor.
Ancak Privacy International adlı yardım kuruluşundan Ailitih Callander, bu durumun kaygı verici etkileri olabileceğini söylüyor.
Callander, 'Bu, şirketlerin profilinizi çıkartmak için bulunduğunuz yeri, ilgi alanlarınızı, telefon defterinizdekileri ve çok daha fazlasını kullanabilmesi anlamına geliyor. Mahremiyet politikalarını okumak çok uzun bir iş olabilir, ancak hangi verilerin neden toplandığına ve kimlerle, nasıl ve ne amaçla paylaşıldığına bakmak için vakit ayırmanız önemli' diyor.
Öte yandan Wikipedia, kişisel bilgilerinizi pazarlama amacıyla üçüncü taraflarla pazarlama amacıyla paylaşmıyor. Kullanım koşullarında ayrıca 'ziyaret etmediğiniz üçüncü taraf internet sitelerinin sizi izlemesine izin vermediğini' özellikle vurguluyor.
Verilerinizi topluyorlar
Bazen verilerin toplanması isim, yaş ve yerin ötesine de gidiyor.
Tinder, uygulamanın telefonun ivme ölçerini (hareketleri ölçmek için) jiroskopunu (telefonunuzu tuttuğunuz açıyı ölçen sistem) ve pusulanızın sağladığı verileri de topladığını söylüyor.
Ancak bu verilerin tam olarak ne amaçla toplandığı ve kullanıldığı açıklanmıyor.
Silinen aramalar kayıt altında tutuluyor
Facebook size, geçmişte yaptığınız aramaları silme seçeneği sunuyor ve kullanıcılar bu şekilde arama geçmişlerinin tamamen silindiğini sanıyor.
Ancak sorun şu ki, aramalar silinmiyor.
Veri politikasında arama geçmişinin istendiği zaman silinebileceği ancak arama kayıtlarının 6 ay sonra sileneceği belirtiliyor.
Facebook hesabınız olmasa bile izliyor
Facebook, sizi uygulamayı kullanmıyorken, hatta bir Facebook hesabınız olmasa bile izliyor.
Şirketin veri politikasına göre şirket 'reklamcılar, uygulama geliştiricileri ve yayıncılarla çalışıyor' ve bunlar Facebook İş Aracı denilen sistemle 'Facebook dışındaki faaliyetleriniz hakkında bilgi gönderebiliyor'
Facebook'a bu ortakları aracılığıyla iletilen bilgiler arasında, telefon cihazınız hakkındaki bilgiler, girdiğiniz internet siteleri, internet üzerinden yaptığınız alışverişler ve gördüğünüz reklamlar da dahil.
Bir Facebook hesabınız olsa da olmasa da, ya da hesabınıza girseniz de girmeseniz de bu bilgiler iletiliyor.
Özel mesajları topluyor
Özel mesajlarınızın gerçekten özel olduğunu sanıyorsanız, bir daha düşünün.
Mahremiyet politikasına göre LinkedIn mesajlarda 'otomatik tarama teknolojisi' kullanıyor.
Bu arada Twittter da mesajlarınızı saklıyor ve işliyor.
Twitter, 'Kiminle ve ne zaman iletişim kurduğunuza dair verileri (ancak mesajların içeriğini değil) hizmetlerinin kullanımını daha iyi anlamak ve platformun güvenliğini korumak için kullandığını' söylüyor.