Türk edebiyatındaki bilim kurgu türünün öncüsü kabul edilen yazar ve şair Ali Nar vefatının 3'üncü yılında çeşitli etkinliklerle anılacak.
Kars'ta 1941'de dünyaya gelen ve ilk öğrenimine Erzurum başlayan Ali Nar, Erzurum İmam Hatip Okulunu üstün başarıyla tamamladı. Nar, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü'nü 1964'te bitirmesinin ardından Diyarbakır, Erzincan, İzmit ve İstanbul'da öğretmenlik yaptı.
Öğretmenlik yıllarında edebiyatta adını duyurmaya başlayan Nar, klasik ve modern Arapçadan eserler çevirdi ve Necip el-Kiylani başta olmak üzere Arap yazarlarını Türkiye'deki okuyucularına tanıttı.
Nar'ın ilk şiiri 'Hilal' dergisinde yayımlanırken, 'Hakses', 'Milli Gazete', 'Yeni Devir', 'Pınar', 'Mavera', 'Yeni Sanat', 'Sedir', 'Çınar', 'Tohum', 'Hilal', 'İslam', 'Milli Gençlik', 'Düşünce' gibi dergi ve gazetelerdeki yazıları da insanların dikkatini çekti.
Dini anlatmada bir vasıta olarak gördüğü 'İslami Edebiyat' kavramı üzerinde duran Ali Nar'ın yazdığı piyes, hikaye, roman ve denemelerine 'tebliğ' değil, 'ahlaki telkin' anlayışı hakim oldu.
Ali Nar, 1980'de yayımladığı sosyal-siyasal içerikli 'Arılar Ülkesi' isimli ütopik romanında 'arılar' sembolüyle Türk milletinin ve özgürlük savaşı veren toplumların son asırdaki macerasını konu edindi.
Fransızca, İngilizce ve Arapça'ya çevrilen, 'Dünya İslami Edebiyat Birliği' yarışmasında birincilik ödülü alan eser, Türkiye'de ve İslam ülkelerindeki ilk ütopik roman oldu.
Nar, Türkiye'de bilim kurgu romanların öncüsü olarak kabul edilen 'Uzay Çiftçileri' eseriyle de bir Türkün önderliğinde Müslümanların uzaya gidişini ve orada kendi düzenlerini kuruşunu anlattı.
Kayserili Osman Efendi, Ömer Nasuhi Bilmen, Nevzad Ayasbeyoğlu, Ahmed Davudoğlu, Celaleddin Öktem ve Kemal Edip Kürkçüoğlu gibi isimlerden farklı alanlarda ders alan Nar, edebiyatta Mahir İz, Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç'tan etkilendi.
Bakanlık bursuyla 1975'te eğitim ve araştırma maksadıyla Irak ve farklı Ortadoğu ülkelerinde bulunan Nar, izlenimlerini 'Ortadoğu Günlüğü' adlı seyahatnamesinde topladı.
Nar'ın, İstanbul'un fethini anlatan 'Fetih' ve Milli Türk Talebe Birliği'nin (MTTB) açtığı tiyatro yarışmasında birinci olan 'Muhtar Kafası' adlı oyunları birçok şehirdeki özel tiyatrolar ve okullarda sahnelendi.
Emekli olduktan sonra çalışmalarını İstanbul'da sürdürerek İslami Edebiyat Vakfını kuran ve ayrıca aylık İslami Edebiyat Dergisi'ni çıkaran yazar, 1989, 1991,1994 ve 1996 yıllarında da Dünya İslami Edebiyat Konferansları'nı düzenledi.
Ali Nar, 1997'de Dünya İslami Edebiyat Birliği'nin Türkiye Şubesi'ni kurarak, Türk yazarlarını Arap dünyasına, Arap yazarları Türkiye okurlarına tanıtıcı, çeviri ve antoloji çalışmalarıyla büyük takdir topladı.
6 Temmuz 2015'te İstanbul'da tedavi gördüğü hastanede vefat eden yazarın, çeviri eserlerinin haricindeki bazı eserleri şöyle:
'Ezan Donanması', 'Sığamadığım Dünya', 'Muhtar Name', 'Kan Denizi', 'Dağ Pınarı', 'Arılar Ülkesi', 'Uzay Çiftçileri', 'Ortadoğu Günlüğü', 'Anadolu Günlüğü', 'Yedi İklim Dört Kıta 1-2', 'Fetih', 'Koro / ya da Devrimci Öğretmen', 'Muhtar Kafası', 'Nasreddin Hoca'dan Öğüt', 'Ruh Paraziti / ya da Porselen Dişli Bürokrat', 'Bir Demet Yasemin', 'İslami Düşünüş-Yaşayış', 'Hicret', 'Kırk Hadiste Müslümanın Hüviyeti', 'Edebiyatın İslamcası', 'İki Sonsuzda Gerilim', 'Mizah Edebiyatı', 'Dinde Yenilikçiler ve Buluşma Noktaları', 'Ehl-i Kitap Cennetlik mi?', 'Kitaplara ve İnsanlara Dair' (2005), 'Son Asır Ehli Sünnet Alimleri', 'Ehli Sünnet Akidesi, Dinlerarası Diyalog Fitnesi'