Malatya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin davada 'örgüt ablası' olduğu iddiasıyla yargılanan F.B'nin ByLock yazışmalarında, FETÖ yöneticilerince üyelere Sosyal Destek Programı (SODES) soruşturmalarında izlenmesi gereken yol haritası ve itirafçı olma ihtimali bulunanlarla ilgili çalışma yapılması talimatı verildiği tespit edildi.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan ve örgütte 'abla' konumunda olduğu belirtilen F.B'nin ByLock yazışmaları deşifre edildi.
F.B'nin 81 sayfalık ByLock yazışmalarında, sohbet toplantılarının nerede ve ne zaman yapılacağı, örgüte öğrenci kazandırılması, örgüt üyelerine eş bulunması gibi çeşitli konuların yanı sıra örgütün verdiği talimatlar da yer alıyor.
Deşifre edilen yazışmalarda, 15 Şubat 2016'da ByLock grubundakilere 'SODES soruşturmasında yol haritası' konu başlığıyla gönderilen mesajda, örgüt üyelerine yapacakları maddeler halinde anlatılıyor.
Soruşturma kapsamında sorgulanan örgüt üyesine, ihale evraklarıyla ilgili soru yönlendirildiğinde 'Detaylara girmeden evrak üzerinde ne yazıyorsa odur, ben şu an hatırlamıyorum, hatırladığım şey projemiz konusu ve yaptığımız çalışmalardır.' denilmesi gerektiği belirtilen mesajda, şu ifadeler kullanılıyor:
'Kesinlikle bir başkasının ismi verilerek, 'O biliyor ben bilmiyorum.' denmeyecek ya da projeyle 'Şu ilgileniyordu, biz imza atıyorduk.' denmeyecek. İhalelere ilişkin bir soru yöneltilirse 'İhale süreci valilik proje ofisinin koordinesinde, kamuya açık ve valilik onayıyla yapılmıştır.' denilecek. 'Koordinatör olarak bize düşen görev, projeyi SODES uygulama esasları doğrultusunda, projenin amacına uygun sonuçlandırmaktır. Projemiz bu doğrultuda sonuçlandırılmış, valilik proje birimi tarafından incelenmiş, eksiklik bulunmaması üzerine ilgili vali yardımcısı tarafından onaylanmıştır. İhalelerin aynı kişilere verilmesi hususunda, kimse akrabam veya yakınım değil kimseyi tanımam. İhale evrakları oradadır, ben yasalara uygun ihale düzenledim, bu da valilik tarafından onaylanmıştır.' Örgüte para aktarma sorulursa, 'Ben örgüt bilmem, varsa deliliniz görmek istiyorum (delilleri varsa da göstermiyorlar). Burada amaç, örgütlü suç oluşturmak. Bu açıdan kimse birbirini kesinlikle suçlamamalı, isim vermemeli.'
Yazışmalarda örgüt üyelerine soruşturma kapsamında sorulan isimleri tanımaları halinde yapmaları gerekenler ise örnekler halinde anlatılıyor:
'1. Ömer beyi nereden tanıyorsunuz? Doğru cevap: Projemiz resmi olarak mali müşavirliğini yapmıştır. Yanlış cevap: Abiler ona yönlendirdi. 2. X projesindeki X kişisini nereden tanıyorsunuz? Doğru cevap: Öğretmen camiasından, aynı dernekte üyeyim, esnafsa alışveriş yaptım tanıştık, projede ihale aldı, o süreçte tanıştık gibi. Yanlış cevap: Tanıdığı halde tanımazlıktan gelme, yanlış bilgi verme, en kötüsü olayı hizmete bağlama. 'Sen devlet memurusun, yakma kendini itirafçı ol, sana dokunulmayacak.' Buna kanarsak işte o zaman işler arapsaçına döner. Verilecek cevap, ben hiçbir zaman devletime, milletime ihanet etmedim. Paralel maralel tanımam. Ben Türkiye'den başka devlet tanımam. Kişi seni şununla suçluyor, ne dersin? Müddei iddiasını ispata mecburdur, suçlamaları kabul etmiyorum.'
Yazışmalarda, 22 Aralık 2015'te ByLock grubundakilere 'Potansiyel itirafçı olma ihtimali olanlar hakkında çalışma yapılması ve dikkat edilmesi' konu başlığıyla gönderilen mesajda ise örgüt üyelerine yapacakları maddeler halinde şöyle sıralanıyor:
'Son zamanlardaki operasyonların genel itibarıyla gizli tanık ve itirafçıların ifadelerine göre yapılması nedeniyle, bölgelerin usulünce dar dairede ve içeriği yayılmadan yapacakları çalışmalarla itirafçı olabilecek veya olmuş kişiler listesi çıkarılabilir. Potansiyel kişilerin tespit edilmesi, akabinde yaklaşım tarzının belirlenmesi gerekir ve bu konuda bundan sonra da daha dikkatli bir şekilde bir yaklaşım tarzı benimsenmesi hizmet lehine bir gelişme olacaktır.
1- Maaşından her zaman şikayet edip hizmetin kendilerini kullandığını düşünenler.
2- Çeşitli sebeplerle çok borcu olup ödeyemeyenler.
3- Çalıştığı kurumdan işten çıkarılmayı hazmedemeyenler (hizmetliden, öğretmene vs).
4- Görev yaptığı kurum idarecileri veya bağlı olduğu bölgedeki kişiler tarafından haklı-haksız küstürülmüş, kavga etmiş olanlar.
5- Lüks yaşamayı seven, para zaafı olanlar, ailevi ve psikolojik sorunları olanlar.
6- İsmi listelerde geçen öndeki abilerle beraber mesai yapanlar (şoför, çaycı, hizmetli).
7- İsmi hizmetle özdeşleşmiş ve listelerde adları geçen iş adamı ve esnaf abilerin yanlarındaki hizmetliden, müdürlerine, ortaklık ve ticaret yaptıkları kişiler.
8- Her seviyedeki abilerimizin kavgalı (süreç veya farklı sebeplerden) olduğu eş, dost, kardeş vs. ne varsa gözden geçirilmesi.
9- Kurum ve bölgemizde uzun yıllardır görev yapmış ya da hala yapan ama beklentileri karşılanmamış kişiler.
10- Kurumlarda ve bölgelerde geldikleri yerlerden sıkıntılı gelip tayin, maaş, konum vs. konularında beklentileri olabilecekler.
11- Yaşantısında gözle görülür değişiklik olanlar.
12- Eskiye göre öndeki abi, iş adamı abilerimizi sık sık ziyaret eden, etmeye başlayanlar.
13- Zamanında gönülsüz olarak himmet adı altında, kurban vs. alınanlar ve bunu olumsuz dile getirenler.
14- Hizmette mahrem konulara vakıf aktif görevlerde olup süreçte karşıyı haklı bulup saf değiştirenler.
15- Tazminat konusunda hassas davranmayıp kişileri şikayet etmeye tevessül etmesi.'