Türk kadın güreşçiler, bu sezon büyükler, 23 yaş altı ve gençler Avrupa şampiyonalarında kazandıkları madalyalarla hem serbest hem de grekoromen stildeki erkek güreşçileri geçti.
Avrupa şampiyonalarında aldıkları madalyalarla dikkati çeken kadın güreşçiler, tarihinin en iyi sezonunu geçiriyor.
Rusya Federasyonu'na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda 2 altın ve 3 bronz madalya kazanan Kadın Güreş Milli Takımı, organizasyon tarihindeki en iyi derecesini elde etti.
Kaspiysk'te 76 kiloda Türkiye'yi temsil eden Yasemin Adar, üst üste 3. kez Avrupa şampiyonluğuna ulaştı. Elif Jale Yeşilırmak, Avrupa şampiyonalarındaki ilk altın madalyasını Dağıstan'da boynuna takarken, Evin Demirhan, Buse Tosun ve Bediha Gün de üçüncülük kürsüsüne çıktı.
Şampiyonayı 5 madalyayla tamamlayarak üçüncü sırayı alan Kadın Milli Takımı, en fazla madalya kazandığı Avrupa Şampiyonası'nı geride bıraktı.
Avrupa şampiyonalarında Türkiye, kadınlarda daha önce en fazla 2 madalya birden kazanabilmişti. Letonya'nın başkenti Riga'da 2016'da yapılan organizasyonda Yasemin Adar altın, Buse Tosun ise bronz madalya almıştı.
Kadın güreşçiler, bu yıl büyükler kategorisinin yanı sıra 23 yaş altı ve gençlerde de 'altın çağ'ını yaşıyor.
İstanbul'un ev sahipliği yaptığı 23 Yaş Altı Avrupa Şampiyonası'nda 2 altın, 1 gümüş ve 2 bronz madalya alan milliler, üçüncülük kupasının sahibi oldu.
İtalya'nın başkenti Roma'da gerçekleştirilen Gençler Avrupa Şampiyonası'nda da takım halinde üçüncülüğü elde eden kadın güreşçiler, organizasyonu 1 altın, 2 gümüş ve 3 bronz madalyayla tamamlayarak bir kez daha adlarından söz ettirdi.
Milli sporculardan Zeynep Yetgil, hem 23 yaş altı hem de gençlerde kazandığı altın madalyayla dikkatleri üstüne topladı.
Kadın Güreş Milli Takımı, büyükler, 23 yaş altı ve gençler kategorilerinde bu yıl düzenlenen Avrupa şampiyonalarında 5 altın, 3 gümüş, 8 bronz olmak üzere toplam 16 madalyaya ulaştı.
Erkek hegemonyasına son veren kadın güreşçiler, söz konusu organizasyonlarda toplam madalya sayısında hem serbest hem de grekoromen stildeki meslektaşlarını geçti.
Bu üç yaş grubundaki Avrupa şampiyonalarında erkekler serbest stilde Türkiye'yi temsil eden milli sporcular 4 altın, 3 gümüş ve 8 bronz olmak üzere 15 madalya topladı.
Grekoromen Milli Takımı ise 2 altın, 3 gümüş ve 7 bronz ile 12 madalyada kaldı.
Kadın güreşçiler madalyayı 5'e katladı
Türkiye, geçen yıl büyükler, 23 yaş altı ve gençler Avrupa şampiyonalarında kadınlarda sadece 3 madalya alabildi.
2017'de Macaristan'ın Szombathely kentinde yapılan 23 Yaş Altı Avrupa Şampiyonasın'da Bediha Gün gümüş, Evin Demirhan ise bronz madalya kazandı.
Novi Sad'da büyükler kategorisinde altın madalyaya uzanan Yasemin Adar, İstiklal Marşı'nı dinletti.
Almanya'nın Dortmund kentinde gerçekleştilen Avrupa Şampiyonası'nda mücadele eden genç kadın güreşçiler ise Türkiye'ye madalya alamadan döndü.
Bu yıl söz konusu organizasyonlarda 16 madalya kazanan kadın güreşçiler, geçen yıla oranla madalya sayısını 5'e katladı.
Tarihe geçen kadın güreşçiler
Türkiye, Avrupa Şampiyonası tarihinde kadınlarda ilk madalyasını 2000'de kazandı.
Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de yapılan Avrupa Kadınlar Güreş Şampiyonası'nda üçüncü olan Zarife Yıldırım, adını Türk güreş tarihine yazdırdı. Zarife'nin bu başarısından sonra Türkiye, Avrupa'da madalya için 12 yıl bekledi.
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da 2012'de gerçekleştirilen Avrupa Güreş Şampiyonası'nda kadınlar 63 kiloda mindere çıkan Rus asıllı Elif Jale Yeşilırmak, İsveçli Malin Mattsson'u yenerek bronz madalya elde etti.
Elif Jale, bu başarısıyla Türkiye'ye 12 yıl aradan sonra ilk bronz madalyasını kazandırdı. Milli sporcu, 2012 Londra Olimpiyatları'na katılarak Türk kadın güreşi adına bir ilki gerçekleştirdi.
Türkiye, Avrupa şampiyonalarında kadınlardaki ilk altın madalyasını ise 2016'da aldı. Letonya'nın başkenti Riga'daki organizasyonda birincilik kürsüsüne çıkan Yasemin Adar, Türk güreş tarihine geçti.
Yasemin ayrıca geçen yıl Fransa'nın başkenti Paris'teki Dünya Şampiyonası'nda bir ilke daha imza attı.
Türkiye'nin daha önce kadınlarda hiç finalde mücadele edemediği Dünya Şampiyonası'nda altın madalyayı boynuna takan Yasemin, Türk kadın güreşinin öncüsü oldu.
Başarının sırrı
Kadın Güreş Milli Takımı Teknik Direktörü Efrahim Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Başarının sırrı öz güven, moral ve motivasyon.' dedi.
Türkiye'de kadın güreşinin 1998'de Ahmet Ayık döneminde kurulduğunu belirten Kahraman, 2015'ten bu yana Kadın Güreş Milli Takımı'nı çalıştırdığını dile getirdi.
Göreve geldiklerinde kadın güreşçilerin öz güven problemi yaşadığını gözlemlediklerini aktaran Kahraman, 'İlk başta sıkılganlık vardı. Yasemin Adar'ın şampiyonluklarıyla diğer kızlara öz güven geldi. 'Ben de yapabilirim, başarabilirim' demeye başladılar.' ifadelerini kullandı.
Kahraman, kadın güreşçilerin başarılarının Dünya Güreş Birliğinin (UWW) de dikkatini çektiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
'Bize, bu başarıya nasıl ulaştığımızı soruyorlar. Başarının sırrı öz güven, moral ve motivasyon. İlk başta Yasemin Adar için gelmiştik. Sonra baktık yetenekli, potansiyeli olan başka kızlar da var. Yasemin Adar öncülük yaptı. Ayrıca kızlar arasında rekabet duygusu daha yüksek. Bu da başarıda etkili oluyor. Çalışma metotlarında da değişiklik yaptık. Kadın güreşinde önde gelen ülkelerin çalışma programlarını inceledik. Buna göre programlarımızda değişiklik yaptık. Kızlarımız ilk başta programa uyum sağlamakta sıkıntı yaşadılar ama artık kapasiteleri arttı.'
Güreşin büyük efor gerektiren bir spor olduğunun altını çizen Kahraman, 'Gerçekten çok zor. Kızlara her zaman söylüyorum; güreş ağır bir spor. Bu sporda ancak hedefi olan kişi başarılı olabilir. Zorlamadıktan, disiplinli çalışmadıktan sonra ancak gelir gidersin.' diye konuştu.
Kahraman, başarı çıtasının çok yükseldiğini belirterek, '2020 Tokyo Olimpiyatları'nda yine bir ilki başarmak istiyoruz. Olimpiyat havası çok farklı oluyor. Garanti gördüğünüz kişi sıfır çekebilir. Orada gününde olmanız lazım. Hedefimiz olimpiyatlarda altın madalya almak.' değerlendirmesinde bulundu.