ABD'nin rahip Brunson'un tutukluluğunu bahane ederek başlattığı ekonomik saldırı, Türk Lirası'nın bu yıl yüzde 40'ın üzerinde değer yitirmesine neden olurken, TL'deki kayıp Kuzey Kıbrıs'ta da etkisini hissettiriyor.
ABD'nin rahip Brunson'un tutukluluğunu bahane ederek başlattığı ekonomik saldırı, Türk Lirası'nın bu yıl yüzde 40'ın üzerinde değer yitirmesine neden olurken, TL'deki kayıp Kuzey Kıbrıs'ta da etkisini hissettiriyor.
Fransız haber ajansı AFP'nin Lefkoşa'dan geçtiği haberde, Kuzey Kıbrıs'ta geçerli olan para biriminin TL olduğu anımsatılıyor ve Kuzey Kıbrıslıların maliyetlerdeki artıştan dolayı endişeli olduğu ifade ediliyor.
'Bizim çıkardığımız bir kriz değil'
AFP'ye konuşan Kuzey Kıbris Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, 'Bu durum bizim gibi bir ekonomi için çok çok zor. Yaşananlar bizim çıkardığımız bir kriz değil' diyor.
Limanları uluslararası ticarete kapalı olan Kuzey Kıbrıs'ın tek ticaret ortağı ise Türkiye. 2003 yılında Birleşmiş Milletler'in gözetiminde açılan yeşil hat sayesinde bölünmüş olan adada çift yönlü geçişler başlamıştı.
'Uzun araç kuyrukları görmek mümkün'
AFP haberinde TL'deki değer kaybının Kıbrıs Rumları için bir fırsata dönüştüğü ifade ediliyor ve 'Kıbrıs Rumları kuzeye akın ederek arabalarının benzin depolarını ucuza dolduruyor. Lefkoşa'da benzin istasyonları önünde uzun araç kuyrukları görmek mümkün' deniyor.
Güney Kıbrıs'ta bir litre kurşunsuz benzinin fiyatı 1,47 Euro'ya yani bugünkü kurla yaklaşık 11.40 TL'ye kadar çıkıyor. Kuzey Kıbrıs'ta ise aynı benzinin litresi 4,97 TL'den satılıyor.
AFP'ye konuşan benzin istasyonu işletmecisi Mustafa Demdelen, 'Türk müşterilerden çok Rum müşterilerim var... Bazıları ilk kez geliyor. Satışlarımız yüzde 50-60 arttı' diyor.
Ancak Kıbrıslı Rumların kuzeye akının da Kuzey Kıbrıslılar için sadece küçük bir teselli olduğu ifade ediliyor.
AFP'ye konuşan Kuzey Kıbrıslı bir kafe işletmecisi olan Mehmet, 'Tüm maliyetlerim son birkaç haftada yüzde 50 arttı. Birikimlerim de değerinin yarısını yitirdi' diyor.
Kuzey Kıbrıs Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, ekonomide nakit akışını sürdürebilmek adına bazı önlemler aldıklarını ifade ediyor. Alınan tedbirler arasında tüketim ve konut vergilerinde indirim ile yabancı konut yatırımcılarına verilen teşvikler de var.
Hükümet kamu harcamalarında gelecek 6 ay için yüzde 20'lik bir tasarruf üzerinde anlaştı ve kamu çalışanları sendikalarıyla da fazla mesai ücretlerinin yüzde 15 azaltılması konusunda uzlaşıya varıldı.
'Türkiye'ye etkilerinden çok daha fazla'
AFP'ye konuşan Yakın Doğu Üniversitesi İktisat Bölümü'nden Doçent Doktor Erdal Güryay, 'Bu krizle baş edebilmemiz mümkün değil' diyor ve Türk Lirası'nın Türkiye'nin Merkez Bankası tarafından basıldığını, faiz oranlarının da Türkiye'de belirlendiğini hatırlatarak 'Elimizde hiçbir araç yok ve yardım için gidebileceğimiz başka bir yer de yok. Çünkü tanınan bir devlet değiliz. Krizin KKTC'ye etkileri Türkiye'ye etkilerinden çok daha fazla' diyor.
kaynak: bbc.com