19 Eylül'de Bakü?de Kitabevi İçtimai Birliği?nin organizasyonu ile ?Azerbaycan Türklerinin Öz Topraklarından Sürülüşü? konulu düzenlenen konferansta Bakü'deki Azerbaycan Türklerinin sürgün edilişi anlatıldı.
19 Eylül 2018 tarihinde Bakü?de Kitabevi İçtimai Birliği?nin organizasyonu ile ?Azerbaycan Türklerinin Öz Topraklarından Sürülüşü? adlı konferansta Bakü'deki Azerbaycan Türklerinin sürgün edilişi anlatıldı.
Konferansta son iki asırdır Azerbaycan Kafkas Türklerinin çok yönlü ve maksatlı olarak türlü türlü zorluklara maruz bırakıldıkları ve öz topraklarından sürüldükleri ele alındı. Kitabevi İçtimai Birliği Başkanı Adile Nezer?in organizasyonunda gerçekleştirilen konferans, uluslararası ölçekte gerçekleşti. Addile Nezer, yaptığı açılış konuşmasında; ?Sadece Karabağ değil, Erivan da aslında Azerbaycan toprağıdır? dedi.
Konferansa Kafkaslardan ve Rusya?dan da yazar, gazeteci ve bilim adamları davet edildi. Türkiye?den yazar-şair ve yayıncı Şeref Yılmaz ile Yunus Emre Enstitüsü Azerbaycan şubesi müdürü Cihan Özdemir?in katıldığı konferans, Azerbaycan medyasında büyük ilgi uyandırdı.
Konferansa katılım sağlayan yazar/şair ve yayıncı Şeref Yılmaz, sitemiz enpolitik.com'a konferans gözlemlerini, yorumlayarak şöyle anlattı:
'Azerbaycan Türkleri, Sovyetler tarafından işgal edilmeden önce bugünkü Ermenistan, Azerbaycan toprağı idi. Erivan Azerbaycan hanlığı idi. Bugünkü Ermenistan?da Ermenilerin geçmişine ait herhangi bir kültür ve medeniyet kalıntısı yoktu. Stalin, 1947 yılında çıkardığı bir emirle Azerbaycan Türklerini kendi öz topraklarından Sübürya?ya ve Orta Asya?nın içlerine sürdü. Erivan?da Azerbaycan Türklerinin içinde teb?a olarak yaşayan Ermeniler, böylece Erivan ve çevresinde azınlık değil çoğunluk durumuna geçtiler. Sovyetlerin dağılmasından sonra da sanki Erivan ve çevresi Ermenistan toprağı imiş gibi yapay bir Ermenistan devleti kuruldu. Bu yetmiyormuş gibi Rusya?nın desteğiyle Ermenistan, Azerbaycan?ın en verimli toprağı olan Karabağ?ı da işgal eti.
Azerbaycan Türklerinin bilinçlice ve maksatlı olarak sürgün edilmesi aynı zamanda bir soykırımdır. Sovyetler döneminde bu sürgüne ve soykırıma maruz kalan sadece Türk halkları olmuştur. Ahıska Türkleri, Kırım Türkleri ve Kafkas Azerbaycan bölgesi Türkleri bu sürgünü en acı şekilde yaşamıştır. Bu sürgün hakkına geçtiğimiz 50 seneden fazla zaman içerisinde hakkıyla araştırma yapılmamıştır. Bu konunun hukuki ve siyasi yönleri ele alınmamıştır. Azerbaycan?ın bağımsız olmasından sonra ancak bu konuya dair gerçekler konuşulmaya başlanmıştır. Bakü?de gerçekleştirilen bu konferansta da söz konusu insanlık suçu, cesaretlice ve etraflıca ele alınmıştır. 1930-1950 yılları arasında Sovyetler tarafından sürgüne gönderilen Türklerin sayısı tahmini olarak 3.250.000 civarında idi. Bunların büyük kısmı soykırıma maruz kalarak ya ölmüş ya da topraklarına dönememiştir.'
İki saat süren konferansta katılımcılar, Ermenistan?ın insanlık suçu ve soykırım işlediğini, işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi gerektiğini bildirdiler.