Erdoğan, Gagavuz Türkleri'ni kültürel ırkçılık konusunda uyardı. Erdoğan ayrıca, 'Komrat'ta başkonsolosluğumuzu inşallah çok yakında açıp başkonsolosumuzu da atayacağız.' açıklamasında bulundu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Kültürel ırkçılık dünyanın dört bir ucunda adeta bir veba salgını gibi gün geçtikçe yayılıyor. İslam karşıtlığının yabancı düşmanlığına, etnik milliyetçilikle terörizme kadar birçok sorun bir arada yaşama idealimize sekte vuruyor. Buradaki soydaşlarımızın asla böyle bir tuzağa düşmemesi gerekiyor. Her birinizin bu bilinçle hareket edeceğine inanıyorum.' dedi.
Moldova'daki temaslarının ikinci gününde Gagauz Özerk Yeri başkenti Komrat'a gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Moldova Cumhurbaşkanı İgor Dodon ve Gagauz Özerk Yeri Başkanı Vlah ile geldiği Kent Meydanı'nda Gagauz Özerk Yeri halkına hitap etti.
Konuşmasına 'Zaman hayır olsun Gökoğuz Yeri, zaman hayır olsun Komrat, burada olmasalar bile yürekleri bizimle çarpan tüm Gökoğuz Türk'ü soydaşlarım zaman hayır olsun.' ifadesiyle başlayan Erdoğan, tüm vatandaşları selamladı.
Erdoğan, 'Bizlere şu muhteşem tabloyu yaşattığınız için her birinize şükranlarımı sunuyorum. Bugün burada kardeşlik var, bugün burada dayanışma var, işbirliği var, elbette burada Moldova ile Türkiye'nin kadim dostluğu var. Buraya elimiz boş gelmek yakışmaz dedik, olmaz dedik, sizlere tüm Türkiye'nin, 81 milyonluk Türk milletinin selamlarını getirdim, sizlere Türkiye'deki akrabalarınızın sınırları aşan muhabbetini getirdim. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak gerçekleştirdiğim bu tarihi ziyaretin Moldova ve Gökoğuz Yeri ile dayanışmamızı daha da perçinlediğine inanıyorum.' dedi.
Bugünkü buluşmaya vesile olan Cumhurbaşkanı Dodon'a teşekkür eden Erdoğan, ziyareti boyunca kendilerini evlerinde hissettiren Moldova makamlarına da şükranlarını sundu.
'Elbette bugünlere kolay gelmedik, karşımdaki şu muhteşem dayanışma manzarasına ulaşmamız hiç kolay olmadı.' ifadesini kullanan Erdoğan, bugünlere kendilerinden önceki cumhurbaşkanlarının, Türkiye ile Moldova'nın ortak geleceğine inanan devlet ve siyaset adamlarının gayretiyle gelindiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Bizim inancımızda ehli hünerin kıymetini bilmek, emek ve çaba sahibi herkesin hakkını teslim etmek esastır. Öncelikle bizden önceki siyasetçilere ülkem ve milletim adına şükran borcumuzu ifa etmek istiyorum. Gökoğuz Yeri'nin 1994 yılında özerk statüye kavuşmasına katkı sağlayan 9. Cumhurbaşkanımız merhum Süleyman Demirel'i, dönemin Moldova Cumhurbaşkanı Mircea Snegur'u, yine o dönemde Gökoğuz Türklerinin önderi Stefan Topal'ı burada şükranla yad ediyorum.' diye konuştu.
Bu devlet ve siyaset adamlarının sergilediği işbirliğinin hem Moldova'ya hem de Gökoğuz yerine huzur ve barış getirdiğini vurgulayan Erdoğan, 'Zor zamanlarda halklarının geleceğine yön veren ve bu topraklarda güzel bir miras bırakan liderlerin çabaları asla unutulmayacaktır. Bundan kısa süre önce 28 Eylül'de Gökoğuz Yeri'nin kurucu başkanı, Gökoğuz Türklerinin aksakalı Stefan Topal'ın vefatından duyduğum üzüntüyü özellikle ifade etmek istiyorum. Gökoğuz kimliğinin ve dilinin sadık evladının toprağı bol olsun diyorum. Onlar bu dünyadan göç ettiler ama geride bizim sahip çıkmamız ve çok daha ileriye taşımamız gereken bir miras bıraktılar. İnşallah bizler de Türkiye ve Moldova liderleri olarak bu mirası daha da ileriye götüreceğiz.' değerlendirmesinde bulundu.
Son 16 yılda attıkları adımların bu mirasa sahip çıkma hususundaki güçlü iradelerinin yansıması olduğuna işaret eden Erdoğan, iki ülke arasındaki bağların Gagauz Özerk Yeri'ni de içine alacak şekilde her alanda daha da perçinlendiğini söyledi. Erdoğan, 'Bugün iki ülke tarihte hiç olmadığı kadar birbirine yakındır. Fiziki sınırımız olmasa da biz Moldova'yı komşu ülke olarak görüyoruz. Komrat'ta çok yakında Türk Başkonsolosluğu açılacak, başkonsolos atanacak.'
Moldovalıların dertleriyle dertlenmeyi, sevinçleriyle mutlu olmayı bir görev bildiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Moldova'nın toprak bütünlüğünün korunmasına büyük önem veriyoruz. Hem Moldova'daki hem de Gökoğuz Yeri'ndeki gelişmeleri tıpkı komşularımızdaki hadiseler gibi çok yakından takip ediyoruz. Gerektiğinde de elimizdeki tüm imkanları Moldova halkı için seferber etmekten çekinmiyoruz. TİKA'mızla, iş adamlarımızla ve sivil toplum kuruluşlarımızla Moldova'nın kalkınması, gelişmesi, dünya sahnesinde hak ettiği konuma ulaşması için gayret sarf ediyoruz. Bundan sonra da aynı kararlılıkla Moldova halkının ve siz Gökoğuz Türklerinin kara gün dostu olmayı sürdüreceğiz.'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir hususun altını çizmek istediğini aktararak şunları kaydetti:
'Sizler 1994 yılında diğer devletler iç çatışmalarla kıvranırken kardeşçe yaşamayı seçtiniz. Avrupa'nın birçok ülkesi geleceğe karamsarlıkla bakarken sizler bu topraklarda huzuru, barışı, dayanışmayı tercih ettiniz. Moldova ve Gökoğuz halklarının bu kararı her türlü takdirin üzerindedir. Sizlerin bu asil tavrı tam anlamıyla bir demokrasi ve medeniyet örneğidir. Geçen 24 yılda kendilerini idare etme olgunluğunu gösteren siz soydaşlarımızı gönülden kutluyorum. Kendi kimliğinizi, dilinizi, iç barışınızı, birliğinizi, dirliğinizi koruyarak bu güzel mirası evlatlarınıza, torunlarınıza aktarmanızı diliyorum.
Bilhassa içinde bulunduğumuz dönemde bunun son derece önemli olduğuna inanıyorum. Zira Avrupa başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde etnik ve kültürel farklılıklar kaşınmaya çalışılıyor. Asırlardır aynı toprağı paylaşan, aynı havayı soluyan, geçmişi ve geleceği ortak olan toplumlar ayrıştırılmak isteniyor. Kültürel ırkçılık dünyanın dört bir ucunda adeta bir veba salgını gibi gün geçtikçe yayılıyor. İslam karşıtlığının yabancı düşmanlığına, etnik milliyetçilikle terörizme kadar birçok sorun bir arada yaşama idealimize sekte vuruyor. Buradaki soydaşlarımızın asla böyle bir tuzağa düşmemesi gerekiyor. Her birinizin bu bilinçle hareket edeceğine inanıyorum. Bu topraklardaki barış ve huzur ortamının bozulmasına hiçbirinizin müsaade etmeyeceğini düşünüyorum.'